Grooves tradutor Turco

Put these pieces into the grooves that fit.

Bu parçaları uygun boşluklara yerleştir.

I won't pretend that I can discuss lands and grooves... with the authority of an expert... but to the untutored eye, even to the eye of an expert... these two bullets would seem identical.

Bir uzmanın otoritesiyle yuvaları ve setleri tartışabilirmiş gibi davranmayacağım ancak eğitimsiz bir göze, hatta bir uzman gözüne bile bu iki mermi aynı görünürdü.

With this we're sure not to block the grooves with debris.

Bu sayede oyuğu molazdan temiz tutmuş olacağız.

♪ It grooves me like your white meat, baby

Beni beyaz etin gibi havaya sokuyor, bebek

Seven lands and grooves, right-hand twist...

Yedi bölme sağa giden çiziklerde.

They rotate from left to right, or from right to left, leaving grooves in the bullet.

Yivleri soldan sağa sağdan sola doğrudur. Bu durum silaha göre değişir.

Sure they're always in that order, unless... you happen to come across someone who grooves you and you want to groove with- -

Elbette sıralama böyledir, ta ki içini gıcıklayan biriyle karşılaşana ve onunla beraber olmaya karar verene kadar.

You see, taste buds run on grooves along surfaces.

Tat tomurcukları yüzey boyunca ilerlerler.

Can you see if those clamps are attached to long beams inside big grooves?

O kıskaçları, büyük oluklar içindeki uzun kemerlere bağlı görüyor musun?

Streams of minute air bubbles, released from the melting berg, carve grooves in its submerged flanks.

Eriyen buzdağından ayrılan minik hava kabarcıkları buzdağının su altında kalan kısmında oluklar oluşturur.

You see the pressure points inside the pen grooves?

Kalem oyuklarındaki basıncı görüyor musunuz?

Instead, the task of making food has been taken over by the stem, which has become green with chlorophyll and keeps its pores well protected in grooves.

Bunun yerine besin üretme görevi klorofil ile yeşil renk almış ve porları oluklar içerisinde güzelce koruyan gövde tarafından devralınmış.

It's got a hole in it. It's got grooves. It's a play-tone record!

Yassı, ortası delik, çizgileri var - bu bir Play-Tone plağı!

No pharmaceutical could equal the rush you get when the band grooves.

Grubun ritmini bulduğu anda aldığın hazzı kafa yapan hiçbir ilaç veremez sana.

"... when the band grooves, people are dancing, shouting...

" kafa yapan hiçbir ilaç veremez sana. İnsanlar dans edip coşar...

Walk away now and you walk away from your skills, your vocations leaving our youth with nothing but digitally-sampled techno grooves quasi-synth rhythms, pseudo songs of violence-laden gangster rap acid pop and saccharine, soulless slush.

Şimdi giderseniz yeteneğinize ve mesleğinize veda etmiş olursunuz. Gençlerimizi elektronik tekno ritimlerine, gangster rapçilerin şiddet dolu... ne idüğü belirsiz şarkılarına, asit popa ve ağdalı, ruhsuz ticari müziklere... terk etmiş olursunuz.

It's a little-known fact that every sheath bears the grooves left by the blade it holds.

Bu biraz bilinen bir gerçek, her bıçak kını bıçağın tuttuğu oyukları taşır.

These grooves are from the car's frame.

Şurdaki oluk izlerine arabanın şasisi neden olmuş.

Fingerprints, grooves, footprints :

Parmakizleri, oluklar, ayakizleri :

It's hard to compare the lands and grooves... because of their condition, but look at the base.

Durumları yüzünden kurşunun yivlerini karşılaştırmak zor ama temeline bakın.

Encoded in its ancient ceramic grooves are the words Jesus spake... when he raised Lazarus from the dead.

Üzerinde, İsa'nın Azir'i dirilttiği zaman söylediği sözler kazınmış.

And that Christ's words, the actual incantation to raise the dead, were recorded in the clay grooves of the pottery... just like the way music is recorded into vinyl.

