Cordon tradutor Turco
475 parallel translation
Put a cordon on the 4th Zone of the Shinjuku Ghetto.
Shinjuku bölgesinin 4. kısmını kordon altına alın.
Let's get guards and make a cordon.
Bekçi bulup bir kordon oluşturalım.
MacMahon, throw a cordon around the block.
Binayı kuşatın.
Now, Mr. Cobb, I'd be very happy... to provide you with a cordon of police to ensure your safety.
Bay Cobb güvenliğinizi sağlamak için bir emniyet kordonu oluşturacağız.
When this was done the next stage was to melt down the residue in separate cordon another back breaking job for the fire must not go out.
Bundan sonra yapılacak şey tortuyu bir başka kordon içinde eritmekti. Ateşin dışarı çıkmamasını gerektiren bir başka yorucu iş.
How could we get them through the police cordon?
Dışarısı polis kaynıyor!
Did I drive you through the police cordon in my cab?
Ve ben seni polis kordonundan geçirdim.
Did I bring you through the police cordon in my cab?
Polisin kordonundan sizi arabamla mı geçirdim? Dışarı!
The police threw a cordon around it.
Polis orayı kordona almış.
Troops have been rushed across the Potomac River from Fort Myer and have thrown a cordon around the ship.
Birlikler Fort Myer'dan Potomac Nehiri'ni geçip bölgeye geldiler ve geminin etrafında bir kordon oluşturdular.
We've got Cordon Rouge, Perrier Jouet.
Cordon Rouge var, Perrier Jouet var.
Cordon off the whole area.
Bölgeyi kapatın.
I want to cordon off the entire area and evacuate all public.
Bütün alanın çevrelenip halkın tahliye edilmesini istiyorum.
Unanimous government vote to give Grand Cordon of the Order of the Scarlet Cheetah to brave Captain Haddock.
Stop. " " Ayrıca, hükümetimiz, oy birliğiyle Kaptan Haddock'u Şeref Madalyası ile ödüllendirme kararı almıştır.
The Grand Cordon of the Cheetah. Oh, it's too beautiful. It's much too beautiful.
Şeref Madalyası...
( DALEK 1 ) Rebels travelling in motorised vehicle have attacked and passed Dalek outer London cordon.
İsyancılar motorlu araçla seyahat ederken Londra dışındaki Dalek kordonuna saldırıda bulundu.
There was a police cordon near school where I left your son
# Oğlunuzu bıraktığım okulun yanında Bir yeri polis şeridiyle kapamışlar da #
Instead he'll call out the National Guard to cordon off the area around Piedmont.
? Ulusal güvenliği çağırmak yerine, Piedmont kordonunu karantinaya aldıracak.
Men on the ground can't cordon off airspace, sir.
Yerdeki askerlerimiz, uçağı kordona alamamışlar, efendim.
Riot Control say the apes have broken through the cordon.
İsyan kontrolü, maymunların, dış kontrolü geçtiklerini rapor ediyor.
- He's a Cordon Bleu, you know.
O tam bir usta biliyor musun?
Ask Lakehurst for marines to cordon off the ship.
Lakehurst deniz istasyonundan güvenlik çemberi talep et.
Cordon it all off
Kordon altına alın! Hepsini!
We'll cordon off the area.
Bölgeyi kordon altına alacağız.
Wiped out by a blast of Cordon Rouge.
Şampanya patlaması bile adamı altına ettiriyor!
I never ordered a brandy in my life wasn't Cordon Bleu.
Hayatımda hiç kaliteli brandy sipariş etmedim.
I want you to cordon this area off and keep the passengers way back. Yes, ma'am.
Bu alanı kordona alın ve yolcuları uzak tutun.
Hicks, get yours in a cordon.
Hicks, seninkini kordona al.
- Back on the other side of the cordon, lady.
- Kordonun öbür tarafına dönün bayan.
First we cordon off your neighborhood.
Birincisi komşularının güvenliğini sağlayacağız.
YOU KNOW, YOU COULD PROBABLY BECOME ONE OF THOSE, UH, CORDON BLEUCHEFS.
Muhtemelen onlardan olabilirsin.... Cordon Bluechefs.
Cordon Bleu to Sniper.
Cordon Bleu'dan Soğan Cücüğü'ne.
Cordon Bleu calling Onion Snipers.
Cordon Bleu Soğan Cücüğünü arıyor.
Cordon off the wing.
Bu yakayı kordon altına alın.
My father's idea of higher education was a summer at the Cordon Bleu.
Babamın yüksek eğitim fikri, Cordon Blue'da bir yaz geçirmemdi.
We'll cordon off a three-block radius around Dr Miller's house.
Dr. Miller'ın evinin üç sokak çevresinde devriyeler var.
Then, just as they had thrown up a cordon to catch the thing we got a call from a conscientious truck driver that he'd just run down a naked lady wandering around on the highway.
Sonra onu yakalamak için bağlantı kablolarını kullandılar bir kamyon şöföründen telefon aldık, otoyolda başı boş gezen bir bayana çarptığını söylüyordu.
No one has violated our cordon.
Kimse çemberi yarmadı.
They put up a cordon in a ten-mile radius.
15 km. çapında bir kordon kurmuşlar. Daha görülmemiş.
I'll call local P.D. and have them cordon off the area.
Ben polis çağırıp etrafı kordon altına aldıracağım.
You shall arrange a cordon along the waterfront to sweep up any absconders.
Gelenleri durdurmak için suya paralel olarak bir kordon oluşturmalısınız.
You cordon off the area scare away my customers and interfere with my programs.
Alanı kapatıp müşterilerimi korkutuyor ve işime müdahale ediyorsun.
The microwave cordon bleu hobby kit.
Mikrodalga "cordon bleu" hobi takımı.
A vessel is attempting to break the security cordon around Vergon 6.
Vergon 6 etrafındaki güvenlik kordonunu geçmeye çalışan bir araç tespit ettik.
Cordon off the area. Cordon off the area!
Bölgeyi kordon altına alın.
If he stops there tonight. we can cover him from here. cordon him off... approach over the water and get him.
Bu gece orada durursa, onu buradan görebilir, etrafını sararız. Nehirden yaklaşıp onu yakalarız.
At this blast, IG Khan will move from the police cordon... with his men, to enter the helipad.
Bu patlamayla, emniyet müdürü ve adamları... polis kordonundan helikopter alanına gelecek.
E just need to inspect and cordon off these areas Until after the vice president's visit.
Başkan Yardımcısı gelene kadar buraların denetlenmesi ve kordona alınması gerekiyor.
I've got local SAR, a rolling ground cordon and an eye in the sky.
Yerel arama kurtarma ekipleri bölgeyi kordon altına aldı. Helikopterimiz de var.
Cordon bleu. Zut!
- Açıklamak istiyorum.
Around the ramp were lights, and under those lights were the cordon of the SS.
Bu ışıkların altında bir Nazi subay kordonu vardı.