Call it what you want tradutor Turco
242 parallel translation
- Call it what you want.
- Ne dersen de.
Call it what you want.
- Ne dersen de.
Call it what you want.
Ne istersen söyle.
Call it what you want.
Ne dersen de.
Call it what you want, "wet work," "termination," "sanction."
Ne dersen de ; pis iş, temizleme, infaz.
Call it what you want, it's just a lot of rock, a lot of steel, ;
Nasıl söylemek istiyorsan, bir çoğu taş, bir çoğu çelik ;
It's still got- - well, they weren't bombed, but they had little mosquito bites. call it what you want.
Hala duruyor- - peki, onlar bombalayamadı, fakat küçük camilere yapıldı.
- Call it what you want.
- Siz ne derseniz, deyin.
That's not possible. Call it what you want - sense, intuition.
Buna ne dersen de ; his, önsezi ama bence böyle bir şey mümkün değil.
Molloy and Sullivan were killed for that tape... and Army Intelligence, Ml5, Ml6, call it what you want, are involved... and I want to know why, Mr. Brodie.
Molloy ve Sullivan, o kaset için öldürüldü ve Ordu İstihbaratı, MI5, MI6 hangisiyse işte, bu işin içinde ve nedenini bilmek istiyorum, Bay Brodie.
Call it what you want.
İstediğiniz ismi verin ona.
Call it what you want.
Buna ne dersen de.
Well, call it what you want.
- Öyle tanımlayabilirsiniz.
- You call it what you want!
- Sen ne dersen de!
Call it what you want.
Artık nasıl adlandırıyorsan.
- Mulder, call it what you want.
- Mulder, nasıl istersen öyle de.
"Zing," "zork," "kapowza" - Call it what you want.
"zing," "zork," "kapovza". Nasıl istersen öyle de.
- ( Terry ) Call it what you want.
- Harvey. - İstediğini yapabilirsin.
I suppose after all these years of loneliness he finally saw the light, call it what you want.
Sanırım onca yıllık yalnızlıktan sonra... nihayet ışığı gördü, nasıI istersen öyle diyebilirsin.
It's okay. Call it what you want.
İstediğin adı koyabilirsin.
Call it what you want!
Ne istersen söyle!
Call it what you want.
Ne ad verirsen ver.
Call it what you want, but enough is enough!
İstediğin zaman çağırabilirsin ama ben bu işten sıkıIdım.
- They kill people? - Life and death have to exist in perfect harmony and call it what you want, but that balance has to be maintained.
- Yaşam ve ölüm tam bir uyum içinde var olmak zorunda ve istediğin ismi koy, ama denge korunmalı.
Call it what you want.
Ne derseniz deyin.
Look, you call it what you want, man, but we need to end this now.
İstediğini de, dostum. Ama buna derhal son vermemiz gerek.
Call it what you want, but tell him to stand down, now.
Nasıl ifade edersen et, ona silahını indirmesini söyle.
Our love - if that's what you want to call it - all that died back on that island where everything else was dying.
Aşkımız... Eğer söylemek istediğin şey... herşeyin öldüğü o adada bıraktığımız ölü adamlarsa.
And what was your hidden aversion or subconscious discontent, or whatever it is you want to call it, that made you go playing patty-cake with her?
Sorabilir miyim acaba, senin gizli tiksintin ya da bilinçaltı huzursuzluğun ya da her neyse, o neydi ki kasabanın her yerinde onunla evcilik oynadın?
You want to know the ( what do you call it ) motivation?
Bunu neden yaptığımı biliyor musun?
Well, do you want to know what I call it?
Benim buna ne dediğimi bilmek ister misin?
What is it that you want? Nothing. I'll call you soon.
Söylesene, niyetin ne?
Darling, I want you to call him and tell him what a genius Fred is. Yeah, I got it.
Tatlım, onu arayıp Fred'in ne kadar zeki biri olduğunu söylemeni istiyorum.
I don't care what you want to call it!
Ne isim verirsen ver.
You decide what you want, you call the place... and on the way home, I'll pick it up.
Biri karını götürmüş? Öyle görünüyor, Al. Vav.
To getting the endorsement of a committee in Russia you call the International for your group of 14 intellectual friends in the basement who are supposed to tell the workers of this country what they want, whether they want it or not?
Bu ülkenin işçilerinin ne istediğine kafalarına göre karar verecek 14 entelektüel arkadaşınla birlikte Rusya'da Enternasyonel adında bir komiteden onay almaya mı?
I want to buy you for an hour, if that's what you call it.
Seni bir saatliğine kiralamak istiyorum sizin deyiminizle.
You call me whenever you want, I'll tell you what time it is.
Ne zaman istersen beni ara, saatin kaç olduğunu söylerim.
Are you giving me an ultimatum? If that's what you want to call it.
İkinci Dünya Savaşından kalma İtalyan yapımı ucuz bir Mannlicher-Carcano tüfek...
You know, when you figure out what it is you really want, why don't you give me a call?
Gerçekten ne istediğine karar verdiğin zaman beni ararsın.
If that what you want to call it.
Öyle de diyebilirsin.
I don't care what you want to call it!
Buna ne isim vereceğin umurumda değil
What if this man's life force, his chi, whatever you want to call it, retained a blue print of the actual man himself, guiding rapid growth, not as cancer, but as regeneration.
Ya adamın yaşam gücü, "chi" si,... adı her neyse, gerçek adamın bir kopyasını alıp,... kanser olarak değil de, yeniden üreme şeklinde gelişmişse?
You can call a race what you want, but I wouldn't call it a performance.
Yarışa istediğin haltı söyleyebilirsin, ama ben performans demem.
I mean, if that's what you want to do, call it!
Yani, yapmak istediğin buysa, ara!
I want to check out - What do you call it?
Bakmak istiyorum... Ne diyordunuz?
- Call it what you want.
İleriyi görmüyorsun.
So no matter how much I want to achieve enlightenment, or whatever you call it, what happens if I look at my life and I don't honestly believe I deserve it?
Öyleyse ayndınlanmayı, ya da nasıl adlandırırsan adlandır, ne kadar başarmayı istesem de, eğer hayatıma bakıp, bunu hak etmediğime dürüstçe inanırsam ne olur?
Yes, if that's what you want to call it.
- Evet, öyle de denebilir.
It's your call. What do you want to do?
Ne yapacağız?
Think about what I've said and then if you want to do it give me a call.
Dediklerimi bir düşün sonra canın isterse ara istemezsen arama.