As surgeons tradutor Turco
71 parallel translation
As surgeons say, it's inoperable.
Cerrahların dediği gibi : ... artık ameliyat fayda etmez.
This job is about determining what a patient needs and the best way for us, as surgeons, to meet that need.
Bu iş hastanın ihtiyacını kararlaştırmaktır... ... biz de, cerrahlar olarak, bu ihtiyacı karşılarız.
And as surgeons, we cut.
Ve cerrahlar keser.
I guess as surgeons and friends of Sofia's, you have to know... that a gender-reassignment file is as classified as a nuclear weapons program.
Mademki cerrahsınız ve Sofia'nın dostusunuz... cinsiyet değiştirme dosyasının nükleer silah programı sınıfında olduğunu bilmeniz gerekir.
[Meredith] I've never met a surgeon that enjoys a surprise, because, as surgeons, we like to be in the know.
Sürprizden hoşlanan bir cerrahla hiç karşılaşmadım, çünkü, biz cerrahlar olarak, bilgimizin olmasından hoşlanırız.
[Meredith] As surgeons, there are so many things we have to know.
cerrahlar, Bilmek zorunda oldukları pek çok şey olduğunu düşünürler.
As surgeons, we have to be in the know.
cerrah olarak bilmeliyiz.
[Meredith] As surgeons we ignore our own needs so we can meet our patients'needs,
Cerrahlar olarak kendi ihtiyaçlarımızı bir kenara atarız ki hastalarımızın ihtiyaçlarını görebilelim.
To stand around as surgeons and not cut.
Bir cerrah olarak sadece beklemek, kesmemek.
[George] And the truth is, as surgeons... we have more chances than most to set the balance in our favor.
Cerrahlara göre gerçek... Biz denge kurmak için daha çok şansa sahibiz.
As surgeons, we're trained to look for disease.
Cerrahlar olarak, hastalıkları tedavi etmek için eğitildik.
As surgeons, we live in a world of worst-case scenarios.
Cerrahlar olarak, en kötü durum senaryolarının geçerli olduğu bir dünyada yaşarız.
As surgeons, we are trained to fix what's broken.
Biz cerrahlar, bozuk olanı tamir etmek üzere eğitiliriz.
But as surgeons, we must learn to deal with that pressure every day.
Fakat cerrahlar olarak, biz de her gün baskıyla başa çıkmayı öğrenmeliyiz.
As surgeons, we like to cut, But... Sometimes there's a better way.
Cerrahlar olarak, kesmeyi severiz ama bazen daha iyi bir yol vardır.
" As surgeons, as scientists, we're taught to learn from and rely on books, on definitions, on definitives.
Cerrahlar olarak, bilim adamları olarak, bize öğretilen şey kitaplar tanımlar ve kesin bilgilerden öğrenip onlara güvenmemizdir.
As surgeons, as scientists, we're taught to learn from and rely on books, on definitions, on definitives.
Cerrahlar olarak, bilim adamları olarak, bize öğretilen şey kitaplar tanımlar ve kesin bilgilerden öğrenip onlara güvenmemizdir.
As surgeons, we're always invested in our patients.
Cerrahlar olarak hastalarımıza daima bağlı kalmak durumundayız.
About how as surgeons, you know, We're meant to push boundaries And do what no one has ever done.
Cerrahların sınırları zorlamak ve kimsenin yapmadığı şeyleri yapmak zorunda olmasıyla ilgili.
As surgeons, you will encounter everything, so your job as interns is to get familiar with everything.
Cerrahlar olarak herşeyle karşılaşacaksınız. Stajyerler olarak her şeyi öğrenmeye bakın yani.
As surgeons, we deal in absolutes, in certainty.
Cerrahlar olarak, biz mutlaklarla uğraşırız... Kesinliklerle.
As surgeons, we spend years developing skills of perception that allow us to see exactly what the problem is.
Biz cerrahlar, yıllarca sorunun nerede olduğunu görmemize olanak tanıyacak algılama becerilerini edinmeye çalışırız.
As surgeons, we're trained to consult with each other... to get opposing views.
Biz cerrahlara, karşıt görüşler almak için birbirimizle fikir alışverişinde bulunmamız öğretilir.
The Kapos, just like the SS surgeons, try their hand as well.
Kapos'da, SS doktorlar gibi, ellerini dahi kullanıyor.
Follow the zany antics of our combat surgeons as they cut and stitch their way along the front lines.
Cephede kesip biçerek ilerleyen muharip cerrahlarımızın komik hallerini seyredin.
Dominique and Danielle were to grow up... from then on within the pale walls of the Loisel Institute, where surgeons, reluctant to risk an operation on their delicate spinal conjoinment, decided to let them live as one.
O günden sonra Dominique ve Danielle, Loisel Enstitüsü'nün solgun duvarları arasında yetiştirilmeye başlamışlardır. Ve burada cerrahlar, yapışık olan omurilikleri üzerinde bir operasyon yapmaktan çekinseler de onların ayrı yaşamalarına karar vermişlerdir.
The finest surgeons, had nurses around the clock, the best attention, because, as you know, she's very near and dear to me.
