Hooligans tradutor Turco
278 parallel translation
Those hooligans!
Şunlar serseri!
Live here yourself, you bugger! Hooligans!
Burada yaşayacağız. Fanatikler!
Hooligans.
Kabadayılar.
Max, I don't care to discuss them at all... but if you ever feel it's necessary to mention them... don't call them hooligans!
Max, onlardan bahsetmek umurumda bile değil ama bunu bir gereklilik olarak görüyorsan onlara kabadayı falan deme!
Hooligans!
Kabadayılar!
We were three young hooligans.
3 genç serseriydik.
They're just hooligans, always hanging around.
Hepsi birer serseri, etrafta dolanıp duruyorlar.
We've tried everything to cure him. Take your hooligans off me!
Onu iyileştirmek için her şeyi denedik.
You hooligans!
Sizi serseriler!
M. Drain, throw these hooligans out of here.
Bay Drain, bu yaramazları dışarı çıkarın.
These hooligans are bothering us!
Bu kabadayılar bizi rahatsız ediyor!
Well, that's what we're here for, to teach you hooligans.
Biz senin gibi kabadayılara disiplin öğretmek için buradayız.
Hooligans.
Serseriler!
Hooligans of the world unite!
Dünyanın bütün serserileri, birleşin!
Some hooligans went up in the fog and painted him pink.
Bir kaç serseri siste çıkıp onu pembeye boyamışlar.
Hooligans.
Serseriler.
Hence his purchase of that famous, old wooden wall of England the Battledore which has since served as a training ship for young hooligans who might otherwise have gone to the devil.
Bu amaçla İngiltere'nin ünlü ve eski ahşap savaş gemisi Battledore'u aldı ve gemi o zamandan beri genç serserilerin kötülüğün pençesine düşmesini engelleyen bir eğitim gemisi.
- Probably one of these hooligans we read so much about these days.
Gazetelerde okuduğumuz serserilerden biri herhalde.
I wish they'd decide once and for all... which gang of hooligans constitutes the government of this country!
Artık ülkeyi hangi çetenin yöneteceğine karar verseler iyi olacak.
Bastards, hooligans!
Alçaklar, namussuzlar!
Intelligence work is one thing, but using hooligans to try to break up the country is another.
İstihbarat işi bir şeydir ama bir ülkeye zarar vermek için holiganları kullanmak başka bir şey.
Such hooligans.
Serseri gibi.
This country is not standing for vandals and hooligans running about.
Bu ülke oraya buraya saldıran yağmacı ve holiganları hoş göremez.
Officer, I start to get tired of your hooligans.
Dinle, B. Başkanı! Senin bu serserilerin fazla olmaya başladı.
Why should not the state, severely hit by you hooligans not hit back also?
Sizin gibi holiganlar tarafından acımasızca darbe yiyen devlet de neden misilleme yapmasın?
No problem. lt's only a nose bleed I bumped into some hooligans
Önemli değil, sadece burnum kanıyor Sokak serserileriyle dalaştım sayıca fazlaydılar
What the devil do you think you're playing at, you terrible hooligans?
Sokak serserileri gibi davranarak ne halt yediğinizi sanıyorsunuz?
The Nazis are just a gang of stupid hooligans, but they do serve a purpose.
Naziler bir grup aptal Holigan yalnızca, ama bir amaca hizmet ediyorlar.
Real hooligans.
Gerçek birer serseriler.
Real hooligans!
Gerçek birer serseriler!
Sadistic hooligans!
Sadist serseriler!
Outlaw hooligans? !
Haydutlar!
I only swear at village hooligans.
özellikle kabadayılara karşı konuşurum!
It seems strange to see this procession of miserable specimens. So different from the strutting hooligans of yesterday, who came here to pollute the air of this town.
Dün bu kasabanın havasını kirletmeye gelen holiganların, bu sefil yaratıkların, farklı bir şekilde burada olması tuhaf.
They are hooligans...
Onlar serseri.
Not a bodyguard... but somebody who can make these hooligans leave!
Bir koruma değil ama o serserileri buradan kovabilecek biri.
To earn money by beating hooligans... It's a hobby!
Serserileri döverek para kazanmak bu bir hobi değil mi?
To beat these hooligans into a pulp!
Bu serserilerin pestilini çıkarmaya tabii ki de!
Sean, those hooligans are in the park again.
Sean o holiganlar yine parktalar.
But not of hooligans.
- Ama holiganların değil.
What hooligans?
- Ne holiganları?
Ringleaders, hooligans, groups of some ridiculous politicians, of course.
İçlerinde elebaşları, holiganlar, saçma siyasi gruplar da var tabii.
Oh, hooligans, Did you see that?
Oh, vay be! Gördün mü?
Then you're the only ones. Hooligans.
Duymayan bir tek siz kaldınız zaten.
who has been murdered at the hands of terrorists operating in the barrio El Dorado district. Roving bands of Sandinista hooligans have made the streets of Managua unsafe for our peace-loving citizens.
El Dorado'daki karışıklıkta, teröristlerce öldürülen... değerli muhabir, Sandinista geril - lalarının Managua sokaklarını vatandaşlarımız için cehenneme çevirdiklerinin en acı örneğidir.
What skinheads and hooligans wear, innit?
Dazlakların ve holiganların giydiklerinden hani...
I am not some kind of freak that is here on display... for the amusement of those hooligans you call children.
Çocuk dediğiniz serserilerin eğlencesi için teşhir edilen tuhaf bir yaratık değilim.
They are not hooligans or vandals!
Ne serseri ne de vahşiler!
You're doing right that you're whipping him, otherwise they'll be hooligans!
Bu seni onu kırbaçlaman için haklı yapıyor, yoksa serseri olacak!
We were in a fight with hooligans.
NasıI dövüştünüz?
Cops disguised as hooligans
- Görüşürüz. - Ne yapsınlar yani?