Get out of there right now tradutor Turco
120 parallel translation
You gotta get out of there right now.
Hemen oradan çıkmanız gerek!
I want to get out of there right now.
Bu işi hemen bırakmak istiyorum.
- You gotta get out of there right now.
- Oradan hemen çıkmalısınız.
- You've got to get out of there right now.
Mulder, oradan hemen çıkmalısın. - Hayır!
Get the kid and get out of there right now!
- Çocuğu al ve çık oradan.
I want you to get out of there right now.
Oradan derhal ayrılmanı istiyorum.
You need to get out of there right now.
Oradan hemen şimdi çıkmak zorundasın.
all right, get out of there right now.
- Dokuz, aferin sana. Pekâlâ, hemen oradan çik.
Get out of there right now.
- Pekâlâ, hemen oradan çık.
Alexx, I need you to get out of there right now.
Alexx, hemen oradan çıkmanı istiyorum.
Emma, you get out of there right now.
Emma, hemen çık oradan.
Get out of there right now!
Hemen oradan git!
Get out of there right now!
Hemen çık oradan.
Hey, turn the audio off and get out of there right now.
Hey, teybi kapatıp hemen oradan ayrılın.
Now you-you gotta get out of there right now.
Artı oradan çıkman gerek.
Uh, eliot, you need to get out of there right now.
Eliot, oradan çıkmalısın hemen.
gs, it's gonna detonate in five minutes, you need to get out of there right now!
Beyler, beş dakika sonra havaya uçacaksınız! Oradan hemen çıkmanız lazım!
Please, please get out of there right now, all right?
Lütfen, lütfen çık oradan, tamam mı?
Get out of there right now!
Lütfen hemen oradan çık!
Get out of there right now.
Defolun buradan, hemen.
You need to get out of there right now.
Oradan hemen uzaklaşman gerekiyor!
If you don't phone Dr. Cristo right now and get Johnny out of there tonight, I will.
Eğer şimdi Dr. Cristo'yu arayıp Johnny'yi oradan çıkartmazsan, ben arayacağım.
Lady, I don't know how you got in there, but I'm going to get you out of me right now!
Bayan, oraya nasıl girdiğini bilmiyorum ama, seni hemen oradan dışarıya çıkaracağım.
Right now, let's just get them out of there and get the coin.
Şimdi onları oradan çıkaralım ve sikkeyi alalım.
Now, you listen to me. You get your ass out of there right now.
Dinle beni, hemen kıçını kaldırıp buraya gel.
Get out of there, right now!
Hemen çık dışarı
All right, now get out of there and make me some god damn money!
Tamamdır, şimdi çıkın sahneye, ve bana biraz para kazandırın lan!
Oh, we can get her out of there right now.
- Şimdilik hiçbir şey düşünemiyorum.
Guys, get the hell out of there right now.
Çocuklar, hemen oradan çıkın.
He's out there right now devising a brilliant way to get us out of here.
Bizi buradan kurtarmanın bir yolunu arıyor.
I'm seeing someone right now, who, by the way, is great, and yet there's this other woman who I cannot get out of my head.
Dinle. Görüştüğüm biri var. Harika biri.
But right now we have to get out of here... before our friends out there repair their engines.
Fakat şu anda dostlarımız... motorlarını tamir etmeden önce buradan gitmeliyiz.
Get the money out of there right now, I mean it!
Hemen parayı ver, ciddiyim!
You can get your ass out of that bed right now, or you can go back to New York and explain why you're there to your mom.
Kıçını yataktan şu an kaldırabilirsin, ya da New York'a geri dönüp, annene neden orada olduğunu açıklayabilirsin.
- Get out of there, right now.
- Hemen şimdi çık ordan.
Ma'am, we're going to get you out of there right now.
Sizi oradan çıkaracağız hanımefendi.
We're going to get you both out of there but right now, you have a more immediate problem.
İkinizi de oradan çıkartacağız fakat şimdi, daha acil bir sorunun var.
Get out of there, right now!
Oradan uzaklaş, hemen şimdi!
Listen to me, I want you to get out of there, right now.
Dinle beni, hemen oradan uzaklaşmanı istiyorum.
That stuff is toxic. You need to get out of there, right now.
Hemen oradan çıkmalısın, şimdi.
Get out of there, right now,
Hemen oradan çık.
Get those people out of there right now.
Bu insanları ordan çıkarın hemen!
get your ass out of there right now.
- Derhal oradan çık!
If we don't get those kids out of there right now, they're dead.
Eğer çocukları oradan hemen almazsak ölecekler.
Right now, you're in the least populated area of the building, but you're going to run into a lot more resistance before you get out of there.
Şu an binanın en tenha bölümündesiniz ama oradan çıkmadan epey bir direnişle karşılaşacaksınız.
Unless you show me a warrant, you get the hell out of there right now.
Arama emrin yoksa, hemen defol git buradan.
Get him out of there right now.
- Onu hemen oradan çıkartın.
There's a brush fire. The whole neighborhood's evacuating. - We have to get out of this house right now.
Orman yangını varmış, bütün mahalleyi boşaltıyorlar, evden hemen çıkmamız lazım.
Scotty, you've gotta get her out of there right now.
- Scotty, hemen ordan çıkmanız gerekiyor.
Cherie, I know you are out there looking for the origins of humanity, but you need to get home right now.
Şekerim, biliyorum uzaklarda bir yerlerde insanlığın çıkış noktasını falan arıyorsun, ama acilen eve dönmen gerek. - Neden?
Listen, there's too much heat on the organization right now. I have to get out of town.
Şu anda gözler organizasyonun üzerinde.