Ephedrine tradutor Turco
73 parallel translation
- "Ephedrine hydrochloride."
- Efedrin hidroklorid.
Fuck you! Your boss shorted us 15 gallons of ephedrine.
Patronun bize 15 galon eksik efedrin vermiş.
Try phenyl ephedrine.
Fenil efedrin dene.
That's for the ephedrine soon to become Methedrine.
Bu, yakında Methedrine olacak Ephedrine için.
The money we found in Stevens'room... had traces of ephedrine and rock salt.
Stevens'ın odasında bulduğumuz parada... efedrin ve kaya tuzu kalıntısı bulduk.
- Ephedrine?
- Efedrin mi?
I also found high concentrations of ephedrine, dihydrocodeine, and caffeine.
Ayrıca, efedrin, dihidrokodin ve kafein birikmesine rastladım.
I'm giving her ephedrine.
Ona efedrin veriyorum.
I'm giving her 10 cc's of ephedrine.
Ona 10 cc. efedrin veriyorum.
Well, we didn't find any ephedrine, which is generally used to cut Ketamine.
Şey, Biz Ketamine yapımında kullanılan efedrini buralarda bulamadık.
NIH identified the toxin as Primalect, an ephedrine-based pain reliever known to cause strokes.
- Akşam. NIH ismi Primalect olanefedrin bazlı bir toksin olduğunu söylüyor.
It causes your body to make a chemical called ephedrine.
Bu, senin vücudunda efedrin denen kimyasalın üretilmesine neden oluyor.
Dude, you've got to massively increase the ephedrine levels in your body, to force out the inhibitors.
Ahbap, inhibitörün etkisini yok etmek için vücudundaki efedrin seviyesini hızla artırmak zorundasın.
Ephedrine, right?
Efedrin, öyle değil mi?
ephedrine.
Onlar Efedrin'di.
While I was having the ball pit drained, you were planting cash and ephedrine in Thumper's locker.
Ben top havuzunu boşaltırken sen parayı ve Efedrin'i Thumper'ın dolabına koyuyordun.
And one of the ingredients is ephedrine, used in cold medicine.
İçindeki maddelerden biri, grip ilaçlarında kullanılan efedrin.
Then why did you recently purchase a large quantity of ephedrine from surfglide pharmacy?
Öyleyse neden yakın zaman önce büyük miktarda efedrin satın aldınız?
The ephedrine was right there.
Efedrin oradaydı.
The gallon of raw ephedrine in Jangchul's car, is a favor received from China.
Jangchul'un arabasındaki ham efedrin bidonu,... Çin'den gelmiş.
Well, Stella's tox results show chloroform, ephedrine, theophylline, clonidine and methamphetamine.
Stella'nın zehir testi sonuçlarında ; klorofom, efedrin teofilin, klonidin ve meth adında bir tür uyuşturucu çıktı.
- Ephedrine is synthetic adrenaline.
Efedrin, yapay bir adrenalindir.
Ephedrine, other... other drugs.
Fetamin, diğer... diğer ilaçlar.
Then cleared the ephedrine out.
Efedrin alıp kaçmışlar.
Now that ephedrine's so locked down, it's just as likely to be cookers.
Artık efedrin bulunmadığı için üreticiler de olabilir.
Owner thinks they got a dozen boxes of ephedrine.
Bir düzine efedrin kutusu varmış.
Took all the ephedrine in the store.
Efedrinler alınmış.
He only took the ephedrine.
Yalnız efedrin almış.
Your buddy's got all the ephedrine, left you holding the bill.
Arkadaşın efedrinleri aldı, fatura sana kaldı.
Bobby knew some Mexican who was gonna get us the ephedrine there.
Bize efedrin getirecek bir Meksikalı tanıyordu.
Said ephedrine grows wild down there.
Efedrin kırlarda yetişirmiş.
We recovered the stolen ephedrine and the murder weapon.
Çalınan efedrinlerle cinayet silahını bulduk.
Have some ephedrine standing by.
Biraz epinefrin hazırda dursun.
" I must confirm that the analysis for your specimen'B'was positive for pseudoephedrine, ephedrine, And phenylpropanolee- - lamine- -
"'B'numunenizde pseudoefedrin, efedrin ve fenilpropanolamin maddelerinin bulunduğunu onaylamak durumundayım.
We've started her on fludrocortisone and ephedrine.
Fludrocortisone ve efedrin vermeye başladık.
There was no ephedrine over there or over here.
Orada da, burada da efedrin denen maddeden yoktu.
Pseudo ephedrine.
Sudofedrin.
Pseudo ephedrine is an ingredient in the manufacturing of methamphetamines.
Sudofedrin, metamfetamin yapımında kullanılan bir madde.
No, 25-milligram ephedrine tablets.
Hayır, 25 miligramlık efedrin tabletleri.
Hey, Stan, have you audited the ephedrine orders, yet?
Efedrin orderlarını kontrol ettin mi? Neden?
Now, tomorrow they'll get into a truck, start driving, and, in two days, deliver the shipment of ephedrine you requested.
Yarın kamyona binip, siparişin için yola çıkacaklar ve istediğin Ephedrine'ni iki gün sonra sana teslim edecekler.
Methamphetamine, ephedrine, cocaine, all likely stimulants to appear in that environment.
Methamphetamine, ephedrine, kokain. Bütün muhtemel uyarıcılar bu çevrede gözüküyor.
- Can he get us ephedrine?
Ephedrine de bulur mu?
Ephedrine.
Efedrin.
Tomorrow, they'll get into a truck and, in two days, deliver the shipment of ephedrine you requested.
Yarın, sipraşin için yola çıkıcaklar. İstediğin ephedrine iki gün sonra elinde olucak.
And all this residue that their forensics guy identified as ephedrine.
Ve bunların içinde incelemedeki adamımız Ephedrine tespit etti.
A dozen barrels of ephedrine?
Bir düzine fıçı dolusu ephedrine?
Could be their ephedrine.
Onların ephedrinei olabilir.
Now, the solvent he normally mixed in With the ephedrine would make it inert.
Şimdi, tepkimeye girmesin diye çözücü ile efedrini karıştırdı.
Caught him boosting ephedrine and propyl alcohol. What happened? Ow.
Alkol çalıyormuş
In 1893 he used the ephedra plant to produce ephedrine.
1893 yılında efedra bitkisinden efedrin üretmiş.