Contracts tradutor Turco
1,722 parallel translation
Ten years later you're working for a company with huge military contracts.
10 yıl sonra çok fazla askeri bağlantısı olan bir şirket için çalışmaya başladın.
- Employment contracts.
- İş sözleşmeleri.
I could lose contracts.
Anlaşmaları kaybedebilirim.
Well, I don't know what except maybe have your attorneys draw up some contracts?
Ne olduğunu bilmiyorum. Belki avukatların birkaç anlaşma düzenleyebilirler.
First ones in are going to get billions in government contracts.
Birinci gelen devletle milyarlarca değerde sözleşmelere hak kazanacak.
Because of their government contracts, all employees have to register their prints.
Devlet sözleşmeleri nedeniyle bütün çalışanlar parmak izini kayıt ettirmek zorunda.
Who the hell contracts a sniper to pick off Wolf?
Kurt'u vurdurmak için kim bir keskin nişancı tutar ki?
Okay, let's sign some contracts.
Hadi gidip evrakları imzalayalım.
What if we overextend ourselves And end up losing our existing contracts?
Ya kendimizi fazla geliştirip sonunda mevcut kontratları kaybedersek?
You're gonna need to step up your contracts with local growers, as well as amp up your processing and packaging capabilities.
Yerel üreticilerle sözleşmelerini yükseltmen gerekecek tıpkı işleme ve paketleme kapasitende olduğu gibi.
We're stuck with all these export contracts, and our loan is about to be called in.
Tüm bu ihraç kontratlarıyla bağlıyız ve borcumuz geri istenmek üzere.
So you must've taken on a lot of contracts
Böyle bir talebi karşılamak için birçok sözleşme yapmış olmalısınız.
Isn't there anything that you can do to get us out of these contracts?
Bizi bu sözleşmelerden kurtarmak için yapacak hiçbir şeyin yok mu?
Why don't we get back to the contracts? I'm trying to talk.
Neden sözleşmeye dönmüyoruz?
I was just looking for those contracts. What's this?
Şu sözleşmelere bakıyordum.
But later, I was going through some contracts, and I found a picture.
Fakat sonra, bazı sözleşmelere bakarken, bir resim buldum.
So he sent me the contracts and wanted me to sign them.
Sonra bana contratları gönderdi ve imzalamamı istedi.
'So increase the amount of support for parents,'including parenting contracts,'to get parents to attend parenting classes.'
Ebenveynlik sözleşmeleri dahil, ebeveynlere verilen desteği arttırın. Böylece veliler ebeveynlik eğitimlerine de katılırlar.
I'd sell, you know, and Pam would do the contracts. And she'd always say :
Ben satardım, biliyorsun, ve Pam de sözleşmeyi yapardı.
Lan Craig never returned signed contracts, and now Tatler's proposed something more enticing.
Ian Craig imzalı sözleşmeleri bize asla teslim etmedi. Tatler daha iştah kabartıcı bir teklif götürmüş olmalı.
Prince William signed the contracts.
Prens William imzaladı sözleşmeyi.
Him and his government cronies they make an excuse to go to war and suddenly he has contracts for tanks and planes to destroy an entire nation.
Kendisi ve hükümetten dostları savaşa girmek için neden yaratıyorlar. Ve durup dururken, bir ulusu yok etmek için Rhodes, tank ve uçak üretim sözleşmeleri imzalıyor.
No-bid contracts, a private army, a corporation that wrote legislation.
İhalesiz kontratlar özel bir ordu, kanunları yazan bir şirket.
I assume you'll put the Ford contracts up against costs.
Sanırım Ford sözleşmelerini de maliyetlerde dikkate alırsınız.
I don't break contracts, doctor, not with any of my girls... ever.
Ben kontrat feshetmem, doktor, kızlarımın hiçbirininkini... Asla.
There... Look over the draft contracts.
İşte, sözleşme taslaklarına göz gezdir.
I have ended my contracts with the Germans.
Almanlarla olan sözleşmemi sonlandırdım.
