Conquer tradutor Turco
1,754 parallel translation
It doesn't matter how many millennia you've been festering... I will conquer you.
Kaç bin yıldır kin güttüğün önemli değil seni yeneceğim.
Great.Let's divide and conquer.
Güzel, hadi parçalayıp fethedelim.
Divide and conquer.
Parçala ve ele geçir.
Hey, baby, you ready to conquer the great outdoors?
Bebeğim, doğayı fethetmeye hazır mısın?
WE GOT TO CONQUER THIS FEAR. OK?
Bu korkuyu yenmemiz lazım, tamam mı?
I don't want to rule or conquer anyone.
Kimseyi zaptetmek ya da yönetmek de istemedim.
Once, there was a time when I believed without hesitation That the power of love and truth could conquer all In the name of salvation
Bir zamanlar, gözümü kırpmadan inandığım günler vardı gerçek ve sevginin gücünün insanlığı kurtaracağına.
I'm actually here to conquer my worst fear.
Aslında en büyük korkumu yenmek için buradayım.
They Came To Conquer.
"Fethetmeye Geldiler"
They were watching a movie called They Came To Conquer.
Seyrettikleri filmin adı, "Fethetmeye Geldiler".
You were all watching a movie in Spencer's trailer called They Came To Conquer, right?
Hepiniz Spencer'ın karavanında "Fethetmeye Geldiler" adında bir film seyrediyordunuz, doğru mu?
They rebuilt him and sent him out into the world to conquer, just like Gene.
Her şeyin üstesinden gelmesi için onu tekrar yarattılar. Tıpkı Gene gibi.
We could use the quantex to conquer the world.
Kuantex'i dünyayı ele geçirmek için kullanabiliriz.
You know the drill. Divide and conquer.
Yapman gerekeni biliyorsun.Çoğal ve yakala.
I will conquer the whole Aegean Coast with my son!
Ben oğlumla bütün Ege'yi fethedeceğim Ege'yi!
The magical cure that will conquer our genetic weakness to garlic, silver and sunlight.
Sarımsak, gümüş ve güneş ışığına olan genetik zayıflığımızı fethedecek sihirli bir ilaç.
To embrace destiny, we must, inevitably, face those fears and conquer them.
Kaderimizi kabullenmek için, kaçınılmaz olanı kabul etmeli, korkularımızla yüzleşmeli ve onları yenmeliyiz.
By this sign, you will conquer.
Bu işaret sayesinde, galip geleceksiniz.
I come to liberate, not to conquer.
Zaptetmek için degil, sizi serbest bırakmak için geldim.
Those creatures will live forever, to breed and conquer.
Bu yaratıklar, çoğalmak ve fethetmek için sonsuza dek yaşayacaklar.
I have a husband and two babies in there and you're about to go off and conquer the world.
Ben evlendim ve iki çocuğum oldu. Sense dünyayı fethetmeye gidiyorsun.
More of a divide-and-conquer approach.
Daha çok böl ve fethet yaklaşımı. Öyle değil mi, Dr. Yang?
No, I'm just not bombarding you with the details because you and I agreed that we would divide and conquer.
Kasten mi yan çiziyorsun? Hayır, sadece seni detay bombardımanına tutuyorum çünkü birlikte bölüp fethetmeye karar verdik.
how do we conquer these terrifying thoughts?
Bu korkunç düşüncelerin üstesinden nasıl gelebiliriz? ..
Advice from a guy who couldn't conquer it.
Suzuran'ı ele geçirememiş birinden tavsiye.
Together, they plan to conquer Suzuran.
Beraber, Suzuran'ı ele geçirmeyi planlıyorlar.
If he has what it takes to conquer Suzuran I'm sure he'll choose not to.
Suzuran'ı ele geçirmek için gerekenlere sahip olursa eminim bu hayata önderlik etmemeyi tercih eder.
He would conquer and clear the path.
Ele geçirir, zapteder ve yolu temizlerdi.
The whole conquer - your-fear thing?
Kendi korkunu yenme olayımı?
The pie maker and the girl he called "chuck" marveled at love's power conquer all Obstacles... distance and time...
Turtacı ve Chuck dediği kız, sevginin gücünün tüm engellerin üstesinden gelmesine hayret ediyorlardı. Mesafe ve zaman.
Before you can conquer the beast you must first understand the nature of the beast.
Hayvanı fethetmeden önce hayvanın doğasını anlaman gerekir.
We are going to conquer New York City.
New York'u fethedeceğiz.
Okay, okay, let's divide and conquer.
Tamam, herkes bir işi halletsin.
Once we can understand and accept that, we can conquer what frightens us.
Bunu kavrayıp kabul ettikten sonra, bizi korkutan şeyi yenebiliriz.
You sound almost as if you're going to conquer the country.
Sanki ülkeyi fethedecekmiş gibi konuşuyorsun.
We shall conquer this fortress!
Bu eyalete biz hükmedeceğiz.
Lanz became convinced that all history could be explained in terms of noble races needing to suppress and conquer lower, inferior, and potentially demonic races.
Lanz tüm tarihin, soylu ırkın düşük, bayağı ve potansiyel olarak kötü ruhlu ırkları yok etmesi, ele geçirmesi gerektiği üzerinden açıklanabileceğine ikna olur.
Emerging from the sea, animals and plants went on to conquer the land and the air.
Denizden çıkan hayvan ve bitkiler karayı ve havayı fethetmeye devam etti.
And metaphorically speaking, every morning Horus would win the battle against Seth — while in the evening, Seth would conquer Horus and send him into the underworld.
Her sabah Horus, Set'e karşı olan savaşını kazanırken akşam olduğunda da Set Horus'u mağlup ederek onu yeraltına gönderir.
To understand that people who try to maintain empires and create empires, do it by manipulating the people they are trying to conquer.
Anlamanız gereken şey, imparatorluklar kurmak isteyen bazı insanlar, fethetmeye çalıştıkları insanları yönlendirerek hedeflerine ulaşmaya çalışıyorlar. " - Lyndon LaRouche
Divide and Conquer is the motto, and as long as people continue to see themselves as separate from everything else, they lend themselves to being completely enslaved.
Parola "Böl ve Yönet", ve insanlar kendilerini, her şeyden soyutlatmış olarak görmeye devam ettikleri sürece, köleleştirilmeye boyun eğmiş olarak kalacaklar.
I'd like to conquer them before the Han does.
Han'dan önce onları ele geçirmeliyim.
I want to help you conquer the Han.
size yardım edip Han'ı fethetmek istiyorum.
If we join forces, we can and will conquer the Han.
kuvvetlerimizi birleştirirsek, Han'ı fethedebiliriz.
We're more than ready to conquer Yodong.
Yodong'u fethetmek için biz hazırız.
Now that Koguryo and Puyo are one... we can reclaim Ancient Josun's territory and conquer Yodong too.
artık Koguryo ve Puyo birliktedir... eski Antik Josun topraklarını ve Yodong'u da fethedebiliriz.
I will join Goguryeo and conquer Yo-Dong.
Koguryo kuvvetlerine katılıp Yodong'u ele geçireceğim.
Does love really conquer all?
Gerçekten aşk her şeyin üstesinden gelebilir mi?
# Of Johanna # # That conquer my mind #
Zihnimi fethediyor yavaş yavaş
I can barely conquer my laundry.
Ben çamaşırlarımı bile zar zor fethediyorum.
He suffered in his own hell, ashamed to find out that love can conquer everything,
Kendi cehenneminde azap gördü.