Daryl tradutor Turco
896 parallel translation
No, you see, Daryl... he's more of a politician...
Daha ziyade bir politikacıdır. Tıpkı babası gibi.
- Daryl, what have you done?
- Daryl, ne yaptın sen?
My name is Daryl.
Adım Daryl.
- Daryl, this is Elaine.
- Daryl, bu Elaine.
Nice to meet you, Daryl.
Tanıştığımıza memnun oldum Daryl.
One thing you can be sure of, Daryl, is that, somewhere, somebody is looking for you and we'll hear from them.
Bir şeyden emin olabilirsin Daryl. Bir yerlerde, birileri seni arıyor. Ve onlardan haber alacağız.
Excuse me a moment, Daryl.
Bana bir dakika izin ver Daryl.
You're just gonna spend a night or two here, Daryl.
Burada sadece bir ya da iki gece geçireceksin Daryl.
We're really happy to have you with us, Daryl.
Bizimle olduğun için gerçekten mutluyuz Daryl.
It's really great to have you here, Daryl.
Burada olman gerçekten harika Daryl.
Hey, Daryl.
Hey, Daryl.
Daryl's upstairs.
Daryl üst katta.
Daryl?
Daryl?
Daryl, sweetheart, can you come down here a minute?
Daryl, tatlım, bir dakika buraya aşağıya gelebilir misin?
Daryl Richardson.
Daryl Richardson.
- Oh, well, I think Daryl might...
- Şey, sanırım Daryl belki -
OK, Daryl.
Pekâlâ Daryl.
OK, Daryl, here it comes.
Tamam Daryl, işte geliyor.
Daryl, I'm gonna throw a little bit harder this time, OK?
Daryl, bu sefer biraz daha hızlı atacağım, tamam mı?
Daryl...
Daryl.
He makes Daryl swear an oath of secrecy, then he comes in and tells me.
Daryl'e bir gizlilik yemini yaptırıyor, sonra gelip bana anlatıyor.
Well is there something about Daryl that's a little...?
Pekâlâ. Daryl hakkında başka bir şey daha var mı?
I love Daryl.
Daryl'i seviyorum.
No, the bank computer messed up again, Daryl.
Hayır, banka bilgisayarı yine bozulmuş Daryl.
- Hey, Daryl, grab my card, would you?
- Hey, Daryl, kartımı al, olur mu?
Daryl, come on, let's go!
Daryl, haydi, gidelim!
You got your work cut out for you, Daryl.
Bu, senin için biçilmiş kaftan Daryl.
You have to run, Daryl!
Koşman gerekiyor Daryl!
- Touch them all, Daryl!
- Onların hepsine dokun Daryl!
That's right, Daryl.
Bu doğru Daryl.
Daryl, I been meaning to give you my speech about grownups.
Daryl, seninle yetişkinler hakkında konuşmayı düşünüyordum.
Daryl, what's going on?
Daryl, neler oluyor?
- Daryl, don't talk to Andy like that.
- Daryl, Andy'le bu şekilde konuşma.
Daryl, come back here!
Daryl, buraya gel.
Daryl!
Daryl!
Daryl, we won!
Daryl, kazandık!
Daryl, your parents love you, and they're your real parents and they've been looking for you for months.
Daryl, ailen seni seviyor ve onlar senin gerçek ailen ve aylardır seni arıyorlar.
Daryl is quite all right?
Daryl iyi mi?
Daryl is a tremendous young man.
Daryl, muazzam bir genç adam.
My wife and I would like to thank you for all the kindness you've shown Daryl.
Eşim ve ben, Daryl'e gösterdiğiniz bütün şefkat için size teşekkür etmek isteriz.
Hello, Daryl.
Merhaba Daryl.
You're just fine, Daryl.
Tamamen sağlıklısın Daryl.
Daryl's expecting you to be there.
Daryl, senin orada olmanı bekliyor.
Daryl do you know why your friend did that?
Daryl. Arkadaşının neden böyle yaptığını biliyor musun?
That's very good, Daryl.
Çok güzel, Daryl.
I mean, about Daryl.
Yani, Daryl hakkında.
Just Daryl in front of the same blank wall.
Hep aynı boş duvarın önünde, sadece Daryl.
Daryl.
Daryl.
They got Daryl's dad's car!
Daryl'in babasının arabasını almışlar.
We got Danny, we got Daryl...
- Danny ve Daryl...
No. Daryl, he wouldn't hurt a fly.
Daryl bir sineği bile incitmez.