Call me when you can tradutor Turco
272 parallel translation
Call me when you can.
Yapacağın zaman beni ara.
Just call me when you can.
Ne zaman uygun olursanız arayın beni.
Call me when you can.
Müsait olunca beni ara.
When Brown comes, you can call me.
Brown geldiğinde beni ara.
You can call me when you're finished, Mrs. Crosbie.
Bitirdiğiniz zaman beni çağırabilirsiniz Bayan Crosbie.
I'll get my brother Freddie's car or you can call me up when you feel blue.
Kardeşim Freddie'nin arabasını alırım yada hüzünlendiğinde beni arayabilirsin.
But it's so funny, I tell you, when they call me Katharine, lots of times I can't tell the difference and I don't answer.
Bana Katharine dediklerinde üzerime alınmam.
When you make a bet you're supposed to play it fair and I had every right to... call the Gauls, and I'll prove to you that my Egyptians can still build a beautiful... palaces, and I insist that the Roman leave the builders alone and let me tell you...
Bir bahse girdiğinde dürüst oynamalısın, ayrıca Galyalıları çağırmak için her türlü... hakkım da var, ve sana Mısırlılar'ın hala güzel saraylar yapabileceğini... kanıtlayacağım, Romalı'ların İnşaatçıları rahat bırakmalarını konusunda ısrar ediyorum, Ayrıca söylemeliyim ki...
- Yes sir. When there's no-one else about you can call me Allen.
- Sandy, bana burada Allen diyebilirsin.
Don't worry about it. But when it happens, and I'm in my boat and you black asses are drowning, don't call for me to throw you no rope, no lifesaver, or no nothing. No nothing.
Ortalığı su basınca, tekneme bineceğim siz de boğulacaksınız kara p... çler sakın benden ip, can simidi falan atmamı beklemeyin.
Call me if and when you feel like it.
Canın isterse, ne zaman istersen beni ara. Daha sonra.
Well, maybe, maybe you can explain to me... how it is that Mr. Fidlow doesn't know Carter Hayes... when Mr. Hayes, who's locked himself into my goddamn apartment... hasn't paid rent... keeps telling me to call his goddamn attorney, Bennett Fidlow... in San fucking Antonio, Texas!
O zaman kirasını ödemediği daireme kendini kilitleyen Bay Carter'in bana neden Antonio-Texas'taki avukatı Bay Fidlow ile görüşmem gerektigini söyleyip durduğunu belki sen bana açıklayabilirsin!
Bob, the doctor / patient relationship is based on trust. When you call me and pretend to be my sister, I can't trust you anymore.
Bob, doktor hasta ilişkisi güvene dayanır, ve beni arayıp ve kız kardeşim olduğunu söylersen, sana bir daha güvenemem.
- When we`re out of the office... and alone, you can call me Andy. - A.J.?
- A.J.?
You can call me when this stupid war is over!
Bu salak savaş bittiği zaman beni arayabilirsin.
Can you have him call me when he gets in?
Geldiğinde beni aramasını söyler misiniz?
You can call me when you learn English.
Dilimizi öğrenince arayabilirsin.
How can you call me a coward when you don't even have the courage... to just come out and call me a coward?
Orada bulunmaya bile cesaret edemezken... Nasıl olurda bana ödlek dersin?
I'll be in tonight, so you can call me when you get back.
Bu gece evde olacağım, geldiğinde benim arayabilirsin.
¶ You can call me when you want me ¶
- Gadget!
¶ you can call me when you want me ¶
"Geçmiş geride kaldı"
¶ you can call me when you want me ¶
"Yukarı, Yukarı, Yukarı, vhoa"
When you talk to her, can you call me immediately?
Onunla konuştuğunuzda, bana haber verebilir misiniz?
You call me back when I can talk to my daughter.
Kızımla konuşabileceğim zaman beni ara.
Call me when you get back so you can tell me about it.
Döndüğünde ara beni. Anlatırsın hem o zaman.
