Benched tradutor Turco
169 parallel translation
I guess I wasn't very sharp, so they benched me.
Sanırım aklımı veremedim, beni kenara aldılar.
The dachsies are benched clear over the other side of the building.
Dachsilerin pisti binanın öbür ucunda.
I will, cos you're benched.
Çıldıracaksın çünkü kenara alındın.
I could be benched all year.
Yıl boyu bekleme klübesinde oturtulabilirdim.
He got benched his senior year for takin'a little chomp out of a Georgia free safety.
Son senesinde, Georgia'lı bir oyuncuyu ısırdığı için yedeğe çıkarıldı.
T.J. Bryant is benched in favor of Mike Horne.
T.J. Bryant, Mike Horne ile yer değiştirdi.
William is benched for arriving late to the locker room... and Nazareth threatens.
William soyunma odasına geç geldiği için maça başlamadı... ve Nazareth onları tehdit ediyordu.
- You're benched!
- Gönderildin!
Can't have our point guard benched.
Point guard'ımızın takımdan ayrıImasına izin veremeyiz.
Every time my coach told me that, I knew I was about to get benched.
Koçum bana bunu her söylediğinde kendim yedekte bulurdum.
Our case, then why am I being benched?
Dava bizim, ben niye masa başında kalıyorum?
Calvin got benched for going out joyriding last night.
Dinle bak. Calvin dün akşam arabayla gezdi diye askıya alındı.
And he benched you in the state championship.
Ve o seni eyalet şampiyonasında kenara çekti.
He covered and acted like he benched me.
Üstünü örttü ve sadece beni kenara çekiyormuş gibi davrandı.
It's a good thing about getting benched... you get to blow off some practices.
Yedek kalmanın en güzel tarafı idmanlara gitmek zorunda olmaman.
Okay, now, you said he was benched from the soccer team?
Tamam, futbol'da yedek kaldığını mı söylüyorsun?
Yeah, Whitey benched Dan.
Evet, Whitey Dan'i bençte oturtmuş.
By the way, you're benched.
Bu arada, yedektesin.
He was benched in the preseason.
Sezon öncesinden beri yedekte.
I practiced every time you benched me.
Beni her yedek bıraktığında idman yaptım.
The entire boys'basketball team at Richmond High School has been benched.
Richmond Lisesi'nin tüm erkek basketbol takımı... kadro dışı bırakıldı.
He benched me... for the rest of the season, cause I didn't take the test.
Sezon sonuna kadar beni ihraç etti. Çünkü o aptal testi yaptırmadım.
- Benched.
- Kenarda kaldım.
Can you really afford to be benched for that long?
Gerçekten olayın dışında kalabilir misin?
Thought he got benched?
Sence tezgâhladı mı?
You're going to be benched.
Yedek kulübesine alınırsınız.
The idiot benched me.
O gerzek beni yedeklere aldı.
I see you've been benched?
Görüyorum ki kenara alınmışın.
I've been benched.
Saf dışı bırakıldım.
With Smash and Saracen benched, you gotta wonder is coach Taylor cutting off his nose to spite his face.
Smash ve Saracen bençte oturtulunca, insan koç Taylor'ın bunları yaparak kendisine ne garezi olduğunu merak ediyor.
Don't you remember. He benched you out last week, he's out of control.
Geçen hafta da bizi yedek bıraktı, kontrolden çıkmış durumda.
But they benched Toby and he's so upset, he won't come out of the locker room.
Toby'yi kenara aldılar ve o da çok üzüldü ve soyunma odasından çıkmıyor.
So until further notice, consider yourselves benched.
İkinci bir emre kadar kendinizi oyun dışı kalmış farzedin.
Ones that got us benched.
Görevden alınmamıza neden olanlar.
- No, Chuck, just benched.
Hayır, Chuck, sadece yedek kaldın.
You're benched.
Seni görevden alıyorum.
Why don't you act like a barbell and get benched?
Sende neden barbie'cilik oynayıp sonra gelip yedek kulubesinde oturmuyorsun?
Sir, how long should these girls be benched?
Efendim, kızlar daha ne kadar yedek kulübesinde kalmalılar?
You are benched.
Siz yedek kulübesine.
I am going to make sure you are benched for this.
Bu yüzden açığa alınacağınızdan emin olabilirsiniz.
Coach Taylor has benched Matt Saracen, and is sending in his second-string quarterback, Brett Weston.
Koç Taylor, Matt Saracen'ı kenara oturtuyor. Ve yedek oyun kurucusunu sahaya sürüyor, Brett Weston.
Smash Williams, he got benched last week. He didn't play.
Smash Williams, geçen hafta yedek kulübesindeydi, oynamamıştı.
We got Brian "Smash" Williams benched.
Brain "Smash" Williams'ı yedeğe aldık.
Every time I benched another 10 pounds, I'd scratch two letters into the plate.
Her 5 kilo daha ekleyişimde, külçelere 2 harf işliyordum.
This was before you benched me.
Bu biz konuşmadan önce oldu.
Look, since the captain benched me I'd appreciate you keep me in the loop on the whole Shane thing.
Baş komiserin beni devre dışı bırakmasından sonra Shane olayına beni dâhil edersen sevinirim.
I am benched for drugs and alcohol, suspended for lying.
Uyuşturucu veya alkol kullanmıyorum, yalan söylemiyorum.
You're benched.
- Ezelden beri! Kenardasın artık.
You been benched?
Kenara mı alındın?
I've been benched.
Kenara alındım.
I'm still benched.
Hala kenardayım.