İsa'nın Azir'i diriltirken söylediği sözcükler, tıpkı müziğin plağa kaydedildiği gibi ilk... ağızdan çömleğin üzerine kaydedilmiş.

The grooves on a record are basically just scars and sounds come out by touching them with a needle.

Bir plağın üstündeki çizikler sadece birer iz ve iğneyle onlara dokununca ses çıkıyor.

Don't records make sounds by touching the grooves with a needle?

Plaklar üstündeki izlere iğneyle dokununca ses çıkarmıyorlar mı?

Normally, lands and grooves are highly delineated.

Normalde yiv ve setler çok belirgin olur.

- Six lands and grooves with a right-hand twist.

Sağa doğru dönen altı yiv ve set.

Five lands and grooves on it.

5 tane iz ve oyuk var.

Grooves from a handsaw would be straight, parallel.

Emin misin? El testeresinin izleri düz olur, birbirine paraleldir.

Now look at the grooves along the medial condyle of the femur.

Ama kalça kemiğinin omurundaki çentiklere bak.

Striations. Lands. Grooves.

Yivleri, setleri falan.

See the lands and grooves? Here and here.

Yiv ve çizgileri görüyor musunuz?

Lands and grooves align perfectly.

Yivler ve setler birebir tutuyor.

My dad had both albums... and I played them until the grooves were flat.

Babamın iki albümlerinden de vardı ve canım çıkana kadar onları çalardım.

There are cuts in the bone... on the tibias and on the shoulder girdles... that matched the cutting pattern I found on Victor Potts... using the exact same knife... which left a signature pattern of grooves.

Kaval kemiği ve omuz kemerlerindeki kesikler Victor Potts'da kesik izleri bırakan bıçakla tamamen uyuşuyor.

See all these grooves here?

Buradaki delikleri görüyor musun?

Eight lands and grooves with a right-hand twist.

Sağa doğru dönen sekizer yiv ve set izi var.

♪ Rockin'at his house ♪ ♪ With my tight grooves ♪

Güzel dansımla evi yıkarım

Welcome to D-Qwon's Dance Grooves.

D-Qwon's Dans Figürleri.

We found trace blood in the metal grooves.

Üzerindeki oluklarda kurbanın kan izlerini bulduk.

Thin grooves carved into the canine's enamel.

Diş minesinde ince izler var.

Same lands and grooves pattern as the bullet that killed Victor Tinoco.

Yiv ve set izleri Victor Tinoco'nun ölümüne sebep olan mermininki ile aynı.

Five lands and grooves with a right hand twist. There's only one weapon I know with generals like that.

Sağa dönük beşer yiv ve set izi.

All the stores are called "Grooves."

Bütün mağazaların ismi "Grooves" dur.

♪ ♪ And your toenails carve grooves ♪ ♪ into my Italian marble floor ♪

Ve ayak tırnakların, İtalyan mermer döşememi süsleyecek

The grooves the rope left in the branch when Nestor was hanging are too deep for his weight.

İpin Nestor'un asılı olduğu dalda bıraktığı iz onun kilosuna nazaran çok daha derin.

One, two, three, four, five, six lands and grooves.

1, 2, 3, 4, 5, 6 girinti ve çıkıntı,

The grooves made that pattern.

Bu izleri, yivler yapıyor.

The last stone is the only one with grooves that match the center position.

Merkezi poziyona uyan tek yiv son taşta var.

This is Sizzling Sarah at grooves record store, coming at you live without a bra.

Cızırdayan Sarah'la "Grooves" Plak Mağazalarından canlı yayındasınız, sütyensiz haliyle.

Two narrow grooves form between their two bodies. These are the conduits that carry sperm from one partner to the other.

Gövdelerinin arasında ortaya çıkan iki adet dar oluk şeklindeki oluşum spermi birinden diğerine taşıyan kanal vazifesi görür.

♫ some people live in little grooves ♫ we got company.

Misafirimiz var.