Cattle tradutor Turco
2,674 parallel translation
Forget the cattle. I need someone to do that for me.
Bırak sığırları, bunları birinin bana yapmasına ihtiyacım var.
Back on the farm, the cattle would sometimes pick up anthrax, go into convulsions, blood pouring out.
Çiftliğe dön, Sığır bazen şarbon alırdı, Kanın aktığı yerdeki konvülsiyonlara git.
- You think they look like cattle?
- Sana sığır gibi mi görünüyorlar?
Like a herd of cattle.
Sığır sürüsü gibi.
Cattle guys call this an Elsie-maker.
Çiftliktekiler buna kadın-yapan diyorlar.
Past the cattle trough, beyond a sign to Dungarven.
Dungarven levhasını görüp sığırların arasından geçmeliyiz.
Corn is the main component in feed ingredients whether it's chicken, hogs, cattle- - you name it.
Mısır, hayvan yeminin temel maddesidir tavuk, domuz, sığır hangisi için olursa..
So you feed corn to cattle and E. coli, which is a very common bug, evolves, a certain mutation occurs and a strain called the "E. coli 0157 : h7" appears on the world stage.
Yani sığırı mısırla besliyorsunuz ve çok sık rastlanan bildiğimiz E.Coli mutasyona uğrayarak yene bir biçim kazanıyor ve "E. coli 0157 : h7" adında yepyeni bir türü dünya sahnesinde!
And it's a product of the diet we're feeding cattle on feedlots and it's a product of feedlot life.
Bu besi çiftliklerindeki sığırların beslenme biçimi ile ilgili .. bir besi çiftliği yaratığı..
The hamburger of today, it has pieces of thousands of different cattle ground up in that one hamburger patty.
Bugünün hamburger köftesi amerikanın her tarafından gelmiş 1000'lerce değişik hayvanın birer parçasından oluşuyor..
If you take feedlot cattle off of their corn diet, give them grass for five days, they will shed 80 % of the E. coli in their gut.
Besi çiftliklerindeki sığırları ele alalım onları sadece 5 gün mısır yerine otla besleyin sindirim sistemlerindeki E.coli'nin % 80'inden kurtulurlar..
I mean we have learned- - for example, in cattle we have learned how to- - how to plant, fertilize and harvest corn using global positioning satellite technology, and nobody sits back and asks
Örneğin sığır işinde mısırın nasıl ekileceğini nasıl gübrelenmesi ve hasat edilmesi gerektiğini öğrendik.. Bunları uzaydan konumlandırma sistemi ile yaparken kimse sırtına yaslanıp
Mad Cow Disease occurs as a result of cattle farmers using beef products to round out their cows'food.
Deli Dana hastalığı bir sığır çiftliğinin ineklerinin etini şişmanlatmak için sığır ürünleri kullanması sonucu meydana geldi.
Consumption by cattle of beef products causes an imbalance in body chemistry which causes them to, in effect, go insane.
Sığır etlerinin tüketilmesi vücut kimyasının dengesini bozuyor ki bu da aslında, delirmeye neden oluyor.
Go on, you useless pieces of fucking... cattle.
Durmayın, sizi işe yaramaz hayvanlar.
Ýsmail Hakký came back and told his Pasha who laughed when he heard that it was a herd of cattle that made all that cloud.
İsmail Hakkı geri dönüp durumu açıklayınca, Paşa : "Hay Allah müstahakkını versin." diyerek güldü. Gelen, bir sığır sürüsüydü.
A Queensland cattle station has become an unlikely refuge for a rare turquoise beauty...
Queensland'de bir sığır çiftliği ender bir firuze güzellik için sığınak görevi görüyor.
They've made Sue Shephard's cattle property home.
Sue Shephard'ın sığır çiftliğini evleri bellemişler.
Infectious Diseases in Cattle.
Davarlardaki Bulaşıcı Hastalıklar.
- This is an industryvehicle, not a cattle wagon!
- Sen de işine bak! - Bu bir sanayi aracı sığır vagonu değil!
I keep saying, this is not a cattle wagon!
- Kaç kere söyleyeceğim, bu hayvan vagonu değil!
But the offer from this "Cattle King," Mr. Carney... is only one-sixth of what it was once worth.
Ama bu sığır kralı Bay Carney'in yaptığı teklif arazinin bir zamanlarki değerinin altıda biri!
I intend to travel to this cattle station... sell it... and bring Maitland home myself!
O sığır üssüne gidip onu satmak ve Maitland'ı ellerimle eve getirmek niyetindeyim.
Have plan concerning cattle.
Hayvanlarımızla ilgili planlarım var.
The only cattle station in the whole of the north... not owned by Leslie "King" Carney.
Lesley'Kral'Carney'in bütün kuzey bölgesinde sahip olmadığı tek yer.
