Hayley tradutor Turco
1,476 parallel translation
I'll leave. Come back in an hour... we'll go together to pick up your car.... Then, I can take Hayley to school.
Şimdi gidip, bir saate dönerim, birlikte arabanı almaya gider oradan da, Hayley'i okula bırakırım.
She's got soccer this weekend. # saturday, right? Uh, I've been up at san quentin to see an old client. How's Hayley?
San Quentin'de, eski bir müvekkilimle görüştüm.
That's a cute picture of your daughter, Hayley. She's very pretty.
Kızın Hayley'nin resmi çok güzelmiş.
Go, Hayley, go!
Haydi, Hayley.
I'm gonna take Hayley home. You've got some place to be.
- Hayley'i eve ben götürürüm.
# Mick, it's me, I tried you on your cell... # # sorry to interrupt your date with Hayley, but... # # you asked me to do some digging?
Cep telefonundan ulaşamadım. Hayley'le buluşmanızı böldüğüm için özür dilerim ama Roulet'yi incelemeye devam etmemi istemiştin.
Look, you go and you have a good time with Hayley. # # and I'll fill you in when I know it's for sure. #
Hayley'le iyi eğlenceler. Emin olduğumda detayları sana da anlatırım. Şimdi kapatmalıyım.
I tried you on your cell... sorry to interrupt your date with Hayley, but... you asked me to dig on Roulet?
Hayley'le buluşmanızı böldüğüm için özür dilerim ama Roulet'yi incelemeye devam etmemi istemiştin, hatırladın mı?
I guess it's best I got involved. Maggie, is Hayley with you?
- Maggie, Hayley yanında mı?
Go to your sister's. Stay with Hayley. And wait for my call.
Ablanın yanına git, Hayey'nin yanında kal ve aramamı bekle, tamam mı?
So, what do you say, I come pick up you and hayley... At your sister's place in an hour. ..
Senle Hayley'i, bir saate ablandan alsam da, güzel bir akşam yemeği yesek nasıl olur?
- Hayley.
- Haley.
I understand, too, Hayley, but would you explain it anyway?
Ben de anlıyorum Hayley, ama yine de açıklar mısın?
Look, I didn't even remember the life debt until Hayley brought it up.
Dinle, Hayley söyleyene dek o borcu hatırlamıyordum.
I am here for the fair Hayley!
Buraya güzel Hayley için geldim!
Hayley, I love you!
Hayley, seni seviyorum!
I'm sorry Hayley rejected you, but look at it this way :
Hayley'nin seni reddetmesine üzüldüm, ama bir de şöyle düşün.
Oh, hello, Hayley.
Merhaba Hayley.
Hayley, please come with us.
Hayley, lütfen bizimle gel.
Hayley, don't listen to him!
Hayley, onu dinleme!
Thank you, Hayley.
Teşekkürler Hayley.
Hayley!
- Hayley!
And it got Hayley killed!
Ve bu yüzden Hayley öldü!
It's the ghost of Hayley risen up from the depths of hell!
Hayley'nin hayaleti cehennemin derinliklerinden çıktı!
Hayley?
Hayley?
! I-Is it Hayley?
Hayley mi o?
Hayley!
Hayley!
Hang on, Hayley.
Dayan Hayley.
Hayley, would you tell your mother I've got a song for her to hum?
Hayley, annene mırıldanması için bir şarkı bulduğumu söyler misin?
Let's have an appointment on February 24th at 2 pm Sincerly, Hayley Gable. "
24 ü saat 12 de sizinle görüşüp, detayları konuşmak isterim
We really appreciate it, Hayley.
Gerçekten minnettar kalırız Hayley.
I'm Hayley Sands.
Ben Hayley Sands.
I'm Hayley.
Ben Hayley.
Hayley, the fence is down.
Hayley, çit çöktü.
Hayley, help me, please.
Hayley, lütfen yardım et.
Violet, honey, would you go see where Hayley went?
Violet, tatlım. Hayley nereye gitmiş, bakar mısın?
My daughter, Hayley.
Kızım Hayley.
I must have grabbed a pair of Hayley's underwear from the dryer.
Sanırım kurutucudan Hayley'nin iç çamaşırlarından birini almışım.
Those are Hayley's?
Bu çamaşır Hayley'nin mi?
Hard to believe the day turned out so great, considering it started with me accidentally putting on Hayley's panties.
Günümün bu kadar güzel geçeceğini sanmıyordum,... hele ki yanlışlıkla Hayley'nin iç çamaşırını giydiğimi düşünürsek.
Oh, thanks, Hayley.
Oh, sağol Hayley.
Hayley, meet our son.
Hayley, oğlumuzla tanış.
Oh, Hayley, stop!
Hayley, kes artık!
Same age as Hayley.
Hayley ile aynı yaşta.
You have to know that Hayley and Elizabeth's deaths, they weren't your fault.
Hayley ve Elizabeth'in ölümünü bilmek zorundasın. Bu senin hatan değildi..
I'm Hayley.
Ben Hayley. - Memnun oldum.
- And what do you do, Hayley?
Ne iş yapıyorsun, Hayley?
You know, don't you want our little Hayley to marry into Eurotrash?
Küçük Hayley'mizin Avrupalı bir izbeyle olmasını istemem, anladın mı?
Water is fine. - Hayley told me that you work in the music business.
Hayley bana müzik işinde çalıştığını söyledi.
I was watching her.
- Ben, Hayley'i seyrediyordum.
# She's good.
Hayley nasıl?