Betting tradutor Turco
2,192 parallel translation
Oh, betting brutes, horrible wars, ghastly death, and it's all still ahead of you.
Düşüncesiz bahisler, korkunç savaşlar, feci katliamlar ve hepsi hala senin olabilir.
I'm betting, everyone.
Herkesi çağırıyorum.
Not whether it was unethical to take investors... money without disclosing the firm was betting against the investment they were selling to its own customers and now they're whining their bonuses are only
Yatırımcıların, paralarını aldığı müşterilerine, firmalarının kendilerine sattıkları yatırımlara karşı yatırm yaptıklarını açıklamamasının etik olup olmadığı değil. Şimdi primlerinin bu yıl 3 yerine 2 milyon dolar olmasından yakınıyorlar.
Let's have the betting slip, then.
Hadi bahis kağıdını görelim o zaman.
And I'm betting my life on it.
Kendi üzerimde deniyorum ve güveniyorum.
And now I really am betting my life, that, this is the way to go.
Ama şimdi anlıyorum ki bu yapmam gereken şey ve yaptığım şey doğru.
There's betting shops all over town.
Şehrin her yerinde ganyan bayileri var.
- Colleoni's betting shops.
- Colleoni'nin ganyan bayileri.
And I'm betting you she's gonna change her mind.
Eminim fikrini değiştirecek.
My friend Eduardo made $ 300,000 betting oil futures one summer and Eduardo won't come close to getting in.
Arkadaşım Eduardo petrol borsasında 300.000 dolar kazandı ama o bile giremiyor.
This is a cinema - not a post office or a betting shop.
Burası postane ya da sayısal bayii değil, burası sinema!
your obsession with betting.
bahis takıntın.
I'm betting she'll be back to normal in uh, just a couple of months.
Birkaç ay içerisinde normale döneceğine eminim. Belki.
I kept on betting on myself to win.
Kazanmak için bahse devam ettim
Betting on yourself is true gambling.
Kendi üzerine bahse girmek gerçek kumardır.
- Betting, now what comes with "heart"? Hmm?
- Eminim "kalbimi" diyerek bitirecek.
Well, you know, Bob, the president's certainly betting her legacy on the success of these negotiations...
Senin de bildiğin gibi Bob, bu görüşmelerin başarıya ulaşması için büyük bir çaba ortaya- -
what are we betting with?
Nesine?
Colonel Chikaraishi, great to have you here what we betting?
General Luc Thach, iyi ki geldiniz İddia ne?
No man has ever won betting against Crixus.
Şimdiye kadar hiç kimse Crixus'a karşı bahis kazanamadı.
No, no - I'm not betting again If you have the advantage of me, jimmy boy.
- Daha avantajlı olduğun sürece bahse girmeyeceğim, oğlum Jimmy.
I'm betting against you.
Sana karşı bahis oynayacağım.
Yeah, probably betting on what we'll do next.
Evet, herhalde şimdi ne yapacağımız üstüne bahse giriyorlar.
They were mostly for alcohol and betting shops.
- Harcamalar içki ve bahse yapılmış.
And if I know him, and I do I'll bet you he's out there right now betting against your boy.
Onu tanıyorsam, ve tanıyorum.. ... sana temin ederim çocuğuna karşı bahis oynuyordur.
And what are we betting?
Nesine oynuyoruz?
Is y'aII betting on a stepping?
Stepe bahis mi koyuyorsunuz?
And I was betting on Derek Logan as our killer.
Derek Logan'ın katil olduğuna bahse girerdim.
Shopping. Betting shop.
Alışveriş yaptı.
And that's what the militia was betting on.
Milis güçlerin bahse girdiği şey de buydu.
Actually, Nathan's betting we don't make it through dinner.
Aslında, Nathan, yemeğin sonunu göremeyeceğimize dair iddiaya girdi.
You guys cleared 20 grand, but Frankie was into me for another 40 from betting on the ponies.
Siz çocuklar temize çıktınız ama Frankie beni bu işe soktu diğerleri için tam 40 tane bahis oynattı.
You want to fight in real fights - proper fights with proper prize money and betting money.
Gerçek dövüş istiyorsan, adam akıllı dövüşeceksin.... ve tabii para ödülü için bir de bahisler.
How's the horse betting?
At yarışları nasıl gidiyor?
I'm betting 30. Right.
Bahse girerim 30 tanedir.
I'm betting these babies are coming back in a big way.
İddia ediyorum, bu bebeklerin bana getirisi çok olacak.
Five seconds after she gets it, she'll have that piece of glass appraised, and when she finds out my son has given her a... fake, I'm betting that little Russian parasite will be looking - for a new host body.
Aldıktan beş saniye sonra bunu kontrol ettirecek... oğlumun ona sahte bir yüzük vermiş olduğunu anlayınca da iddia ederim, o küçük Rus parazit yeni bir kurban aramaya başlayacak.
Point is, I'm betting that if you needed to, you can come up with the money.
Bence gerçekten ihtiyacın olunca para bulabilirsin.
And the betting goes far beyond the walls of Blackwater.
Ve bahisler Blackwater'ın dışına kadar ulaşır.
I'm betting my life on it.
Buna hayatımı koyuyorum.
But I'm betting it's not supposed to be in this car.
Ama iddia ederim, bu arabada olması gereken bir şey değil.
When he's not racing, he's either betting on races or stealing cars to race.
Yarışmadığı zamanlar, ya yarışlar üzerine iddia oynuyordur ya da yarış arabası çalıyordur.
Can't say I'm betting on you boys. But, uh, hey, I've been wrong before.
Başarabileceğinize inandığımı söyleyemiyorum çocuklar ama daha önce de yanıldım.
And I'm betting if we test your keys, we'll find metal from Angel Santana's motorcycle where you scratched in "late-night bitch."
Bahse girerim anahtarlarını kontrol etsek üzerine "gece sürtüğü" yazdığın Angel Santana'nın motorundan metal örnekleri buluruz.
Off-Track Betting?
- Evet, ya da O.G.S. - Otomatik geçiş sistemi mi?
And I'm betting this kira person understands that,
Kira bunu anlıyor.
Betting room famous for the sums of money wagered.
Kumar odaları yatırılan bahis paralarıyla ünlüdür.
Prentiss listens to me about betting on fighters, not about forgiving million-dollar debts.
Prentiss beni dövüşçülere bahis yapmak konusunda dinler, milyon dolarlık borçları affetme konusunda değil.
I'm sorry. I'm betting it will. And if he does, you check out of here.
- İddiaya varım ki, olacak ve olursa, taburcu olacaksın.
Are you guys betting on baby basketball?
Bebek basketboluna bahis mi yapıyorsunuz?
I'm betting they exceed yours.
İddiaya varım seninkini aşarlar.