Dimple tradutor Turco
255 parallel translation
Remember my dimple.
Gamzemi hatırla.
Not to brag, but I've still got the dimple, and in the same place.
Gamzem duruyor ve hala aynı yerde.
Last night at dinner, a dimple appeared in your cheek that was never there before.
Dün gece, yanağında bir gamze gördüm, önceden hiç görmemiştim.
I saw this dimple in my chin.
Çenemdeki şu çukuru görmüşüm.
Back at the hotel room, all I could think about is the way you used to make me pour Amaretto in your chin dimple so I could sip it out.
Otel odasına döndüğümde düşünebildiğim tek şey eskiden çene gamzene Amaretto döktürüp bana içirmendi.
Caribou steak. "Chris In The Morning", that dimple on your...
Geyik pirzolası. "Sabah Sabah Chris", Bir de orandaki gamze...
In America, this dimple is priceless.
Amerika'da bu gamzeye bayılıyorlar.
How would you like to be in the next Darla Dimple picture?
Darla Dimple filminde oynamaya ne dersin?
The Darla Dimple? America's sweetheart, lover of children and animals?
Amerika'nın sevgilisi, çocuk ve hayvansever Darla Dimple mı?
On my side of the tram, home of Darla Dimple America's sweetheart.
Bu tarafta Darla Dimple'ın evi.
- These sweets are for Miss Dimple.
- Bu tatlılar Bayan Dimple'a.
Miss Dimple is ready to begin.
Bayan Dimple başlamaya hazır.
Lower Miss Dimple!
Bayan Dimple'ı indirin!
Hurry! Lower Miss Dimple!
Bayan Dimple'ı indirin!
Yes, Miss Dimple.
Evet, Bayan Dimple.
Will that be all, Miss Dimple?
Başka bir şey var mı, Bayan Dimple?
- Goodbye, Miss Dimple.
- Güle güle, Bayan Dimple.
So, what's that Dimple kid's problem?
Şu küçük Dimple'ın derdi ne ki?
I guess I really upset Miss Dimple.
Bayan Dimple'ı çok kızdırdım galiba.
- No, it's all right, Miss Dimple.
- Önemli değil, Bayan Dimple.
- Indiana, Miss Dimple.
- Indiana, Bayan Dimple.
Get hot, Miss Dimple.
Isının, Bayan Dimple.
Thanks, Miss Dimple.
Teşekkürler, Bayan Dimple.
- Yes, it is, Miss Dimple.
- Evet öyle, Bayan Dimple.
It's Dimple.
Sır, Dimple.
Dainty, delightful, Darla Dimple
Çıtır çıtır, leziz, Darla Dimple
The recipe for a Darla Dimple movie.
Bir Darla Dimple filminin tarifi :
Yes, Miss Dimple.
Başüstüne, Bayan Dimple.
Ladies and gentlemen, how about a big hand for Darla Dimple?
Bayanlar baylar, alkışlarımız Darla Dimple için!
Darla Dimple's handprints are enshrined in the forecourt of the Chinese Theater.
Darla Dimple'ın el izi Chinese Theater'ın ön avlusunda ölümsüzleşti.
Ladies and gentlemen, we're all gonna gather inside the theater to see the world premiere of Lil Ark Angel starring Darla Dimple.
Bayanlar baylar, Küçük Melek'in dünya prömiyeri için hepimiz sinemada toplanacağız. Başrolde, Darla Dimple.
Today we've come to honor Miss Darla Dimple.
Bugün Bayan Darla Dimple'ı onurlandırmaya geldik.
And because Darla Dimple cares, she's arranged a special treat for you.
Darla Dimple sizin için özel bir program hazırladı.
- Darla Dimple?
- Darla Dimple?
Oui, Miss Dimple.
Oui, Bayan Dimple.
Jenny's aggressive, and sometimes annoying, but Megan- - she's quiet, artistic and she's got that cute little dimple in her right cheek.
Jenny saldırgan ve bazen can sıkıcı, ama Megan- - sakin, sanatçı ruhlu ve yanağındaki o gamze onu çok şirin yapıyor.
Jenny doesn't have the dimple?
Jenny'nin gamzesi yok mu? .
No dimple.
Gamzesi yok.
That's a nice dimple.
Gamzen de çok güzelmiş.
A chin dimple.
Çene çukuru var.
And that dimple...
Ve şu gamze. O gamzeyi çok seviyorum.
- lfyou've a dimple it's very simple
- Hele bir de gamzen varsa...
When you smile, you've got this slight dimple on your left cheek.
Güldüğün zaman, sol yanağında küçük bir gamze oluşuyor.
In the middle of the exam, I put my pinkie in his chin dimple.
Sınavın ortasında serçe parmağımla doktorun çenesine dokundum.
It's not a wrinkle, or anything, it's like a dimple.
Kırışık ya da onun gibi bir şey değil daha çok bir gamze gibi.
I love this dimple right here when you smile.
Gülerken şuranda çıkan gamzeni seviyorum.
Dimple Haig.
- Dimple Haig viskisi.
Show me a girl with a dimple on her cheek
" Ama ben evlenecek cinsten değilim
And, if that wasn't enough, one day, I even put a little dimple in my tie.
Bud, sen o zaman 5 yaşındaydın, ve sana söylememiştik, ama, mm, hastalığının sebebi onu beslemememizdi.
The jaw was a little more chiselled, and there was a dimple.
Bir de gamzesi vardı.
I love that dimple.
Onu ben yaptım.