He wouldn't hurt a fly tradutor Turco
43 parallel translation
- Pepe? He wouldn't hurt a fly
O bir karıncayı bile incitemez.
He wouldn't hurt a fly.
Bir kuşu bile incitmez o.
- No, he wouldn't hurt a fly.
- Hayır, karıncayı bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly.
Sineğe bile zarar veremezdi.
But he wouldn't hurt a fly.
Ama uçuşta yaralanmadı.
No. Daryl, he wouldn't hurt a fly.
Daryl bir sineği bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly.
O bir sineği bile incitemez.
He wouldn't even hurt a fly.
O bir sineği bile incitemez.
He wouldn't hurt a fly.
Bir sineği bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly.
Bir sineği bile incitemez.
He wouldn't hurt a fly.
Terry, bir sineğe bile zarar veremez.
He wouldn't hurt a fly.
Sineye bile zarar vermez.
He wouldn't hurt a fly.
Bir sineğe bile zarar vermez.
He wouldn't hurt a fly.
O bir sineği bile incitemezdi.
[Woman] He wouldn't hurt a fly.
O bir sineği bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly.
Sineği bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly.
Karıncayı bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly.
O, bir karıncayı bile incitemez.
Naw, he wouldn't hurt a fly.
Hayır, o bir sineği bile incitmez.
If he commits a silly act devoid of tact, he wouldn't hurt a fly.
Bu aptal, iyi bir insan olabilir. Benim gibi, sizin gibi. Hepimiz gibi.
He wouldn't hurt a fly.
O bir sineği bile incitmez.
He wouldn't hurt a fly!
O bir sineği bile incitmez!
Growing up, he wouldn't hurt a fly.
Çocukken karıncayı bile incitmezdi.
He's a little intense, but he wouldn't hurt a fly.
Biraz serttir ama karıncayı bile incitmez.
Do not worry, he wouldn't hurt a fly.
Endişelenme, bir sinek kadar rahatsızdır.
He wouldn't hurt a fly.
Sineği bile incitemez.
If everything went smooth, he wouldn't hurt a fly.
Terslik çıkmazsa karıncaya bile zarar vermezmiş.
He wouldn't hurt a fly.
Sineği bile incitmezdi.
I've known him for years, he wouldn't hurt a fly.
O bir sineği incitemez.
- Harry says he wouldn't hurt a fly.
- Harry bir karıncayı bile incitmeyeceğini söylüyor.
He wouldn't hurt a fly now.
Artık karıncayı bile incitemez.
Bit soft like, but he wouldn't hurt a fly.
Kafası ağır çalışırdı biraz ama karıncayı bile incitmezdi.
He's so passive, he wouldn't hurt a fly.
Çok sakindir o, karıncayı bile incitemez.
He wouldn't hurt a fly!
O karıncayı bile incitmez.
No, he wouldn't hurt a fly.
- Hayır, o bir kelebeği bile incitemez.
Look, he wouldn't hurt a fly.
Bir sineği bile incitmez.
He went a bit overboard with Simmons, but really he wouldn't hurt a fly. Don't be absurd.
Saçmalama.
I mean, he wouldn't hurt a fly.
Bir sineğe bile zarar veremez.
- He wouldn't hurt a fly.
- Bir karıncayı bile incitemez.