English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ H ] / Honeycomb

Honeycomb tradutor Turco

100 parallel translation
If a honeycomb pleases you, a lion will not keep us apart.
Bir bal kovanıyla mutlu olacaksan bir aslan bile ayıramaz bizi.
Honeycomb!
Bal kovanı!
Oh, Samson! That was the honeycomb you brought me.
Bana getirdiğin bal kovanı oydu demek Samson!
For the lips of a strange woman drop as an honeycomb, and her mouth is smoother than oil,
Yabancı bir kadının dudaklarından damlayan bal... ve ağzının yağı düzgündür,
It's a honeycomb.
Bu bir bal peteği.
Get in the honeycomb!
Peteğe gir!
- And the honeycomb!
- Ve bal peteği!
The place is an absolute honeycomb.
Burası tam bir bal peteği gibi.
Daiquiri ice, honeycomb candy, cocoa-coconut mocha jamoca, peanut butter, banana mint?
Daiquiri'li, balpeteği, kakao - Hindistan cevizi moka camoka, fıstık yağı, muz - nane.
Mad Jack figures we can build tunnels under them, honeycomb Main Street, one end to the other.
Çılgın Jack hepsinin altına tünel açabileceğimizi düşünüyor, Ana caddede boydan boya, bir ağ kurabiliriz.
someone who saw the constant agitation of the honeycomb, the mysterious, frantic commotion of the nurse bees over the nests, the bustling bridges and stairways of wax, the invading spirals...
Panellerin sabit sallanmasını gören kimse... yuvalarının üstündeki erkek arıların anlaşılmaz ve delirtici, aralıksız vızıltısı... balmumundan yapılmış köprüleri ve merdivenleri kraliçenin saldıran...
I'll shoot and make him like a honeycomb next time!
Gelecek sefer onu delik deşik edeceğim!
" Thy lips, O my spouse, drop as the honeycomb honey and milk are under thy tongue.
" Ey yavuklum, bal damlar dudaklarından. Bal ve süt var dilinin altında.
They smashed the hives and stole the honeycomb and smeared it over his prone, naked body.
Kovanları dağıtıp bal peteğini çaldılar ve yarasına, çıplak vücuduna sürdüler.
It's like a huge honeycomb with an infinite number of cells.
Sınırsız sayıda hücreden oluşan dev bir petek gibi.
A nearby beehive was raided, and the honeycomb smeared over his bleeding, mutilated body.
Yakındaki bir arı kovanını aldılar, ve bal peteği her tarafı kanlı ve sakat vücuduna sürüldü.
The engineers of the day constructed a series of special bulkheads- - sort of like a honeycomb- - that would lower into place if they suffered a major hull breach.
Günün mühendisleri büyük bir yarılmaya karşı petek gibi özel bir gemi duvarı yaptılar.
Keeps dropping them into the honeycomb cells.
Onları peteklere bırakacaklar.
I have... eaten... my... honeycomb... with my... honey.
Sahip olduğum... yenen... benim... peteğimle... birlikte... balım.
They took honeycomb from a beehive and covered his body in honey.
Bir arı kovanından bal peteği aldılar ve bütün vücuduna bal sürdüler.
Honeycomb big, yeah yeah yeah
Balpeteği büyük, evet evet evet
And everything you bring me Got me dripping like a honeycomb If you got some sugar for me
ve bana getirdiğin herşey damla damla bala dönüşür eğer bana verecek biraz şekerin varsa, şeker baba, hemen getir onları bana.
This entire area is just a honeycomb of caves and old mine shafts.
Bu bölge tümüyle mağaralar ve eski maden kuyularıyla kaplı.
To give up everything for a honeycomb.
Bir bal peteği için her şeyden vazgeçerdim.
Their burrows honeycomb this hillside in the Falklands
Sığınakları bu Falklands yamacını değil deşik eder.
The place was shot up like a honeycomb.
Mekan bal peteği gibi delik deşik oldu.
Thy lips, o my spouse Drop as the honeycomb
Dudakları bal peteği gibi
A network of tunnels that honeycomb the block and possibly lead to the rest of the neighborhood.
Sokağın altında tünellerden oluşan bir ağ ve muhtemelen mahallenin öteki kısımlarına bağlı.
How big is the honeycomb?
Kovanları ne kadar?
Honeycomb's big.
Kovanları kocaman.
The honeycomb hideout!
Kovanın gizli yeri!
Welcome to the honeycomb hideout.
Bal peteği sığınağına hoş geldin.
George, a bee's honeycomb is an array of hexagons.
George, bir arı peteği altıgen şekillidir.
I was one of the Honeycomb kids.
Honeycomb ( Balpeteği ) çocuklarından biriydim.
Did you have any lines in those Honeycomb commercials?
Honeycomb ( Balpeteği ) reklamlarında hiç sözün var mıydı?
On behalf of the festival, I'd like to thank our volunteers, our taster Elliot. And, of course, Christopher the human honeycomb.
Festivalimiz adına, iki gönüllümüze teşekkür etmek istiyorum, çeşnicimiz Elliot ve elbette ki Christopher, "insan balpeteği".
This entire university's honeycomb-ville. We don't need to lock this place down.
Tüm binalar yeraltı tünelleriyle birbirine bağIanıyor.
Very fine black lines linking up... like a honeycomb effect, I guess is what it's like,
Birbirine bağlanan çok nizami siyah çizgiler yada, bal peteği gibi, öyle birşey sanırım,
A mud pack with some honeycomb and a secret ingredient.
Çamur, biraz bal peteği ve gizli bir karışım.
I reached in the mass for the sweet honeycomb there.
" Peteğe uzanıp elimi bala daldırayım dedim
Password's honeycomb.
Parola bal peteği.
- Honeycomb.
- Bal peteği.
But what he got instead was a honeycomb chew.
Onun yerine aldığı şey Bal Peteği Lokması'ydı.
Yes, my honeycomb?
- Evet, peteğim.
But you still owe me $ 26. 12 on the Donkey Kong Flakes
Ama yine de aldığın Donkey Kong gevrekleri ve Honeycomb Zilleri için bana 26 dolar 12 sent borçlusun, hatırladın mı?
- and the Honeycomb Doorbell, remember? - Yeah.
- Evet.
The frame was filled with polycarbonate honeycomb, for better stability.
Gövde daha sağlam olsun diye, polikarbonat peteklerle doldurulmuştu.
THAT LEAVES A VERY LIGHTWEIGHT INTERNAL HONEYCOMB STRUCTURE.
İçi bal peteğine benzeyen çok hafif bir yapı ortaya çıkar.
THIS METHOD OF EMPLOYING A HONEYCOMB STRUCTURE FOR SUPPORT ALSO PROVIDES A SECOND ADVANTAGE.
Destek amaçlı bu bal peteği yapıyı çalıştırma yöntemi ayrıca ikinci bir avantaj sağlar.
IF YOU MAKE IT LIGHTWEIGHT AND HONEYCOMB, YOU CAN AIR-CONDITION IT BY BLOWING AIR INSIDE.
eğer hafif ve bal peteği şeklinde yaparsanız, içine hava üfleyerek soğutabilirsiniz.
Someone to whom I recently showed my glass beehive, with its movement like the main cogwheel of a clock, someone who saw the constant agitation of the honeycomb, the mysterious, frantic commotion of the nurse bees over the nests,
Camdan kovanımı kime göstersem, tekerleğin dönüşü sanki saatin ana çarkı gibi oluyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]