English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ G ] / Got you covered

Got you covered tradutor Turco

577 parallel translation
They've got you covered from every angle.
Her yandan kuşatıldın.
I got you covered, Ben.
Para işini hallettim.
We've got you covered!
Etrafınızı sardık!
We've got you covered.
elimizdesiniz.
Building's got you covered. I don't think he's seen us yet.
Binalar engelliyor, bizi gördüğünü sanmıyorum.
Got you covered, lnjun!
Vurdum seni Kızılderili.
- We got you covered.
- Enseledik sizi.
Williams, we got you covered.
Williams, etrafın sarıldı.
Dennis got you covered.
Dennis çekti nasılsa.
OK, Beeblebrox, hold it right there, we got you covered! - Cops!
Tamam, Beeblebrox, orada dur, etrafınız sarıldı!
We got you covered.
Arkanı biz kolluyoruz.
We've got you covered.
Etrafınız sarıldı.
Well, now you can eat all you want... because at Thornton Melon's Tall and Fat stores... we've got you covered.
Artık her istediğinizi yiyebilirsiniz. Çünkü Thornton Melon'un "Uzun ve Şişman" dükkanlarında sizi giydiriyoruz.
- We got you covered, so no fast moves.
- Saklanırken yakaladık, öyle hızlı davranmayın.
Freeze! - We've got you covered.
- Etrafınız sarıldı.
We got you covered, Bert, from behind these scarecrows.
Korkulukların arkasından sana nişan aldık Bert.
- We got you covered.
- Seni alırız. - Peki.
I Got You Covered.
Ben seni korurum!
- We've got you covered.
- Yeterince var.
- Devil Leader, we got you covered.
- Lider Şeytan, seni koruyoruz.
Don't worry. I got you covered.
Merak etme, Seni korurum.
Smokey, I got you covered!
Smokey, seni koruyorum!
I got you covered. I got you covered. I got you covered, buddy.
Gözüm üzerinde, gözüm üzerinde, gözüm üzerinde ahbap.
- Don't worry, we got you covered.
- Endişelenme bende var.
I got you covered!
Ben seni korurum!
I got you covered, Big Daddy!
Seni koruyorum, koca adam.
I got you covered, girl. No.
Seni korurum, tatlım.
Besides, Dad's got you covered.
Ayrıca babamda öyle istiyor.
Got you covered.
Anladım! Halledeceğim.
You got me covered.
Etrafımı sardın.
Can't you see he's got me covered?
Beni enselediğini görmüyor musunuz?
You got your microphone covered?
Mikrofonunu gizledin mi?
I've got everything covered, but in case something does go wrong and I can't make the payoff myself, the cards will identify you to whoever I send with the money.
Her şeyi ayarladım. Ama bir terslik olur da ödemeyi ben yapamazsam parayı gönderdiğim kişiler sizi bu kartlarla tanıyacak.
You've got to believe that there's a ship buried out there in the desert, and that at least some of our visitors from outer space... got out of that ship before it was covered over!
Çölde gömülü bir gemi olduğuna ve uzaydan gelen ziyaretçilerimizin o gemi toprakla kaplanmadan önce gemiden çıktıklarına inanmalısın.
- l hope you've got everything covered.
- Umarım her şeyi sigorta kapsamı içine aldırdınız.
We've got you all covered!
Hepiniz tutuklusunuz!
- Have you got yourself covered yet?
- Yerine birini buldun mu?
- Well, you got that covered.
- Sen topunu bulmuşsun.
Looks like you got these things pretty well covered.
Bu şeyleri epey güzel sarmışsınız.
You always look like you got everything covered.
Her zaman herşeyi düşünmüşsün gibi duracaksın.
You know the man on your right has got your right covered.
Sağınızdaki adamın sağınızı koruduğunu biliyorsunuz.
I'm telling you, I got it covered.
Sana söylüyorum, bu işi bağladım.
- I got you covered.
- Seni kolluyorum.
You guys got it covered?
Siz arkayı koruyun.
What you got covered up there?
Ne saklıyorsun orada sen?
Your name was Beaufort when he covered you with jewels... and it's got to stay Beaufort now that he's covered you with shame.
"Kocan seni mücevherlere boğarken adın Beaufort'du... " şimdi seni utanca boğsa da Beaufort olarak kalacak! "
They've got the western approach covered by flanking fire. You're exposed.
Batı cephesinden yaklaşırsanız top ateşine maruz kalacaksınız.
Even if you forget I've done so much for you, you must remember I covered for you and got injured.
Senin için yaptığım onca şey bir yana yaralandığında yaralarını sardığımı da mı unuttun?
Just about every base you look at, he... he's got it covered.
Her açıdan... - konuya hakim.
But when you got your body covered in third-degree burns and your foot's in a bear trap, you start talking crazy.
Ama vücudun üçüncü derece yanıklar içindeyken ve ayağın bir ayı tuzağına sıkışmışken böyle abuk sabuk konuşmaya başlarsın.
You really think you've got it all covered, don't you?
Tüm açıkları kapadığını sanıyorsun, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]