Garde tradutor Turco
348 parallel translation
En garde!
Al gardını.
I left my coat in the garde-robe below.
Paltomu aşağıdaki gardıropta bırakmıştım.
En garde!
Gardını al!
En garde!
En garde!
En garde.
kendini savun.
So, en garde
# O yüzden gardını al
its intersection with the sphere of discovery, of the exploration of unknown terrains, and with all the forms of quest, adventure, avant-garde.
- kayıp çocuklar - bulur keşif alanıyla kesişmesini ; bilinmeyen arazilerin araştırılmasıyla... ve sorgulamanın tüm biçimleriyle - serüven, avangard.
But it made a monkey out of the Sergeant Le Garde.
Ama Çavuş Le Garde'ı aptal yerine koydu.
Fabio Rinaldi the avant garde lover.
Fabio Rinaldi yenilikçi aşık.
En garde! - Excuse me, that's my umbrella.
Özür dilerim ama o benim şemsiyem!
The subject doesn't even have the merits of an'avant garde'film, but it has all the shortcomings.
Senaryo öncü bir filmin niteliklerinden yoksun ama onun bütün kusurlarını taşıyor.
En garde.
Gardınızı alın
Very avant-garde.
Çok modern.
Company! En garde!
Ateşe hazır ol!
En garde.
Gardını al.
You're assuming again. En garde.
Yine varsayımda bulundunuz.
Comrades, you're in an avant-garde company.
Yoldaşlar, biz ön planda olan bir şirketiz.
It's a pretty disgusting magazine. But that's not enough to systematically condemn the Party attitude the way they do in L'Humanite Nouvelle or Garde Rouge.
Doğrusu hakikaten de iğrenç bir dergidir bu ama yine de Komünist Parti'nin tavrını sistematik olarak lanetlemelerini mazur göstermez bu.
Tres bien, monsieur. En garde.
Gardınızı alın.
So obviously, the answer is to sleep during the day and live at night.
Yani çözüm gündüz uyuyup gece yaşamaktır. En garde!
- En garde.
En garde!
Duke of the avant-garde
Bahçelerin düküyüm.
So en garde.
Gardını al.
En garde, monsieur!
Gardını al, Mösyö!
En garde!
Savunmaya geç!
En? garde!
Al gardını!
He said, "Concentration of all power in the hands " of the proletarian avant-garde.
"Proleter öncü güçlerin elindeki tüm güçlerin toplanması." dedi.
"The avant-garde of the revolution, which is the Communist Party."
Devrimin öncüleri, yani Komünist Parti.
Avant Garde, and Déjà Vu.
Avant-garde, and Deja Vu.
En garde.
En garde.
En garde, Sir!
Gardınızı alın, bayım!
En garde, Laviron!
Gardını al, Laviron!
En garde, Easter Bonnet.
Gardını al, Paskalya bonesi.
You will join me in the avant-garde of the new aesthetic.
Estetiğin yeni boyutunda bana katılacaksın.
I've never said the avant-garde couldn't turn a profit.
Avangard da kar edebilir.
Bart! - Choose your corncob. En garde!
Mülkiyeti
- En garde!
- Savun!
En garde!
Savun!
It's good. lt's really avant-garde.
Fena sayılmaz. Yenilikçi bir müzik.
Come on! En garde!
Gardını al!
En garde, Monsieur Soleil!
Gardını al Monsieur Solei!
En garde, you-you overgrown pocket watch. Take that.
Gardını al, seni-seni fazla büyümüş cep saati.
Yes, one of the artists more avant garde what this way they survive.
Evet. Çevredeki öncü sanatçılardan biri.
Prenez garde, Comtesse.
Sıkı dur, kontes.
Stop him!
- En garde!
J'en ai gardé quartre et je vais renvoyer le reste par l'American Express.
Seyahatte kullanmak üzere dört tanesini buraya getirdik.
- Prenez garde de son animal.
- Şu hayvanı sustur.
En garde.
Yakaladım seni!
En garde.
Kaptan'ın seyir defteri, yıldız tarihi 41601.3.
It was avant-garde at its best.
- Çok yenilikçiydi.
Too avant garde.
Ya bu...