English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ E ] / Earthbender

Earthbender tradutor Turco

33 parallel translation
But, Haru's an earthbender, he can help.
Ama Haru bir toprak bükücü. Yardım edebilir.
After the attack... they rounded up my father every other earthbender and took them away.
Saldırıdan sonra, babamı ve bütün toprak bükücüleri... alıp götürdüler.
That's the earthbender!
Bu o toprak bükücü!
I'm an earthbender! I'm not!
- Ben toprakbükücüyüm!
You thought I was a frail old man... but I'm the most powerful earthbender you'll ever see.
Yaşlı, titrek bir ihtiyar olduğumu sanmıştın. Ama ben görebileceğin en güçlü toprak bükücüyüm.
He's an earthbender, right?
- Evet? O bir toprak bükücü değil mi.
Believe me, he's more than a tour guide, he's an earthbender.
İnanın bana, bir tur rehberinden fazlasıdır, bir toprakbükücüdür.
Uh... you could share the earthbender and travel together?
Iıı, toprakbükücüyü paylaşabilir ve birlikte yolculuk edebilirsiniz.
If you have the attitude of an earthbender, you'll stay in your stance and stop the rock.
Eğer toprak bükücü gibi düşünürsen, kayanın karşısında sağlam durur ve onu durdurursun.
Now, do you have what it takes to face that rock like an earthbender!
Şimdi, bu kayanın karşısında toprak bükücü gibi durabilmek için gereken vasıflara sahip misin?
You're an earthbender.
Artık bir toprak bükücüsün.
Well, a crazy king told me I had to find an earthbender who listens to the earth.
Çılgın bir kral bana, toprağı dinleyebilen bir toprak bükücü bulmam gerektiğini söyledi.
Then she must be a great earthbender, probably good enough to teach someone else.
O zaman kızınız mükemmel bir toprak bükücü olmalı. Belki de başka birilerine öğretebilecek kadar iyidir.
We need an earthbender.
Bir toprak bükücüye ihtiyacımız var.
She's the greatest earthbender I've ever seen!
Bu kız, hayatımda gördüğüm en muhteşem toprak bükücü! Baba.
I love fighting. I love being an earthbender.
Dövüşmeyi ve toprak bükücü olmayı seviyorum.
You might think you're the greatest earthbender in the world, but even you can't bend metal.
Kes şu gürültüyü! Dünyanın en iyi toprak bükücüsü olduğunu düşünebilirsin. Fakat sen bile metali bükemezsin.
I am the greatest earthbender in the world!
Ben dünyanın en iyi toprak bükücüsüyüm!
Finally, a stylish shoe for the blind earthbender.
Sonunda, kör bir toprak bükücü için şık ayakkabılar.
Earthbender rebellions have prevented us from achieving achieving a total victory in the Earth Kingdom.
Ancak toprakbükücü isyancılar, Toprak Krallığı'nda tam anlamıyla bir zafer kazanmamızı engelliyorlar.
This was you when you were born an Earthbender, two lifetimes ago.
Bu da senin iki yaşam önce Toprakbükücü olarak dünyaya gelmiş halin.
I'm actually an Earthbender. I'm sorry!
Aslında toprak bükücüsüyüm.
I'm an Earthbender strapped to the wing of a plane hundreds of feet in the air, so no.
Yüzlerce kilometre havada bir uçağın kanadına bağlanmış bir toprak bükücüyüm, yani hayır.
"You can't take some knucklehead earthbender and make him a star," they said.
"Mankafa bir toprak bükücüyü alıp bir yıldız yapamazsın" dediler.
I'm an earthbender strapped to the wing of a plane hundreds of feet in the air, so no.
Yüzlerce kilometre havada bir uçağın kanadına bağlanmış bir toprak bükücüyüm, yani hayır.
I once beat an Earthbender in a rock-throwing contest!
Bir kaya fırlatma yarışında hava bükücünün birini yenmiştim.
I mean, only, like, one earthbender in a hundred can metalbend.
Yani, yüzde toprak bükücüden sadece biri metal bükebilir.
You're a earthbender.
Artık bir toprak bükücüsün.
An earthbender!
Bir toprak bükücü!
Now look at him... he thinks he's an earthbender!
Bak şimdi ona, kendini toprakbükücü sanıyor!
Jin Wei, was an earthbender warrior who was assigned an important duty... transporting our sacred orb from the Great Eastern Gate to the Great Western Gate.
kutsal küremizi Yüce Doğu Kapısı'ndan Yüce Batı Kapısı'na ulaştırmak.
Earthbender dames!
Toprak bükücü hanımlar!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]