Gilroy tradutor Turco
312 parallel translation
You know Mr Gilroy from the DA's office. - Sure.
Savcılık bürosundan Bay Gilroy'u tanıyorsun.
You didn't care how I felt when you ran off with Gus Gilroy!
Bir yıl önce Gus Gilroy'a kaçtığında neler hissettiğim umurunda değildi!
I woulda strangled you with one of Gus Gilroy's fancy ties!
Yoksa seni Gus Gilroy'un şık bir kravatıyla boğardım!
There was this band... Gus Gilroy and his Gaslighters.
Orada, Gus Gilroy diye bir adam ve "The Gaslighters" adlı bir grubu vardı.
The next thing I knew she'd run off to New York with that Gilroy character.
Ve sonra ben daha anlamadan birlikte New York'a kaçtılar.
" Pete Gilroy ´ s weight and the ever-tightening noose about her neck began slightly to impede the wild mare ´ s speed.
" Pete Gilroy'un ağırlığı ve boğazındaki giderek sıkan ilmik, vahşi kısrağın hızını kesmeye başladı.
Inspector Gilroy and Sergeant Lincoln.
Müfettiş Gilroy ve Çavuş Lincoln.
Living under the name ofjim Gilroy in joplin, missouri for the past five years.
Jim Gilroy adıyla son beş senedir Joplin, Missouri'de yaşıyormuş.
The car at the scene was registered toJim Gilroy.
Olay yerindeki araba Jim Gilroy adına kayıtlı.
You have to appreciate Jim Gilroy's discipline.
Jim Gilroy'un disiplinini takdir etmelisin.
You know this guyJim Gilroy who shot my trooper?
Polisimi vuran Jim Gilroy'u tanıyor musunuz?
Jim Gilroy never used a gun.
Jim Gilroy asla silah kullanmazdı.
Are you saying Jim Gilroy's not the killer?
Katilin Jim Gilroy olmadığını mı söylüyorsun?
The man you know as Gilroy is the man we know as Jake Waterston.
Senin Gilroy diye tanıdığın adamı biz Jake Waterston olarak tanıyoruz.
- Gilroy.
- Gilroy.
- Gilroy is six-two.
- Gilroy uzun boyluydu.
The second sample, the A-negative- - that's Gilroy's blood type.
İkinci kan örneği, A-negatif, Gilroy'un kan tipi.
There was no evidence that Gilroy was wounded at the shooting.
Ateş edilirken Gilroy'un yaralandığına dair hiçbir kanıt yok.
- I'm not sure that Gilroy's behind the wheel. - Who's the passenger, then?
- Gilroy'un direksiyon başında olduğundan pek emin değilim.
If Gilroy isn't driving the car and he's not the passenger, then where the hell is he?
Eğer Gilroy arabayı kullanmıyorsa ve yolcu da değilse, o zaman hangi cehennemde bu?
Gilroy lied to us.
Gilroy bize yalan söyledi.
- We located Jim Gilroy's car.
- Jim Gilroy'un arabasının yerini belirledik.
It's Jim Gilroy.
Bu Jim Gilroy.
Can we access Gilroy's bank records from here?
Gilroy'un banka hesaplarına erişebilir miyiz buradan?
Gilroy maintained a fairly erratic bank balance over the last couple years.
Gilroy son birkaç senedir, oldukça düzensiz bir hesap bakiyesini sürdürmüş.
Ten months ago a wire transfer of $ 7,000 was made... into an account in Gilroy's name.
On ay önce, Gilroy'un adına bir hesaba... 7000 dolarlık bir havale yapılmış.
Gilroy took Maddie's child and sold it... and bought himself a TV.
Gilroy, Maddie'nin bebeğini alıp sattı... ve kendine bir televizyon aldı.
Who transferred the funds to Gilroy's account?
Gilroy'un hesabına havaleyi yapan kim?
So Gilroy takes Maddie's baby, and he has this lawyer, Barnard, broker a deal to sell it.
Yani Gilroy Maddie'nin bebeğini aldı, ve avukat Barnard'ı tutup, satması için ona komisyon verdi.
Sheena Gilroy's apartment.
Sheena Gilroy'un dairesindeyim.
- We're worried about the Gilroy game.
Gilroy oyunu hakkında endişelerimiz var.
I'm real proud about Brown, but I need to talk to you about Gilroy.
Brown üniversitesi adına gururluyum. Fakat Gilroy hakkında konuşmamız gerekiyor.
- Gilroy?
Gilroy?
West Canaan versus Gilroy for the whole magilla.
Magilla'da West Canaan Gilroy'a karşı oynuyor.
Gilroy with the football at midfield.
Gilroys'sa orta alanda.
Gilroy with the football.
Futbolda Gilroy.
Touchdown, Gilroy!
Gol. Gilroy'dan.
Field goal for Gilroy. They lead 17 to 7 with 8 : 10 left in the game.
Gilroy Gol atıyor. 17 ye 7 öndeler ve oyunun bitmesine sadece 8 dakika 10 saniye kaldı.
Gilroy leads 17 to 14.
Gilroy 17 ye 14 önde.
My name's Gilroy.
Adım Gilroy.
Mr Gilroy?
Bay Gilroy?
Judge Gilroy moved in with his daughter.
Judge Gilroy kızına taşınmıştı.
Well, they say that Dr. Gilroy has a library of books, and, well, next time I see him, I'll ask him can I borrow one or two?
Dr. Gilroy'ın onlardan bir kütüphane oluşturduğunu söylerler, ve ilk fırsatta onu görüp, bir kaçını alıp alamayacağımı sorarım.
- Cool. Just lay low until I find Gilroy.
- Gilroy'u bulana kadar pek görünme.
Gilroy's not at home or his office.
Gilroy ne evde ne de yazıhanede.
If Gilroy's gonna cash in on these deals, he needs the girl's signature.
Gilroy'un bunları paraya çevirmesi için kızın imzası gerek.
Gilroy's really got you spinning, huh?
Gilroy seni fırıldak gibi döndürüyor değil mi?
Gilroy diverted police units from that part of town so crime would rise and he could buy property at a discount?
Suç artsın da emlağı ucuza kapatsın diye Gilroy, polisleri o bölgeden uzak mı tuttu?
- Gilroy's bad.
- Gilroy kötü.
Gilroy's mistress is the key.
Gilroy'un sevgilisi, anahtar.
- Gilroy wants me out on the street.
- Gilroy beni sokakta istiyor.