Enders tradutor Turco
83 parallel translation
I been ridin'in blind passengers Dead enders kickin'up cinders
Kör gezginlerle geziyordum Pisliklerin içinde çıkmaz sokaklarda
- Screw the FBI. ENDERS :
- Siktir et FBI'ı.
We've reserved three of the best seats for you and for General Enders, right next to Vice President.
En iyi üç yeri, Başkan Yardımcısı'nın hemen yanında siz ve General Enders için ayırdık.
Olympia, Crouch Enders...
Olympia, Crouch Enders, Yedi Kızkardeşler...
" We as East Enders, we as people from the East End of London,
"Biz East Enders'lılar ( Doğu Kıyısındaki Yahudiler ), Londra'nın Doğu Kıyısı'ndaki insanlar olarak..."
But we get the dead-enders you other units can't handle.
Ama bizde bulunanlar diğer birimlerin baş edemediği serseriler.
- Dead-enders.
- Yanlış seçimler.
We got nothin', Enders!
Hiçbirşey kalmadı Enders!
Goddamn you, Joe Enders.
Lanet olsun sana, Joe Enders.
You got a perforated eardrum, Enders.
Kulak zarın delinmiş Enders.
- Corporal Enders reporting, sir.
Onbaşı Enders emrinizde efendim.
Enders, we didn't pick your name out of a hat.
Enders, seni kura ile seçmedik.
There's a Private Whitehorse... and Yahzee... and a couple of sergeants, Enders and Henderson, who, if I'm understanding these orders correctly, will be covering our Navajos'asses.
Er Beyaz At ve Yahzee ve bir çift de çavuş, Enders ve Henderson. Emirleri anladığım kadarıyla onlar bizim Navajo'ların kıçlarını koruyacaklar.
Goddamn you, Joe Enders!
Allah belanı versin, Joe Enders!
Listen, Enders, I'm a codetalker.
Dinle Enders. Ben bir kod çözücüyüm.
Enders, get the navy on the horn and tell'em to dig out those guns.
Enders, donanmaya şu silahları halletmelerini söyle.
- You're not in charge here, Enders.
Burada emirleri sen vermiyorsun Enders.
I'm looking for Sergeant Enders.
Çavuş Enders'ı arıyorum.
Joseph F Enders.
Joseph F. Enders.
Enders.
Enders.
Congratulations, Enders.
Tebrikler Enders.
You keep up the good work, Enders.
Böyle devam et Enders.
You ever not miss mail call, Enders?
Hiç postayı yakaladığın oldu mu Enders?
Goddamn you, Joe Enders!
Allah belanı versin Joe Enders!
And he could meet Joe Enders, the guy who watched over Daddy's scrawny ass.
Ve o da Joe Enders ile tanışabilecek. Babasının kıçına göz kulak olan adamla.
Well, I need you, Enders.
Sana ihtiyacım var Enders.
Enders!
Enders!
Chick, take the left flank.
Chick solu al. Enders sağa git.
Enders, go right. We'll cover you with a 30.
Sizi 30'lu ile koruyacağız.
His name was Joe Enders... from South Philadelphia.
İsmi Joe Enders'tı. Güney Philadelphia'dan.
Well, that'll eliminate the weak-enders and the low-fi guys.
Hafta sonu oynayanları ve düşük teknoloji kullananları eleyebiliriz.
It is said the comet always precedes them... these world-enders.
Onlar gelmeden önce kuyruklu yıldızın göründüğü söylenir dünya bitiriciler.
Some movies are career-enders.
Bazı filmler kariyer bitirir.
When they said you went in to the EastEnders bosses to beg for his job back and you're on your knees, and then you burst into tears. They made that up.
İkinizin East Enders'ın patronuna gidip dizlerinizin üstünde işinizi geri isteyip, ağladığnızı da onlar uydurdu.
Oh, before I go, do you remember Barry of EastEnders?
Teşekkürler. Gitemeden evvel... East Enders'dan Barry'yi hatırlıyor musunuz?
Particularly if it's on after East Enders and they ain't got to change the channel.
Özellikle'EastEnders'dan sonra yayınlanırsa ve kanalı değiştirmezlerse.
My character on East Enders, he started out as an interesting three-dimensional person, but then over the years the writers turned him into a joke, and that's why I walked away, you know, it wasn't what I wanted to do.
EastEnders'da başta ilginç bir karakterim vardı ama sonra yazarlar onu sığlaştırdı. Bu yüzden bıraktım. Bunu yapmak istememiştim.
Shaun, on East Enders, they started to turn his character into a joke and he walked away at the top of his game.
EastEndors'da Shaun'un karakterini zamanla sığlaştırdılar. O da zirvedeyken bıraktı.
When I was on East Enders we used to go to a place called Castro's.
Ben East Enders'dayken Castro's diye bir yere giderdik.
- when I was in East Enders?
- East Enders'teydim.
- It's only Barry off East Enders?
- East Enders'dan Barry.
You're out and about, you know, no guys with you, you meet a couple of players like us, ships in the night, let's get down to business, who wants Barry off East Enders?
Dışarıya çıkmışsınız. Yanınızda kimse yok. İki delikanlıyla tanıştınız.
When they said you went into the East Enders bosses to beg for his job back and you were on your knees and then you burst into tears. They made that up.
İkinizin East Enders'ın patronuna gidip dizlerinizin üstünde işinizi geri isteyip, ağladığnızı da onlar uydurdu.
Oh, but before I go, do you remember Barry off East Enders?
Gitemeden evvel... East Enders'dan Barry'yi hatırlıyor musunuz?
- You mean Barry from East Enders?
Eastenders'dan Barry ile değil mi? Evet.
With this message, we're sending strong word to reformers in Iran to turn on these deadbeat dead-enders these ayatollah cockamamies.
Bu mesajla, İran'daki reformcuların kara batakçılara cephe almalarını sağlayacağız o aptal imamlara.
I should go to Cock Enders.
Benim Cock Enders'a gitmem lazım.
- You know Jim Enders, director?
- Yönetmen Jim Enders'ı biliyorsun değil mi?
That woman was in East Enders, how dare you humiliate her?
O kadın EastEnders dizisinde oynuyor.
- World-enders!
Dünya'yı mahvedenler!
- Neither of us.
Kim East Enders'dan Barry'yi ister? - İkimiz de istemeyiz.