Fenton tradutor Turco
368 parallel translation
Remember when Fenton wanted to go to Hollywood?
Fenton'ı hatırlayın. Hollywood'a gidecekti.
But what will you say to Mr. Fenton?
Peki Bay Fenton'a ne söyleyeceksin?
I'm a junior partner of Fenton, Rayburn and Company, not a puppet.
Fenton, Rayburn Şirketi'nin hisseli ortağıyım, bir kuklası değil.
Dr Wilson? Good evening, Dr Fenton.
İyi akşamlar Doktor Fenton.
Evening, Fenton.
İyi akşamlar, Fenton.
Lucas, Fenton...
Lucas, Fenton...
The Fenton Hotel in Spring City.
Spring City'de Fenton Oteli.
The Trenton Hotel, not the Fenton...
Trenton oteli, Fenton değil...
Good evening, Mrs. Fenton.
İyi akşamlar, Mrs. Fenton.
Mrs. Fenton?
Mrs. Fenton?
I'm sorry, Mrs. Fenton, but I'm afraid there won't be time for that.
Üzgünüm, Mrs. Fenton, fakat korkarım onun için zamanım olmayacak.
Hello, this is Mrs. John Fenton.
Merhaba, ben Mrs. John Fenton'un.
Let me present my old friend and colleague, Mr. Fenton Shanks.
Bay Fenton Shanks, eski arkadaşım ve meslektaşım olur.
Fenton is my financial adviser.
Fenton benim mali işlerime bakar.
Fenton's a teetotaler, I'm afraid.
Korkarım ama Fenton içkiye karşıdır.
With Fenton, the gambling fever.
Fenton için kumar.
And this is cousin Fenton.
Ve bu da kuzen Fenton.
Poor Fenton, he's had a bad run lately.
Zavallı Fenton, bu aralar çok şanssız.
Fenton, the jig is up.
Fenton, ayvayı yedik.
( Fenton ) It was great while it lasted.
- Her şey harikaydı. - Gidin buradan.
Fenton, unless you have other plans... I suggest Florida again this year.
Fenton, başka planların yoksa Florida'ya yeniden gidelim diyorum.
Fenton doesn't know what he's talking about.
Fenton neden bahsettiğini bilmiyor.
Tell me, Talbot, when Fenton comes down tomorrow... if something happened to me in the meantime, a fatal accident, say... do you think he'd let you continue with the Slade Saunders books?
Söylesene Talbot, Fenton yarın geldiğinde misal başıma ölümcül bir kaza gelse sence Slade Saunders kitaplarını devam ettirmene izin verir mi?
- All correct, Mr. Fenton.
- Hepsi tamam, Bay Fenton.
- Take his name, Mr. Fenton.
- Şunun adını al, Bay Fenton.
Looks as if we got one away, Mr. Fenton.
Biri kaçmış gibi görünüyor, Bay Fenton.
What do you say, Fenton?
Kavgaya iştirak etmemişti zaten.
Mr. Fenton, surely it's part of our policy here, to drive a boy hard, and then, when he's in a tight corner, watch the reaction.
Bay Fenton, bizim buradaki politikamız buradaki gençleri baskı altında tutup köşeye sıkıştıklarında verecekleri tepkileri izlemek.
Harcourt Fenton Mudd.
- Harcourt Fenton Mudd.
Captain James Kirk, the next orders you're taking will be given by Harcourt Fenton Mudd.
Kaptan Kirk, bir daha ki emirlerinizi Harcourt Mudd'dan alacaksınız.
Harcourt Fenton Mudd.
- Harcourt Fenton Mudd, hırsız...
Harcourt Fenton Mudd.
Harcourt Fenton Mudd!
Harcourt Fenton Mudd, where have you been? What have you been up to?
Harcourt Fenton Mudd, nerelerdeydin?
Harcourt Fenton Mudd, what have you been up to?
Harcourt Fenton Mudd, ne halt karıştırıyorsun?
Harcourt Fenton Mudd! You've been overeating again, and drinking!
Harcourt Fenton Mudd, çok içiyor, çok yiyorsun.
That's Judge Fenton's orders.
Yargıç Fenton'un emri.
Judge Fenton...
Yargıç Fenton...
Someone with power to say, " You're wrong, Fenton.
Öyle biri ki : "Hatalısın, Fenton" diyebilecek kudrete sahip.
Just like Josh Davies and poor Tom Fenton.
Aynı Josh Davies ve zavallı Tom Fenton gibi.
Abel, do you remember what Tom Fenton told me before he died?
Abel, Tom Fenton bana ölmeden önce ne söylemişti, hatırlıyor musun?
They've been highly praised by no less an art critic than Fenton Breedley.
En az Fenton Breedley kadar önemli bir sanat eleştirmeninden büyük övgüler aldı.
Fenton Breedley? F...
Fenton Breedley mi?
Fenton...
Fenton -
If you had any faith in your work, you wouldn't have listened to what Fenton said about your paintings or what Arthur said about their saleability.
Eğer işine inancın olsaydı, Fenton'ın resimlerinle ilgili dediklerini ya da Arthur'un satılabilirlikleriyle ilgili dediklerini dinlemezdin.
Fenton Breedley, art critic, you saw my pictures and you lied about them to the public.
Fenton Breedley, sanat eleştirmeni. Resimlerimi gördün resimlerim hakkında halka yalan söyledin.
Peter Fenton?
Peter Fenton?
Hello, Peter Fenton.
Alo ben Peter Fenton.
Charlie Fenton, he said...
Charlie Fenton, dedi ki...
- Fenton's pulled.
- Fenton malı götürdü.
Fucking Fenton gets off with this beatnik chick.
Pis Fenton başka bir kızla çıktı.
His name is Eric Fenton.
Adı Eric Fenton.