En iyi operatörler ilgilendi. Yirmi dört saat hemşireleri oldu. En iyi bakım ve ilgi.
He ended as a cobaye for the surgeons of Mac Bee like many others
Kendini, diğerleri gibi Mac Bee'lerin ameliyat kobayı olarak buldu.
We can make appointments for her to meet with the plastic surgeons as soon as we close.
Kapatır kapatmaz plastik cerrahlarla görüşmesi için randevu alabiliriz.
Plastic surgeons have a bad enough image problem as it is.
Estetik cerrahların yeterince kötü bir imajları var zaten.
OK, I'm gonna get these bandages off and make sure the plastic surgeons have left your face as beautiful as it always was.
Şimdi bu bandajları çıkaracağım ve plastik cerrahların yüzünüzü eskiden olduğu kadar güzel bıraktıklarından emin olacağım.
as plastic surgeons, you exploit the social pressures that caused her such agony.
Plastik cerrahlar olarak, ona acı veren sosyal bir baskı oluşturdunuz.
Well, as long as the surgeons find the bleeding and stop it, he should be fine.
Cerrahlar kanamayı durdurursa iyileşir.
OK, as you all know, Sacred Heart is dealing with a mountain of malpractice lawsuits courtesy of bumbling interns, clueless doctors and hack surgeons, or as I like to refer to them, you people.
Hepinizin bildiği gibi, Sacred Heart'a beceriksiz stajyerler bir şeyden habersiz doktorlar, kasap cerrahlar yani sizler yüzünden birçok dava açıldı.
As surgeons, we're constantly opening people up and looking around.
Cerrahlar olarak sürekli birilerinin içini açıyor ve etrafa bakıyoruz.
There actually was four surgeons, as well as all the nurses and two different anesthetists to carry out an operation of that magnitude.
Bu büyüklükte bir ameliyata 4 cerrah ve elbette hemşireler ve iki ayrı anestezi uzmanı katılır.
It really is just super that you're here with us as a reminder that surgeons really are simply ignorant scalpel jocks.
Burada olup, cerrahların neşter tutan hıyarlar olduğunu teyit etmen çok güzel oldu.
Look, you may never have the same grasp on medicine as we real doctors do, but you're miles ahead of your fellow numb-nut surgeons.
Biz gerçek doktorlar kadar detaylı tıp bilgin olamayabilir ama mankafa cerrah arkadaşlarından çok çok ileridesin.
As interns, we know what we want : become surgeons.
Stajyerler olarak, ne istediğimizi biliriz... Cerrah olmak...
As plastic surgeons you can relate, can't you?
Estetik cerrahı olarak siz de ilişkilendirebilirsiniz, değil mi?
As plastic surgeons, you should relate.
Estetik cerrahları olarak anlayabilirsiniz.
The skills he learned as a soldier were used to protect engineers, bringing water and electricity to the long-suffering people of Baghdad, to protect doctors, surgeons, experts in child nutrition, journalists, electoral advisers.
Asker olarak öğrendiği becerilerini Bağdat'taki çilekeş insanlara su ve elektrik götüren mühendisleri doktorları, cerrahları, çocuk beslenme uzmanlarını, gazetecileri ve seçim danışmanlarını korumakta kullanmıştır.
Irony is, trust is hard for surgeons,
İşin komik tarafı, güvenmek asıl cerrahlar için zordur.
Is that your actual belief, that people become pathologists because they fail to become surgeons?
Asıl düşüncen bu mu? İnsanların patolog olmalarının sebebinin cerrah olamayacak kadar başarısız olmaları olduğunu mu sanıyorsun?
I had the surgeons keep it for me as a memento of that day, preserved in Lucite.
O günden bir anı olarak cerrahlardan özel bir sıvı içinde saklamalarını istedim.
Starting today, fifth-year residents rotate in as lead surgeons.
Bugünden itibaren, asistanlığının beşinci yılındakiler baş cerrah olmaya başlıyor.
There are plenty of surgeons in San Francisco as qualified as I am to do that.
San Francisco'da bunu yapabilecek işinin benim kadar ehli bir sürü cerrah var.
I mean, I read something about surgeons using a man's big toe as... as a replacement for a thumb.
Cerrahların bir adamın ayak başparmağını el başparmağı yerine dikmeleriyle ilgili bir şeyler okumuştum.
Alex, I would like to mentor you if you'll let me, as two female surgeons.
Alex, izin verirsen ikimizde kadın cerrahlar olduğumuz için danışmanın olmak isterim.
Many surgeons, as you know, use a beeswax cream to protect their hands from the dehydrating effects of repeated brushings.
Çoğu cerrah, bildiğin gibi, sürekli yıkamadan dolayı oluşan su kaybından ellerini korumak için balmumu kremi kullanırlar.
A-are these Monday-morning things really to make us better surgeons, or do they just exist to establish you as the almighty-in-chief, because I'm not sure what good came out of that inquisition.
Bu pazartesi toplantıları gerçekten bizi daha iyi cerrah yapmak için mi yoksa sadece ulu şefliğini pekiştirmek için mi yapılıyor, zira bu sorgulardan bir fayda çıkacağından emin değilim.