Ds tradutor Turco
742 parallel translation
♪ Each of my double Ds ♪ ♪ Has the volume of a toddler's head ♪
Benim 95'liklerin her birinin emekleyen çocuk kafası kadar hacmi var.
This is DS Harper. - Could you spare a few minutes, please?
Ama buradan atılmak istemiyorum, çünkü masalarda şu güzel zeytinlerden var.
THEY STOP AT THE OTHER ASTERO I DS, THEN THEY COME HERE.
Bu kadar yaklaşan tek gemi onunkidir.
WE P ICKED UP SEVEN OTH ER M EN OFF ASTERO I DS. WE ONLY HAVE ROOM FOR 1 5 POU N DS OF STUFF.
Ama hemen eşyalarını toplayıp hazır olmazsan, bu hiçbirimizin bir işine yaramayacak, Corry.
1 5 POU N DS?
O yüzden ihtiyacın olanları acilen toplayıp geri kalanları burada bıraksan iyi olur.
AND WHEN WE H IT THAT B IG, BEAUTIFUL G REEN EARTH- - 1 5 POU N DS.
Cennette ya da dünyada sorun olmaz. Geminize atlayacak ve o güzeller güzeli yeşil dünyaya adım attığımızda... 7 kilo!
I GU ESS WE ALL WANT THAT. MAYBE WHEN YOU GO BACK, MARTI N, YOU'LL F IN D THAT THERE ARE M ERRY-GO-ROU N DS AND BAND CONCERTS WHERE YOU ARE.
Belki oraya döndüğün zaman, yaşadığın yerde atlıkarıncaları ve orkestra konserlerini bulacaksın, Martin.
IF HE F IN DS OUT, THERE'S NO TELLING WHAT H E'D DO.
- En yakın telefon nerede? - Jerry!
TAKE YOUR HAN DS OFF ME. LOOK, I DON'T CARE IF THEY BOU NCE YOU.
Sefil ömrünün kalanında çalışamayacak olsan da umurumda değil.
THEN WHY CAN'T WE SEE IT? WELL, YOU DON'T SEE THE MOVEM ENTS OF A CLOCK'S HAN DS
Saatlerin kadranlarının ilerleyişini de görmüyorsun ama hareket ediyorlar.
CATCH ES, AREN'T THEY? G UARANTEED TWO ROU N DS EACH.
Her maçta iki raunt garantile...
ALL YOU HAVE TO DO IS GUARANTEE TWO ROU N DS.
Tek yapman gereken iki raundu garantilemek. Her ay iki-üç hazırlık maçın olur.
I COULD SOAK MY HAN DS INICE WATER
Hayatım.
- He bought a DS.
- DS almış bir tane.
The DS 19!
DS 19!
The DS 19.
DS 19.
Black Citroen DS, number 438ZA75.
Siyah bir DS. Plakası 438ZA75.
Hello, Citroen DS, license 438ZA75, carrying the boat Germaine II, is heading towards Place de la Concorde.
Alo, alo... 438ZA75 plakalı DS, üstünde GERMAlNE ll adlı tekneyle Concorde Meydanı'na doğru ilerliyor.
They can get their Ph.Ds, but I need information on the general mood
Onlar doktoralarını alsınlar, ama benim genel hava hakkında bilgi edinmem lazım.
It'll be great, because all those Ph.Ds. are in there discussing... modes of alienation, and we'll be in here quietly humping.
Bütün o profesörler içeride, kırk türlü yabancılaşmayı tartışıyorlar ve biz burada onların tersine bir iş yapıyoruz.
It's Cs and Ds I'm worried about.
Beni endişelendiren C'ler ve D'ler.
We were tagging with the Units, then the "Minis," then the Marvies, then the "Pilots," then the Flo-pens and we were doing clouds around the tags and 3-Ds on the tags- - for the Double-Rs, to have a clean car back then,
Birimlerle tag'ledik, "Minis" den "Marvies" e "Pilots" dan Flo-pens'e ve bulutları boyadık tag'lerin etrafında ve 3-Dnin taglerinide- -
All "Ds" and an "A."
Tümü "D" ve bir tane de "A".
DS 21.
DS 21.
Three Cs, two Ds and an incomplete.
Üç tane C, iki tane D ve bir başarısız.
- No, two Ph. Ds.
- Hayır, iki doktorası olsun.
Chief, how long will it take us to evacuate Deep Space 9?
Şef, DS 9'u boşaltmamız ne kadar sürer?
She has customers with Al DS, and treats them like an angel.
Aids'li müşterileri vardı ve onlara melek gibi davranıyordu.
and become grownups without having to worry about... guns and Al DS and serial murderers.
Onların endişe etmeden okula güvende gitmeleri ve AIDS gibi konularda var.
Well, DS9 isn't exactly known as a vacation spot.
DS 9 aslında tatil yeri olarak bilinmez.
Peter is a chemically sensitive person with Al DS.
Peter AIDS'ye karşı kimyasal olarak duyarlıdır.
Al DS and... and other types of diseases... because, because...
AIDS ve... ve diğer rahatsızlıklar... çünkü, çünkü...
Commander, I'm receiving an incoming emergency message.
Komutan, DS 9'dan acil kodlu ileti geliyor.
But, without the cloak, we'll have to return to DS9.
Ancak gizlenme cihazı olmadığı için DS 9'a dönmek zorunda kalacağız.
How is DS9's most famous fortune-teller?
DS 9'un en ünlü falcısı nasıl?
If I could travel into the future just before the destruction of DS9, I could find out what's going to happen, then return to the present in time for us to prevent it from happening.
Eğer geleceğe, DS 9'un yok olmasından hemen öncesine gidebilirsem neler olacağını öğrenebilir,... sonrada bunun olmasını engellemek için şimdiki zamana geri dönebilirim.
DS9 will be destroyed.
DS 9 imha olacak.
i tell you she governs me And win ds me up at a whim.
Sonra bir kaprisle... beni savurdu.
And tie up their han ds as well.
Ellerini de bağlarız.
SOU N DS LIKE A GOOD ON E, TOO.
- Güzel bir role benziyor.
[laughs nervously] 1 5 POU N DS?
7 kilo mu?
I DON'T HAVE 1 5 POU N DS OF STUFF.
7 kilo mu?
ALICIA--SH E WEIGHS MORE THAN 1 5 POU N DS.
Bir dakika.
HE GOES TO EM ERSON PU BLIC SCHOOL. IN THE MONTH OF AUG UST HE SPEN DS
Yazları birkaç kez de Saratoga Gölü'ne gitmiştiniz.
THERE WON'T BE ANY MORE MERRY-GO-ROU N DS.
Artık atlıkarınca yok. Pamuk helva yok.
THE SIGHTS AND SOU N DS OF HOM E.
Hayır! Hayır!
WELL, THIS CLOCK HAS NO HAN DS.
Bu saatte kadran yok!
GIVEN SMALL H EAVEN LY AI DS WHEN THE S ITUATION CALLS FOR THEM.
Şartlar gerektirdiğinde Arası sıra küçük mucizelerle desteklenip, semavi yardım alacaksınız.
ALL HAN DS AND ARMS.
Rüzgarlı havadaki yel değirmeni gibiydi.
The cemetery's about three miles out of town.
Kasabanın 5 kilometre dşında bir mezarlık var.
It will keep him out for three to four hours.
Onu, üç dört saat işin dşında tutacaktır.