But now that you're here tradutor Turco
154 parallel translation
But now that you're here everything will be all right.
Ama geldiğinize göre her şey yoluna girecek.
I hesitated before asking you to come here so soon after your loss. But now that you're here I hope you won't mind if I plunge straight into business?
Acınız bu kadar tazeyken sizi çağırmak konusunda tereddüt ettim ama geldiğinize göre umarım hemen konuya girmemden rahatsız olmazsınız.
It might need readying up a bit but now that you're here...
Biraz toparlanması gerekiyor ama şimdi sen buradasın ya....
- But now that you're here, we'll protect you.
- Fakat artık buradasınız. Sizi güvene alacağız.
A bit melancoly, now and then, but now that you're here...
Biraz melankoli şimdi ve o zaman ama artık buradasın...
But now that you're here, you can take the young lady out.
Madem geldin artık hatunu sana devredeyim.
We don't have much to offer, but now that you're here, I hope you can stay a while.
Teklif edecek çok fazla bir şeyimiz yok, fakat artık burdasın, umarım bir süre daha kalırsın.
What you're hoping is that she can stay out here wild but not too wild so you can see her every now and then.
Senin umduğun şey onun burada, vahşi doğada, ama çok vahşi değil, yaşayabileceği ve böylece sen de onu istediğin zaman görebileceksin.
You're out here in California right now sitting on a committee that is supposed to be from this particular area but you spend most of your time in Washington DC
Şuan Kaliforniya'dasın komitede oturuyorsun tam burada olması gerektiği gibi ama vaktinin çoğunu Washington DC'de harcıyorsun.
Dr. Hadley was going to remove it, but now that you're here...
Dr. Hadley apandist'i almaya gitti. Ama şimdi siz buradasınız.
But now, pumpkin if you want to impress that psychopath that you're dating here's what you should do :
Ama balkabağım, şu çıktığın psikopatı etkilemek istiyorsan yapman gereken şu :
But now, all that matters is that you're here.
Fakat şimdi tek önemli olan şey, senin burada olman.
But now that you're here, that might be somewhat pointless.
Fakat şimdi sen buradasın, bunu yapmamın pek anlamı olmayacak.
We will get back to our regular program, but right now we're going to show you something that you will only see right here.
- olayını takip ediyoruz. - Programımıza devam edeceğiz... ancak şu anda, sadece kanalımızda izleyebileceğiniz bir haberle karşınızdayız.
But now that you're here, and my programming has adapted, I'm not just working anymore.
Ama şu anda sen buradasın, ve programım adapte olması yüzünden artık doğru düzgün çalışamıyorum.
But now that you're here...
Ama artık burada olduğunuza göre...
Yeah, but now that you're here... Whoo!
Evet ama artık sen de buradasın.
- But now that you're here -
- Ama suan siz buradayken...
But now that you're here, you will take me back to the palace.
Ama şimdi buradasın ve beni saraya götüreceksin.
You keep enforcing the peace lt'll be a little harder now that you're here but I'll do what I can
Adaleti sağlamaya devam et sen burdayken biraz zor olacak ama elimden geleni yaparım
Sure, I would love to have him now, but... people are put on this earth for a reason, and you utilize the time that you're here.
Elbette, şu anda ona sahip olmak isterdim, ama... insanlar dünyaya bir nedenle konuluyor, ve burada geçirdiğin zamanı değerlendiriyorsun.
But now that I'm here, perhaps you can tell me who replaced the candy in the vending machines with raisins and rice cakes? You're here because you need a sugar fix?
Ama madem buradayım, belki bana hangi dahinin yiyecek makinelerindeki çikolataları alıp yerine üzüm ve pirinç keki koyduğunu söyleyebilirsin.
Honey, I think you make some excellent points here, but I can't help wondering that maybe part of the reason you're so upset right now might possibly be PMS-related.
Tatlım, bence son derece haklı olduğun noktalar var ama yine de şu anda bu kadar üzgün olmanın nedeni regl ile ilgili olabilir.
But I need to know here and now that you're willing to grant me the life I want.
Ama senin de bana istediğim gibi bir hayatı temin edeceğini bilmem gerek.
But, you know, now that you're here, we'll have to figure out something to do.
Ama şimdi sen buradasın bir çaresine bakarız.
Now, I think we're reaching here, and I don't know how to say it but maybe you're seeing things that you want to see.
Bence şansını zorluyorsun. ... Nasıl söyleyeceğimi bilemiyorum ama belki de görmek istediğin şeyleri görüyorsun.
At first, I thought you were all just stupid, listening to this douche's advice, but now I understand that you're all here because you're scared.
İlk başta bu gerzeki dinlediğiniz için hepinizin aptal olduğunu düşünmüştüm. Fakat şimdi anlıyorum ki buradasınız çünkü korkuyorsunuz.
But now that you're here, it's, like, amazing.
Şimdi sen yanımdasın ama, böyle mükemmel oldu sanki.
