English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ D ] / Divorcé

Divorcé tradutor Turco

9,750 parallel translation
Once the divorce is finalized, we'll have a professional make an inventory of the house and determine the value of the rest of the property, and then we'll ship you whatever you're owed, or Helen can just write a check.
Boşanma kesinlik kazanınca, evin envanterini çıkarmak ve kalan tüm mal mülkün değerini belirlemek üzere bir profesyonel tutacağız. Ve sahip olduğun ne varsa sana göndereceğiz ya da Helen sana bir çek yazacak.
Your mom and I, we are getting a divorce.
Annen ve ben boşanıyoruz.
And this is your first divorce, both of you?
Ve bu ikinizin de ilk boşanması mı?
You have chosen to divorce in what I like to call a humane way.
Benim insani bir yol adını verdiğim şekilde boşanmayı seçtiniz.
He did the Jonathan Safran Foer, Nicole Krauss divorce, and now they live in adjacent brownstones in Brooklyn.
Jonathan Safran Foer, Nicole Krauss boşanmasını gerçekleştirmiş. ... şimdi de Brooklyn'deki bitişik kahverengi kumtaşı binalarda yaşıyorlar.
We're getting a divorce because he had an affair.
Boşanıyoruz çünkü bir ilişkisi var.
You're gonna postpone the divorce?
Boşanmayı mı erteleyeceksin?
His father told him you're getting a divorce.
Babası ona boşanacağınızı söylemiş.
So do you think this is why you haven't shown the divorce papers to Alison?
Sence boşanma evraklarını bu yüzden mi Alison'a göstermedin?
Are you ready to tell her your divorce is finalized?
Ona boşanmanın sonuçlandığını söylemeye hazır mısın?
I mean, what about when I was going through my divorce?
Ama ya ben? Ben boşanırken mesela?
This has nothing to do with you. Are you guys getting a divorce?
-... bu seninle ilgili bir şey değil.
You didn't think about divorce.
Boşanmayı düşünmezdiniz.
I mean, even if Court and I were to get a divorce, I would never allow us to be in a situation where there are bad vibes between us in front of her.
Courtney ile boşanmam gerekse bile kızımızın önünde ikimizin de birbirimize karşı kötü hareketlerde bulunacağı bir duruma asla müsaade etmem.
Your mom and I, we are getting a divorce.
Annen ile boşanıyoruz.
When I get back to L.A. I'm filing for divorce.
L.A.'ye döndüğümde boşanma başvurusunda bulunacağım.
He was afraid to divorce me!
Beni boşamaktan korkuyordu.
What? A divorce from a man who beat me.
Beni döven bir adamdan boşanmak gibi!
I got my divorce decree while every reporter across America was glued to their sets.
Amerika'da ki tüm muhabirler törendeyken boşanma ilanını aldım ve herkes donup kalmıştı.
And just between you and me, he's going to divorce Jackie.
Bu ikimizin arasında kalsın karısından boşanacak.
We've come to file for divorce.
Ayrılma evrakları için geldik.
Well, after the divorce, Lexi wanted to live with her mother here in Vegas.
Buradan Vegas annesi ile Peki, boşandıktan sonra, Lexi yaşamak istedim.
I should've fought harder to keep her after the divorce.
Ben gerekirdi boşanma sonrası onu tutmak zor savaştı.
He's very upset about his divorce settlement.
Boşanma anlaşması konusunda çok sinirli.
Did you really resist the sultry temptation of Dr. Martinez'til after your divorce?
Gerçekten de Dr. Martinez'in ihtiraslı görüntüsüne boşanana kadar karşı koyabildin mi?
Kelly filed for divorce yesterday.
Kelly dün boşanma belgelerini gönderdi.
I should have made her divorce me, yeah! You didn't get a divorce because you wanted a knighthood.
Boşanmadın çünkü şövalye olmak istedin.
She chose Julian in the divorce.
Boşanmada Julian'ı seçti.
I got a car in the divorce.
Boşanmada araba bana kalmıştı.
- Are you getting a divorce?
- Boşanacak mısınız?
You getting a divorce?
- Boşanacak mısınız?
Do you want a divorce, Ray?
Boşanmak mı istiyorsun Ray?
If you want a divorce, give me the house and the kids and you take the apartment in Hollywood.
Boşanmak istiyorsan çocukları ve evi bana ver. Hollywood'daki daire sende kalsın.
I don't want a divorce.
Boşanmak istemiyorum.
I served Varick with divorce papers this morning.
Bu sabah Varick'e boşanma evraklarını verdim.
Varick came to see you after Paige served him with divorce papers.
Paige boşanma evraklarını verince Varick seninle konuşmaya geldi.
The papers will run something about the divorce.
Evraklar boşanma sürecini başlatacak.
Well, is it "ex" if he hasn't signed for the divorce?
Eski kocanız mı demeliyim? Boşanma gerçekleşti mi?
The divorce was gonna leave him flat broke, and his retaliation was emptying our joint trust and disappearing to Belize.
Boşanmamız onu beş parasız bırakacaktı. Kendisi de intikam almak için birikim hesabımızdaki parayı çekip Belize'ye gidip ortadan kayboldu.
This is an action for divorce. You're being served.
Size boşanma davası tebliğ ediliyor.
It's like they're paranoid that divorce is contagious.
Boşanmanın bulaşıcı olduğuna dair paranoyaları var gibi.
We're getting a divorce.
Boşanıyoruz.
You have chosen to divorce in what I like to call a humane way.
Benim "insani bir yol" adını verdiğim şekilde boşanmayı seçtiniz.
Anyway, he'll never divorce me.
Her neyse. Beni asla boşamayacak.
I hate this fucking divorce.
Bu lanet boşanmadan nefret ediyorum.
- Hmm? - My divorce, it's done.
Boşanmam bitti.
Tell him you're in the middle of a divorce.
Bir boşanmanın ortasında olduğunu söyle ona.
I find that hard to believe since the last time you saw me you had a front-row seat to my divorce.
Beni son görüşünde boşanmama ön sıralardan seyirci olduğun için buna inanmak zor.
And this past year with the divorce, all I've done is put my kids through hell.
Ve boşanmayla beraber geçtiğimiz yıl yaptıklarımla çocuklarıma cehennemi yaşattım.
- You got a divorce. - [sighs]
Boşandın.
When Hubbard came back to the U.S., Sara persuaded him to agree to a divorce and give her custody of their daughter.
Hubbard, ABD'ye geri döndüğünde Sara, onu boşanmaya ve kızlarının velayetini ona vermesine ikna etti.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]