Do whatever you need to do tradutor Turco
393 parallel translation
Listen, you do whatever you need to do.
Dinle, sen nasıl istiyorsan öyle yap.
You have my full support to do whatever you need to do however much firepower it takes.
Ne yapılması gerekiyorsa yapın. Ne kadar kurşun gerekirse gereksin.
Do whatever you need to do.
Ne gerekiyorsa yapın.
And I want you to do whatever you need to do to keep this lowlife server away from me, okay?
O sefil herifi benden uzak tutmanı istiyorum. Tamam mı?
You do whatever you need to do... and I'll understand.
Bunu yapmalısın... seni anlıyorum.
Take your time, do whatever you need to do.
Acele etme, ne yapman gerekiyorsa onu yap.
- Do whatever you need to do, Doc.
- Ne gerekiyorsa yapın doktor.
Do whatever you think fit. There's nothing you need to do to her.
Diyordum ki ona yapmanız gereken bir şey yok
Because I have a sense of responsibility to Delambre Frères, even if you do not, I'll supply you with whatever you need.
Senin olmasa da, Delambre Kardeşlere karşı sorumluluğum olduğundan ne istiyorsan sağlayacağım.
WHATEVER YOU DO, YOU NEED TO GET THE BEST EDUCATION YOU CAN GET. THAT'S WHAT FATHER SAYS.
Ne yaparsan yap ama iyi bir eğitim almak zorundasın.
whatever you need to do...
Tamam.
So, what you guys need to do is kiss, make up... or whatever it is you do and play in that tournament, together.
Yapacağınız şey, isteseniz de istemeseniz de,... beraber o turnuvada oynamak.
Amy, whatever the results are, or whatever you decide to do you're gonna need someone's support.
Amy, sonuçlar ya da kararın ne olursa olsun birinin desteğine ihtiyacın olacak.
Whatever I do. whatever you need to do...
Ne yaparsam, senin ne yapman gerekliyse...
Activate a IeveI-4 diagnostic, or whatever you need to do to get us some answers.
4. seviye teşhislerini yap yada bize bazı cevaplar sağlayacak ne varsa yap.
I'll try to do whatever you need me to do.
Ben-ben-benim ne yapmama ihtiyacın varsa onu yapmaya çalışacağım.
Whatever you need for me to do, I will.
Ne yapmamı istersen yapacağım.
But being smart and doing whatever you need to do to get ahead and stepping on other people...
Fakat cinfikirli olmak ve her zaman önde olmak için gerekeni yapmak ve bunun için başkalarını kullanmak...
Do whatever you need to do. - Hi.
- Merhaba.
Whatever you need me to do, I'm your man.
Hey başka yapmamı istediğin bişey var mı, ben senin adamınım.
You'll have an hour to do whatever it is you need to do.
Ne olursa olsun bir saatin var.
Whatever you need me to do, I'm your man.
Neye ihtiyacın olursa ben senin arkadaşınım.
Whatever you need to do to feel like a normal human being you do it. "
" " "Kendini normal bir insan gibi hissetmen için" ne gerekiyorsa " buyur yap.'" " "
No, first, you're gonna listen to what I have to say to you. And then after that you can do whatever it is you need to do.
hayir.. ilk olark size soyleyeceklerimi dinleyin ve ne yapmak istediginize sonra karar verin.
Whatever you need me to do.
Ne yapmamı istersen.
Yeah, whatever. Look, I need you to do something for me.
Dostum, benim için bir şey yapmanı isteyeceğim.
Do whatever you need just to make sure he doesn't have any accidents. Okay? - Yes, but...
Ne gerekiyorsa yap... ama kaza geçirmesine engel ol, tamam mı?
We might call you as well, if we need to. - That'd be all right? - Whatever you need me to do.
Ben de sizin numaranızı kaydettim buraya, gerekirse size ulaşırım.
I'm responsible for this ship now. I need to know you're gonna help me do whatever it takes to protect her.
Şu anda gemi benim sorumluluğumda....... ve bu işte benim yanımda olup olmayacağını....... kesin olarak bilmek istiyorum.
- Fuck you, man. I told you- - l'm ready to do whatever you need.
- Siktir git. Dedim sana... Gerekeni yapmaya hazırım.
We're shipping you over to Benchley Memorial so that the transplant doctors there can do whatever tests they need to do before Thursday.
Seni Benchley Memorial'a göndereceğiz böylece doktorlar perşembe gününden önce yapmaları gereken testleri yapabilecekler.
Whatever you need to do.
Ne yapman gerekiyorsa yap.
You absolutely must keep her from that boy. If you need to change her curfew, lock her up, throw away the key... whatever it takes to ensure she doesn't go astray, you do it.
Gerekirse akşam dışarı çıkmasını yasakla, onu odasına kilitleyip anahtarı at.
You need to do whatever it takes to make it happen.
- Elimizde bir tek o var.
I'm gonna help save him, and whatever you need me to do,
Onu kurtarmak için yardım edeceğim ve ne için gerekirsem
I can do whatever you need me to do with this.
Bunun için her şeyi yaparım.
When this is over, you can have me arrested, do whatever you think you need to do, but for the moment, you need someone who understands what it is you might be up against.
Bu bittiğinde, beni tutuklayabilir, ne yapman gerekiyorsa yapabilirsin. Ama şimdi anlayan birine ihtiyacın var. Neye karşı olduğumuzu anlayan birine.
Whatever you need to do, you do it.
Ne yapman gerekiyorsa onu yap.
- You'll need to - Whatever you do don't put the boss's wife next to your husband.
Ne yaparsanız yapın patronun eşini kocanızın yanına oturtmayın.
Whatever you need to do.
Ne kadar gerekirse.
We need you to take samples, run tests, whatever it is you need to do.
Örnek alıp analize göndermeli, ne yapmanız gerekiyorsa yapmalısınız.
You do whatever it is you need to do.
Ne yapman gerekiyorsa onu yap.
I'm prepared to throw myself in headlong and do whatever you need me to do.
Kendimi suyun derin yerinden atıp ne istersen yapmaya hazırım.
I think that if you listen to exactly what happened... and then you could do whatever you need to.
Bence ancak tam olarak ne olduğunu dinledikten sonra... ne yapman gerekiyorsa onu yapabilirsin.
If you need to use any of my skills, I can do whatever you want.
Benim becerilerime ihtiyaç duyarsan ne istersen yapabilirim.
Whatever you need to do, you need to get it up.
Fatima'yı, Alex'i, seks yapmaktan keyif alan birini ara, ne yapman gerekiyorsa yap.
Then I need you to do whatever you can to help my partner Chase.
Daha sonra ortağım Chase'e yardım edip onu canlı tutmak için.. ... her ne gerekiyorsa...
This thing that you can do. Whatever it is, we need to learn more. Well how?
- Shawn, yapabildiğin bu şey her ne ise, hakkında daha fazla şey öğrenmen gerekiyor.
We'll do whatever business we need to next you're in.
Siz tekrar gelinceye dek ne gerekiyorsa yaparız.
Whatever it takes, whatever you need me to do.
Ne yapılması gerekiyorsa yaparım.
Hey, whatever you need us to do.
- Hey, ne yapmamızı istersen.