I don't know about all that, but now I understand why you're here.
Onu bilemem ama senin niye burada olduğunu anlıyorum.
I don't know who you are or where you come from or what your story is, but for some reason or another I believe you. But if there's any way in hell that you're settin'... me up or fixing'to put a knife in my back, you better level with me right now,'cause I'm hanging my ass out on a limb here for you.
Ama bu bir tuzaksa, sırtıma saplânmış bir bıçak görürsem..
but now that you're here, we could have that dinner.
... ama burada olduğuna göre, şu yemeğimizi yiyebiliriz.
It's just that we were over there, they came, then you... over there, but now you're here.
Sadece biz oradaydık, onlar geldi, sonra siz... orada, ama şimdi buradasınız.
But, now that you're here, perhaps you could try talking a little,
Fakat burada olduğuna göre, belki biraz konuşmayı deneyebilirsin.
You've been living at that rink, but you're here, now.
Tüm vaktini o buz pateni pistinde geçiriyordun. Ama şimdi buradasın.
It's taken me a long time to find you, but here you are and now that you're 16, the time has come for you to be completely under my spell.
Seni bulmak çok uzun zamanımı aldı, ama işte buradasın. Onaltına bastığına göre seni tamamen büyümün etkisine almanın zamanı geldi.
Yeah, me and Jennie were... flirting before, but now that you're here, we're just gonna stop that for a while.
Evet, Jennie ve ben oynaşıyorduk ama sen burada olduğuna göre... Bir süre ara vermeliyiz.
Okay, I am trying to be supportive here, but the way that you're acting right now- -
Tamam, sana destek olmaya çalışıyorum, ama şimdi yaptıkların- -
But now that you're here what do you want?
Ama madem buradasın ne istiyorsun?
I know it's not been possible to have any friends or family here today, but that doesn't matter, cos you're here, and that's all I'll need now and for ever.
Bugün arkadaşlarımız ve ailelerimiz buraya gelemediler, ama önemli değil, çünkü sen buradasın ve tek ihtiyacım olan şey bu.
I'm sure it is, but now that you're here already...
Eminim öyledir ama artık burada olduğuna göre...
- Well, if you're standing here now... it means that not only have you succeeded in receiving all of my gifts... but have done so beyond the boundaries that I have set.
- Eğer şimdi buradaysan... yalnızca bütün armağanlarını almayı başarmakla kalmamış... benim çizdiğim sınırların da ötesine geçmişsin demektir.
Well, under normal circumstances, I wouldn't be, but here and now with the financial state that I'm in and... and, if truth be told, I sort of feel like you're responsible a little bit.
Normal şartlar altında büyütmezdim, ama burada şimdi içinde olduğum finansal durumu da göz önüne alırsak ve doğruyu söylemek gerekirse senin bundan sorumlu olduğunu düşünüyorum.
Well, I wanted to consult with Molly about the music... but now that you're here maybe I can ask you, Sergeant Major?
Molly'ye müzik konusunda danışacaktım, ama... Burada olduğunuza göre, size sorayım mı?
BUT NOW THAT YOU'RE BACK HERE, DOES THAT MEAN YOU'RE NOT IN THE SUPER ADVENTURE CLUB ANYMORE?
Şimdi burada olman, artık Süper Macera Kulübü'nde olmadığın anlamına mı geliyor?
Well, I mean, actually waking up with you spooning me was kind of funny but I think Sloan would think it was a lot weirder that you're here now.
Şey, aslında uyandığımda bana abanıyor olman çok komikti ama Sloan, şu an burada olmanın çok daha tuhaf olduğunu düşünürdü.
But now that we're here, why don't you level with us?
Ama işte buradayız, neden bizi bilgilendirmiyorsun?
But now that you're here,
Ama sen şimdi buradayken,
But I was thinking just now, that, since you're here, you can help us do something.
Fakat şu anda hazır siz buradayken, düşünüyorum da, bizim birşeyler yapmamıza yardımcı olabilirsiniz.
But now that you're here to stand witness, we must read his will.
Ama hazır siz burada tanıkken, vasiyetini okumalıyız.
But when you knew that she was coming back here, and that she and I were friends, and that you two had slept together, and that now we're living together - you didn't think that was a coincidence worth mentioning?
Buraya geri döndüğünü öğrendiğin zaman onunla arkadaş olduğumu ikinizin seks yaptığını ve birlikte yaşadığımızı - Bundan bahsetmeye gerek duymadın mı?
I came in here because we weren't having sex, and I thought that if we could have it, then everything would be okay again, but but now I know why we stopped having sex. And you know what, it's... It's not because we're busy, and the kids, and we're tired...
Buraya geldim, çünkü sevişmiyorduk ve sandım ki eğer sevişebilirsek her şey yine düzelecek, ama ama şimdi neden sevişmediğimizi anlıyorum.Ve biliyor musunuz bunun sebebi yoğun olmamız, çocuklar ya da yorgun olmamız değil.