Dog whimpering tradutor Turco
17 parallel translation
[Dog Whimpering]
- Aah! - Bu nedir?
- Jeez. - [dog whimpering]
Tanrım.
[man snoring ] [ dog whimpering]
[ADAM HORULDUYOR ] [ KÖPEK İNLİYOR]
You don't let her - [gunshot ] [ dog whimpering]
Acı çekmesine... Buraya gel canım.
( dog whimpering ) I did.
( Köpek sızlanmaya ) Yaptım.
It's too small, and I get cold. ( Dog whimpering )
Çok küçük, ayrıca üşüyorum.
( Dog whimpering ) Lina : Come on! ( Whimpering continues )
Hadi!
( DOG WHIMPERING PLAYFULLY ) She loves that dog very much.
Bu köpeği çok seviyor.
- Of course you didn't. - ( dog whimpering ) And he wasn't in great shape physically.
Ne yazık ki, sevgili Carson, Etrafta gezinirken duydum.
You'll die like a whimpering dog in the dirt!
İnleyen bir it gibi pislikte öleceksin!
You just do what you want to do. I'm not going out like no whimpering dog.
Ne yaparsanız yapın köpek gibi ölmeyeceğim ben.
The dog was whimpering and barking over Mr. Lavoignat's body.
Küçük köpek Bay Lavoignat'nın bedeninin yanında uluyormuş.
[dog whimpering] Look at that.
Şuna bir bak.
Richard grabbed the dog's neck and Bobo just started whimpering.
Richard köpeği boynundan tuttu ve Bobo inlemeye başladı.
[Whimpering] Okay. Let's catch up with the hot dog.
Tamam, gidip seni sosisi enseleyelim.
Fuck the whimpering dog pack!
Köpeklerin anlaşmasını siktir et!
- ( dog whimpering )
Öldüreceğim seni!