Good to have you back tradutor Turco
714 parallel translation
It's good to have you back.
Geri dönmüş olman çok güzel.
Mighty good to have you back, Pres.
Seni tekrar aramızda görmek çok güzel, Pres.
- It's good to have you back in London, sir.
- Sizi tekrar Londra'da görmek güzel, efendim.
- Well, good to have you back.
- Geri gelmen de çok güzel.
My lord, it is good to have you back.
Efendim, geri dönüşünüzü görmek çok güzel.
- Good to have you back, Tony.
- Döndüğüne sevindim, Tony.
- It'll be good to have you back in surgery.
- Tekrar ameliyatta olman iyi olacak.
It's good to have you back. Are you all right?
Seni tekrar görmek çok güzel.
Good to have you back. Hello, Mr. Garrod.
Geri dönmüş olmanız çok güzel.
It's so good to have you back.
Geri döndüğünü görmek çok güzel.
- It's good to have you back.
- Sizi yeniden burada görmek güzel.
Good to have you back.
Tekrar aramıza dönmen güzel.
Good to have you back, Franz.
Geri dönmene sevindik Franz.
- Good to have you back.
- Seni görmek ne güzel.
It's good to have you back.
Döndüğüne sevindim.
Good to have you back.
Geri dönmeniz güzel.
It's good to have you back on the job, Chief Inspector.
Sizi tekrar görev başında görmek iyi oldu başmüfettiş.
It's good to have you back.
Geri dönmene sevindim.
It's good to have you back home.
Sizi tekrar burada görmek çok güzel.
It's so good to have you back.
Geri dönmen çok iyi oldu.
It's good to have you back.
Geri dönmüş olman güzel.
It's good to have you back.
Sizi burada görmek güzel.
Good to have you back.
Sana yeniden kavuşmak ne iyi.
- It's good to have you back.
- Geri dönmen çok iyi oldu.
- It's good to have you back.
- Senin de.
Good to have you back with us, Colonel.
Aramıza geri dönmen güzel Albay.
Good to have you back, kid.
Geri dönmene sevindim evlat.
- Oh, it's so good to have you back.
- İyi ki geri geldin.
Well, it's really good to have you back, Charlie.
Seni tekrar aramızda görmek çok güzel, Charlie.
Good to have you back.
İyi ki döndün!
It's good to have you back, John.
Geri dönmen güzel, John.
- Good to have you back.
- Geri dönmen güzel.
- It's good to have you back.
- Geri döndüğün iyi oldu
- Good to have you back.
- Dönmenize sevindim.
Darnell. Good to have you back.
Sizi tekrar aramızda görmek güzel.
It's good to have you back, sir.
Sizi yeniden görmek güzel efendim.
It's good to have you back.
Geri dönmen güzel.
Ha. It's gonna be good to have you back with us, man.
Yeniden bizimle olman o kadar iyi ki adamım.
Damn, it's good to have you back.
Lanet, geri dönmen harika.
Ladies and gentlemen, I've been speaking with Mr. Verloc. And since you are all regular patrons and good friends... -... he's going to let you have your money back.
Bayanlar ve baylar, Bay Verloc ile yaptığım görüşme neticesinde hepinizin düzenli müşteri ve iyi dostlar olmanız sebebiyle paranızı geri almanızın uygun olacağını düşündük.
I can't tell you how good it is to have you back.
Yeniden burada olman ne kadar güzel anlatamam.
You have the spirit to fight back but the good sense to control it.
Geri vurmaya cesaretin var. Ama kendini tutacak aklın da.
Dear lady, I have not got good English but we want to thank you for bringing us back our Zoram.
Sevgili bayan, bende iyi İngilizce yok ama bize Zoram'ımızı geri getirdiğiniz için teşekkür ederiz.
Good morning. - Nice to have you back again.
- Sizi tekrar görmek güzel.
If you have a good year this year we'll make it back to you next year.
Eğer bu yıl iyi bir sezon geçirirsen önümüzdeki sene belki geriye dönük ödeme yapabiliriz.
I see. I'll have to ask you to come back tomorrow... as this is not a very good time.
Anlıyorum.Sorularınıza cevap almanız için yarın gelmelisiniz....... şu an bunun için pek uygun bir zaman değil.
I can prove my good intentions, that I have the power to lead you back into Cylon, supposedly as my prisoners but in actuality to launch a counterattack against those demons.
İyi niyetimi kanıtlayabilirim. Sizi Cylon'a benim esirimmişsiniz gibi götürebilirim. Ama aslında o şeytanlara karşı saldırıya geçeceğiz.
Will you remind me to put back that blasted'I', I believe I will have a cup... of boiled water with a spot of milk, so good with our boiled meat.
Şu kahrolası'I'yı yerine koymayı bana hatırlatacak mısın? Sanırım biraz sütle bir bardak kaynamış su alacağım, haşlanmış etle iyi gider.
'Cause you have to find a good reason to come back up... and I have a hard time finding one.
Yukarı dönmek için iyi bir sebep bulman gerekiyor. Ve ben bulmakta zorlanıyorum.
It's good to have you back, sir.
Eski halinize dönmeniz çok güzel.
We want you to sit back, laugh, have a good time.
Arkanıza yaslanıp, kahkaha dolu, güzel zaman geçirin istiyoruz.