If she stays and Lord Ashley manages to get his cattle down onto that wharfthere... then we've got a competitor for the army contract, Neil.
Kalırsa ve Lord Ashley sürüsünü şu iskeleye ulaştırmayı başarırsa ordu ihalesinde bir rakibimiz olur demektir, Neil.
Carney's control of every cattle station in the north... jeopardizes the supply of beef to our troops.
Kuzeydeki her sığır istasyonunu Carney'in kontrol ediyor olması birliklerimizin sığır eti ikmalini tehlikeye atmaktadır.
I'm driving you out there because he promised me a drove of 1,500 head of cattle.
Bu yolu tepiyorum çünkü 1.500 başlık bir sürünün sözünü verdi bana.
I move the cattle from "A" to "B."
Ben celebim, anladın mı? Sığır sürülerini A'dan B'ye sürerim.
Gotta tell you, they're a pretty sorry mob of cattle.
Sürüdeki bu dağınıklık yüzünden bayağı mahçuplar.
No, that's Carney property over there. Our cattle don't cross the river.
Şu karşıdaki topraklar Carney'e aittir ve hayvanlarımız nehri geçmez.
Now... did you see big, fat cattle crossing Marmont River?
Söyle bakalım Marmont nehrini geçen bize ait sığır gördün mü?
Or were they just Carney cattle on the other side of the river having a drink?
Yoksa su için nehir kenarına gelen Carney'in hayvanları olabilir mi bunlar?
Them just Carney cattle, Mr. Fletcher.
Tabii ya, onlar Carney'in sığırı.
There is, however, another... kept for the benefit... of Mr. Carney... in which is recorded all the unbranded... fat cattle...
Ancak her nasılsa bir defter daha var. Bay Carney namına tutulan bu defterde, damgalanmadan nehrin karşı tarafına akın akın geçirilip, onun sürüsüne katılan besili buzağıların kayıtları mevcut.
- Are you suggesting... I let him steal my cattle and buy my property for a fraction of what it's worth?
Şimdi siz bana, sığırlarımı çalmasına ve mülküme üç otuz para karşılığında konmaya çalışmasına sessiz kalmamı mı öneriyorsunuz?
Drove. Drove the cattle to Darwin.
Sürün sürüyü Darwin'e sürün!
My lady, drove. Drove the cattle to Darwin, sell them to the army... and you'll break Carney's monopoly. Use the profits to put Faraway Downs back on its feet.
Hanımefendi, sürüyü Darwin'e sürün orduya satın, Carney'in tekelini kırın kazancınızı Irak Tepeler'i tekrar ayağa kaldırmakta harcayın Londra'ya dönün ve hayatınız boyunca rahat edin.
Having dismissed Fletcher, there's no one to muster the cattle.
Fletcher'ı kovmanız sonucunda sürüyü toparlayacak kimse kalmadı.
What about the cattle?
Ya sürü ne olacak?
They were pushing the best of the unbranded cattle... across the river onto Mr. Carney's property.
Henüz damgalanmamış genç ve besili sığırı nehirden geçirerek, Carney'in arazisine naklediyorlarmış.
Now... if there's a rush and the cattle are stampeding towards you... it's not much good prancing and dancing about on your show pony.
Alkol yok! Şimdi sürü içinde bir panikleme olur da, sürü size doğru koşuşturmaya başlarsa atınızı zıplatıp dans ettirmenizin bir faydası olmaz.
There's only one thing cattle fear more than a man on a horse... and that's a man standing on his own two feet... staring'em right between the eyes.
Sığırların, atlı bir adamdan daha çok korktuğu bir şey varsa o da ayakları üzerinde duran ve onların tam gözünün içine bakan adamdır.
Air force chaps just spotted a big mob of cattle, 1,500 head, crossing the Marmont River.
Hava kuvvetlerindekiler Marmont Nehrini geçmekte olan 1.500 başlık bir sürü tespit etmiş.
Are you, uh, running cattle out of Faraway Downs, Mr. Fletcher?
Irak Tepeler'den yola çıkardığınız bir sürü var mı, Bay Fletcher?
Well, I suppose Lady Ashley's droving the cattle herself.
Bu durumda Bayan Ashley sürüyü kendi güdüyor muhakkak.
You gonna sing'em them cattle tonight?
Bu gece sürüye sen mi şarkı söyleyeceksin?
Goolaj and Magarri singing the cattle.
Goolaj ve Magarri sürüye şarkı söylüyor.
You get caught out there, you're gonna lose more than your cattle.
Orada bir kısıldın mı, sadece sürüyü kaybetmekle kalmazsın.
Them cattle stop moving.
Sürü hareket etmez oldu.
- 1,500 head of cattle -
Tabii ya!