Eggo tradutor Turco
26 parallel translation
Well, no. I was thinking, "Leggo my Eggo."
Hayır aslında ben "Let go of my eggo" yu düşünmüştüm.
A 48-pack of Eggo waffles.
48 paket Eggo waffles ( Bir çeşit gözleme ).
An Eggo?
Bir Eggo?
Just brought up a little Eggo there.
Ah boğazıma biraz ego kaçtı.
or my "leggo my eggo"
Yumru ayak mı? Küçük çiş mi?
L'Eggo my Eggo. Hey.
Bu gözlemeyi ben yiyeceğim.
L'Eggo my foot in your ass. Oh.
Kıçına tekmemi yiyeceksin.
Listen, Red, Tub of Goo, Freak of Nature, run home, pee your pants, cry your eyes out, spank each other's chubby butts, get up, have an Eggo, run back here and we'll do it all again, 'cause I like working out on you puke-stained little punching bags.
Dinleyin, Kırmızı Kafa, Şişko, Hilkat Galibesi, eve gidin, donlarınıza işeyin, zırlayın, birbirinizin poposunu tokatlayın, sabah kalkın, bir Eggo yiyin, geri gelin ve devam edelim, çünkü kusmuk lekeli yumruk torbalarıyla antreman yapmayı seviyorum.
Mom's making French toast instead of nuking an Eggo.
Annem mısır gevreklerini bombalamak yerine tost pişiriyor.
It's my alter eggo.
İkinci benimliğim.
- Eggo!
- Eggo!
Third test today, Momma Bear, your eggo's preggo, no doubt about it.
Bugünkü üçüncü test, Anne Ayı. Hamilesin işte, buna hiç şüphe yok.
Your Eggo is preggo ; no doubt about it.
Sen hamilesin, bu kesin.
"Leggo my Eggo."
"Bırak benim waffle'ı."
He lets go of my Eggo.
Benim waffle'ı bırakıyor.
Leggo my eggo, crabbo!
Çek ellerini yumurtamdan!
The Eggo commercial?
The Eggo reklamı?
And he's got a big eggo.
Ve büyük bir egosu var.
Toast me an eggo waffle and maybe I'm listening.
Bana bir waffle kızart belki o zaman dinlerim.
Look, you guys doubted me, mocked me, constantly handled my Eggo despite my clear instructions, and now you want a piece of my treasure? I don't think so.
Benden şühpe duydunuz, benle alay ettiniz belirli talimatlarıma rağmen gofretlerimi daima yürüttünüz şimdi de hazinemin bir parçası olmak mı istiyorsunuz?
- Leggo my eggo.
- Eggo'mu bıraksana be.
- It's not an eggo. Mom made it.
- Eggo değil bu, annem yaptı.
For a long time, we ignored it, thought it would only affect the poor, people who ate eggo waffles and pizza pockets.
Uzunca bir zamandır, reddettik. Sadece zayıf insanları hazır waffle yiyen, pizza yiyen insanları etkilediğini düşündük.
Then don't eat 14 eggo waffles for lunch, fatass.
- O zaman öğle yemeğinde 14 tane waffle yeme seni kocagöt. - Pekâlâ.
I can't make an Eggo!
Yemek ısıtmayı bile bilmem!
Hmm? My Eggo's still cold in the middle.
Eggo'mun ortası hâlâ soğuk.