By the time you read this tradutor Turco
78 parallel translation
By the time you read this letter, I may be dead.
Siz bu satırları okurken, ben ölmüş olabilirim.
"By the time you read this letter I will be dead..."
"Sen bu mektubu okuduğun sırada ben ölmüş olacağım..."
By the time you read this letter I will be dead.
Sen bu mektubu okurken ben ölmüş olacağım.
" My darling husband, by the time you read this, I will be dead.
'Sevgili kocacığım, bunu okuduğunda ben ölmüş olacağım.
MacGyver, by the time you read this, I'll be gone.
MacGyver sen bunu okurken, ben gitmiş olacağım.
By the time you read this, I will be gone.
Siz bunları okurken ben çoktan gitmiş olacağım.
"Dear Peg... " By the time you read this,
"Sevgili Peg... sen bu mektubu okurken,"
Dear Max, by the time you read this letter, I'll be gone.
" Sevgili Max, bu mektubu okurken ben gitmiş olacağım.
By the time you read this, I will be in my watey grave.
Siz bunu okuduğunuz sırada, ben ıslak mezarımda olacağım.
By the time you read this, I will be gone.
Bunu okuduğunda ben gitmiş olacağım
" Alex, by the time you read this, most likely I will be dead.
" Alex, sen bunu okurken, büyük ihtimalle ölmüş olacağım.
P.S. By the time you read this, I'll be getting some.
Not : Sen bunu okurken ben de bir tane yiyor olacağım.
Larry. By the time you read this. I'll be gone.
Larry, bu notu okuduğunda ben gitmiş olacağım.
" By the time you read this, I will have joined the organization upstairs...
" Bunu okuduğunda, yukardaki organizasyona katılmış olacağım...
My dear Pearce, by the time you read this letter my fate will be sealed.
Benim canım Pearce'im, sen bu mektubu okumadan benim kaderim mühürlenmiş olacak.
By the time you read this, I'll be with him.
Bu mektubu okuduğunda, ben onun yanında olacağım...
We'll probably be married by the time you read this.
Sen bu satırları okurken biz evlenmiş oluruz.
Dear Lana. By the time you read this, I'll be back home in Lincoln.
Sevgili Lana, bunu okuduğun sırada, ben Lincoln'deki evimde olacağım.
"By the time you read this, we'll be long gone bound for England or points beyond."
Bunu okuduğunuzda biz uzaklarda olacağız. İngiltere'ye ya da daha ötesine gideceğiz.
" Dear Bernard, by the time you read this I will be gone.
Sevgili Bernard, sen bunları okurken ben gitmiş olacağım.
By the time you read this, I'll be on the road again.
Bunu okuduğunda, ben yine yollarda olacağım.
'By the time you read this, I'll be gone.
Bu mektubu okuduğun sırada ben gitmiş olacağım.
By the time you read this letter I will be on the plane going home to my wife and children.
Sen bu mektubu okurken Uçakta karıma ve çocuklarıma gidiyor olacağım.
By the time you read this, she'll be sailing to Europe where i know she'll find new walls to break down and new ideas to replace them with.
Siz bunu okuduğunuzda o Avrupa'ya doğru yola çıkmış olacak eminim orada da yıkacak yeni duvarlar ve yerlerine oturtacak yeni fikirler bulacaktır.
Dear Erik, by the time you read this letter, I'll have left Stinsberg.
Sevgili Erik, bu mektubu okuduğun sırada ben Stjarnsberg'ten gitmiş olacağım.
" Violet, Klaus and Sunny, by the time you read this, my life will be at its end.
Violet, Klaus ve Sunny, bunu okuduğunuzda hayatım bitmiş olacak.
By the time you read this you may already be Cho's bride
Bunu okuduğunda çoktan Cho'nun gelini olmuş olabilirsin.
Dear Yeo-min, by the time you read this letter,
Sevgili Yeo-min, sen bu mektubu okuduğunda,
" By the time you read this you'll have arrived at your new job.
Bu satırları okuduğunda sen yeni işine başlamış olacaksın. İyi şanslar.
Sameer, By the time you read this, I will not Be in this world
Sameer, sen bunu okurken ben bu dünyada olmayacağım!
By the time you read this message, I won't Be in this world
Sen bunu okurken ben bu dünyada olmayacağım!
By the time you read this, I'll be with her,
Sen bunu okuyana kadar ben, onun yanına varmış olacağım.
Dear Jemaine, by the time you read this,
Sevgili, Jemaine.
" By the time you read this, he and I will both be dead.
Sen bu notu okuduğunda o ve ben ölmüş olacağız.
FOR MISA, LIGHT YAGAMI Misa, by the time you read this letter, you should have remembered everything.
Misa, eğer bunu okuyorsan her şeyi hatırlamış olmalısın.
" By the time you read this, I'll be married.
Sen bunu okuduğunda, ben evlenmiş olacağım.
My dear husband, by the time you read this I will be on the way to Cao Cao's camp.
Sevgili kocam, bunu okuduğun sırada ben Cao Cao'nun kampına doğru gidiyor olacağım.
" by the time you read this, I will be sippin'piña coladas
"... sen bu satırları okurken... "
My dearest Mary, by the time you read this, I will be on a plane to New Zealand to begin a new life.
Canımdan çok sevdiğim Mary sen bu mektubu okurken, ben yeni bir hayata başlamak için Yeni Zelanda'ya giden bir uçakta olacağım.
By the time you read this, I will be across the river in the Indian Nation.
Bunu okuduğunda, ırmağı geçmiş ve Kızılderili topraklarına girmiş olacağım.
"By the time you read this, I will be... far away."
"Sen bunu okurken ben... uzakta olacağım."
My dearest love, by the time you read this,
Sevgili aşkım ; sen bunu okurken, ben ölmüş olacağım.
"by the time you read this, you will be big boys. " But now, you're beautiful little angels.
" Bu mektubu okurken büyümüş olucaksınız, fakat şimdi benim için küçük meleklerimsiniz.
By the time you read this, I'll be long gone.
Sen bunu okuduğunda ben çok uzaklarda olacağım.
By the time you read this, I will be safely on an airplane flying home.
Sen bunu okurken, ben uçağa binip eve dönüyor olacağım.
By the time you read this letter, you'll be in Korea.
Bu mektubu okuduğun zaman, Kore'de olacaksın.
By the time you read this, I will be gone.
Bunu okuduğunda, ben çoktan gitmiş olucam.
"Dearest stepmother, " by the time you read this, I will be dead.
"Sevgili üvey annem bunu okuduğun sırada, ben ölmüş olacağım."
And tonight, on this very stage here, for the very first time, here on this stage is the young man you've heard about, read about, talked about, the young comedian who has literally taken the country by storm.
Bu akşam, bu sahneye ilk defa, bir genç gelecek. Duyduğunuz, okuduğunuz, konuştuğunuz bu genç komedyen ülkeyi bir kasırga gibi sardı.
By the time you read this letter,
Baksana!
By the time you watch this, you'll have read a lot of things about me, about what I've done, and so I wanted to explain myself.
Bunu izlediğiniz zaman, benimle ve yaptığımla ilgili bir sürü şey okuyacaksınız bu yüzden kendimi açıklamak istedim.