You and Paige can do it, and then call me when you find him.
Sen ve Paige yapabilirsiniz, bulduğunuzda bana haber verin.
You can imagine my reaction when Starfleet told me to expect your call.
Yıldız Filosu'nun arayabileceğimi söylediği zaman verdiğim tepkiyi hayal edebiliyor musun?
You can call me Sheriff John when I haul your dumb ass off to jail.
Gerzek kıçını hapse tıkarken sen de bana Şerif John dersin artık.
Let me first say, I can't tell you how touched I was... when my nephew told me you wanted me to call.
Öncelikle yeğenim aramamı istediğini söyleyince ne kadar duygulandığımı söyleyeyim.
You can call me what you like when you get around to it.
Konuşacağın zaman sen ne istersen onu de.
When you and grandma... decide to pay my father, your son, a visit... you should, you know, definitely give me a call... because we can make it a little family outing.
Sen ve büyükannem babama, senin oğluna, bir ziyaret etme kararı verdiğinizde beni aramalısınız. Çünkü, bir aile ziyaretiymiş gibi gösterebiliriz.
Call me back when you can say.
Söyleyebileceğin zaman ara.
So I suggest you hang up and call back when someone much more competent than me can help you.
Şimdi kapatıp yeniden aramanızı, benden daha iyi birisi ile konuşmanızı öneririm.
Sameer has invited us with such a lot of love " " l know, so you can go ahead. I'll go to Irfan's garage in the neighbourhood " " Give me a call when the party is over, I'll come and collect you "
Sameer devam edelim biliyorum, gidebilirsin, sonra gideceğim İrfan buralarda parti bitince ara beni, gelip seni alırım
Actually, Laura, can I call you back when I have my book in front of me?
Ben önümde benim kitap olduğunda Aslında, Laura, ben sonra arayabilir miyim?
Umm... I'm sorry. Can you have her call me when she gets in.
Ummm.Üzgünüm. işi bittiğinde o beni arasın.
I want you to know you can always call me or talk to me when you're not feeling well.
Kendini iyi hissetmediğinde, her zaman beni arayabileceğini ya da benimle konuşabileceğini bilmeni istiyorum.
You can call me when you want... if you ever need anything.
Herhangi bir şeye ihtiyacın olursa beni istediğin zaman arayabilirsin.
Just give me a call when you can.
Müsait olunca beni ara.
Okay, give me a call when you can.
Müsait olunca beni ara.
You can call me John when we're off the clock.
Çalışma saatlerinin dışında bana John diyebilirsin.
When you can call me and tell me that you are the sane, happy, fun guy that I married, I will be back.
Beni arayıp ; evlendiğim o, mutlu, neşeli ve akıllı kişi olduğunu söylediğinde, geri dönerim.
When you come and live with me, you can call me Momm
Bana istersen anne diyebilirsin.
Will you give me a call when you can?
Müsait olunca beni arar mısın?
Dad it's Jill here. Can you call me at the Mandrakises'when you have a chance? Okay?
Baba ben Jill.
You can call me when you receive this post?
Mesajımı alınca beni arar misin? Teşekkür.
Why don't you give me a call when you're ready for a real man and we can have some fun, then.
Neden bir adama hazır olduğunda aramıyorsun? O zaman eğleniriz biraz.
I was looking forward to taking a nap on real furniture full of bugs. RANDY : I still can't believe you didn't call me when you were playing paintball.
Hala boya topu savaşı yaparken beni çağırmadığına inanamıyorum.
Look, I know you're on a plane right now, but can you please just call me when you land?
Bak, şu an uçakta olduğunu biliyorum, ama indiğin zaman beni arayabilir misin?
Now, when I make this call, can I count on you two to support me?
Bu konuda bana desteğinizi verecek misiniz?
Tina, baby, can you give me a call when you get this?
Tina, bebeğim. Bu mesajı alınca, beni arayabilir misin?