But don't base it in all those arbitrary standards we are forced to believe are contracts of some kind.
İnanmak zorunda olduğumuz bu tür anlaşmaları keyfi temel standartlara dayandırma.
Let them know that we can help them bring these contracts home.
Onlara yardım edebileceğimizi gösterelim. Kontratı yapıp gelin.
I haven't seen contracts, but this is certainly a good sign.
Sözlesmeyi görmedim ama bu kesinlikle iyiye isaret.
That's why God put non-compete clauses in contracts.
Bu yüzden Tanrı kontratlara rekabet önleyici maddeler koydurtmuş.
Here are the contracts.
Sözleşmeler burada.
Their'contracts for the future'?
Gelecek için kontratları var mı?
- The man with the contracts.
- Şu anlaşma için gelen hani.
I fought so much, Mr. Marc knows how much we talked, for the contracts to be for our benefit.
Bay Marc ne kadar konuştuğumuzu iyi bilir. Anlaşmada her şey bizim lehimize olsun, diye çok ter döktüm.
You said that the contracts were signed, and they were not.
Sözleşmelerin imzalandığını söyledin, ama imzalanmadılar.
No contracts.
İş sözleşmesi yok.
Lx dynamics has military contracts Developing combat technologies. I'll do some research,
Lx Dynamics ordu ile bağlantılı olarak savaş teknolojileri geliştiriyor.
As the metal frame expands and contracts with changes in temperature, it induces stresses on the glass.
Hava şartlarına göre genleşen veya darlaşan metal çerçeveler, camlarda baskıya neden olmaktadır.
This job I can do. Work around the clock for others, with contracts, patents, litigations.
Bu işte yapacağım şey tüm gün boyunca başkalarının kontratlarıyla, patent ve davalarla uğraşmak.
After your lawyers examine the contracts and the inspections are done, we can have a formal meeting.
Avukatlarınız antlaşmayı inceledikten sonra resmi toplantımızı yaparız.
Half my contracts were on the other side of the river, and the Thames is still closed off.
Sözleşme yaptıklarımın yarısı nehrin öbür tarafında ve Thames hâlâ kapalı.
Perfectly friendly Saint Bernard Contracts rabies, bites up everyone in this town.
Sevgili dost St. Bernard kuduz olur, kasabadaki herkesi ısırır.
For one thing, I'm fairly certain That if these contracts aren't executed precisely, We will be at war with portugal.
Bir konuda tamamen eminim ki bu sözleşmeler tam olarak uygulanmazsa Portekiz'le savaşa gireriz.
Miss Evangelista, I want to see the contracts.
Bayan Evangelista, anlaşmayı görmek istiyorum.
You need to sign these contracts agreeing that your individual experience inside the library are the intellectual property of the Felman Lux Corporation.
Bu anlaşmayı imzalamalısınız. Kütüphanedeki kişisel deneyimlerinizin mülkiyet hakları Felman Lux Şirketi'ne aittir.
Sorry, you didn't sign your personal experience contracts.
Kusura bakmayın, kişisel deneyim anlaşmanızı imzalamadınız.
Mr. Madsen's firm has been involved in a series of payoffs to city officials in order to secure contracts and approvals his company might not otherwise have enjoyed.
Bay Madsen'in firması belkide alamayacağı onaylar ve anlaşmalar için memurlara ciddi paralar ödemiştir.
But their business expanded rapidly due to military contracts.
Orduyla anlaştıktan sonra işleri, hızlıca büyümüş.
" Chandler's an established company with contracts booked through 1925.
"Chandler 1925'e kadar sözleşmeli bir kuruluş."
Apparently Kim had a sideline consulting on defense contracts for JPL.
Görünüşe göre Kim bir de JPL için çalışıyormuş.
control 678
contract 64
controlled 71
controlling 38
controller 38
contrary to popular belief 35
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16
contract 64
controlled 71
controlling 38
controller 38
contrary to popular belief 35
control yourself 95
control it 17
control room 28
contraband 16