Housing tradutor Turco
1,669 parallel translation
About housing?
- Pervazlar hakkında mı?
- I definitely would talk about housing.
- Kesinlikle pervazlar hakkında.
He was just trying to get me into free student housing.
Beni, bedava öğrenci konutuna almaya çalışıyordu.
You know what the city housing commissioner told me about the quotes in the flipping story?
O fırıldak haberle ilgili şehir planlama müdür yardımcısı bana ne dedi biliyor musun?
He has property he wants to convert to senior housing.
Huzurevi yapmak istediği bir yeri var.
Public housing.
Halk evleri.
Didn't the governor scrap the emergency medical and housing program last year?
Vali Bey geçen yıl sağlık ve mesken programını rafa kaldırmamış mıydı?
We set up trailers to act as temp housing for some of the... some of the shelter population.
Barınak da kalanlar için geçici ev niyetine konteynırlar kuralım.
You know, I--I- - "they're housing me in the woods."
Bilirsin, "Beni ormanın içinde yatırıyorlar." derler.
Three months ago in Gainesville, Florida, the Virgin Mary seemed to appear in a patch of mould on the side of an old housing complex.
John, üç ay önce Gainesville, Florida'da eski bir toplu konutun bahçesindeki küflü toprakta Meryem Ana'nın görüntüsü belirdi.
Sharsky hacked Campus Housing and stacked the dorm with pretty Betties. Is...
Sharsky yurtlar bölümüne sızdı ve yurdu güzel kızlarla donattı.
Housing, food, jobs, crime, our currency.
Konut, yemek, iş, suç, para birimimiz.
There's a whole procedure. For example, a plan for housing development?
Bir projenin ilerlemesi için prosedürler vardır.
Originally designed and constructed by one Joseph Malestrazza, the building contains eight individual levels housing 120 residential units.
Joseph Malestrazza tarafından tasarlanıp, inşa edilen bu bina, sekiz bağımsız kattan oluşmaktadır. İçinde 120 daire bulunmaktadır.
What about segregrated housing?
Peki ya nezaret evi?
They basically handle all of BR's commercial travel, so every private jet, car, boat, hotel, housing, everything goes through them.
BR'nin tüm seyahatlerini organize ediyorlar. Özel jet, araç, tekne, otel, konaklama, tüm talepleri onlar düzenliyor.
You know you have housing, nothing sucks.
Konakladığını biliyorsun, kötü bir şey yok.
Housing market doesn't have a heartbeat.
Otelcilik pazarının kalbi atmıyor.
Grants, scholarships, housing, cafeterias.
Burslar, ödenekler, yurtlar, kafeteryalar.
Central Aviation 1, be advised I'm in the vicinity of BK housing.
Merkez Hava Üssü 1, Brooklyn civarlarındayım.
The Housing Stock offered flats for sale and I took a loan.
Satılık daire olduğunu duydum ve kredi çektim.
I know your passion about education and housing and...
Eğitim ve barınma hakkındaki tutkunu biliyorum...
Welcome to the housing crash, Miami style.
Miami tarzı emlak çöküşüne hoş geldiniz.
The Senate Banking and Housing Committee is supposed to be the watchdog of the mortgage industry.
Senato Bankacılık ve Konut Komisyonu mortgage endüstrisinin bekçi köpeği olmalı.
Reporter : Poison from the housing mess seeped deeper and deeper into the banking system.
Konut kredisi rezaletinin zehri bankacılık sisteminin git gide içine işledi.
He was the guy at Goldman who got them big time into buying these exotic housing derivatives.
Goldman'da bulunması tesadüf değildi. Şirketi şu tuhaf konut türevlerinden bir sürü almaya sürükleyen Goldman yöneticisi oydu.
Moore : Insane housing derivatives had now destroyed much of Goldman's competition.
Deli saçması konut türevleri şimdi de Goldman'ın rekabet gücünü mahvetmişti.
And thanks, Daddy Warbucks but that was before my housing situation went completely testicular on me, okay?
Ve teşekkürler Varyemez Amca ama bu evimle ilgili durum ortaya çıkmadan önceydi tamam mı?
- Rough-housing.
- Şiddet dolu.
I'm Flava Obama and I'd like to introduce our undersecretary of housing and crystal meth.
Patlamak üzere! Ben Çeşnili Obama ve sizlere konutlar ve kristal meth müsteşarını tanıtmak istiyorum, oğlum!
Just short the housing market.
Mesken piyasasına girsen yeter.
You wanna know why? Because the housing market is a disaster.
Çünkü emlak piyasası felaket.
There was a gun found in navy base housing.
Donanma üssünde bir lojmanda silah bulundu.
I canvassed the base housing at Norfolk. Collected as many as I could find.
Norfolk üssünde bulabildiğim kadarını getirdim.
Yuppie housing?
Konaklama?
I think this is the bigger than some of the military housing I grew up in.
Sanırım burası büyüdüğüm askeri evlerden daha büyük.
There is speculation that the second man, a Kurdish crop-duster who was reputedly obsessed with the movie North by Northwest, was hired by the owner of rival Iranian marble importers to kill the men, possibly in a dispute over contracts in the dwindling housing market.
İkinci adamın, çevresinde North by Northwest filmine takıntısıyla bilinen, Kürt bir haşaratla mücadele uçağı çalışanı olduğu ve gittikçe kötüleşen mesken piyasasındaki Bir ihale yüzünden çıkan kavga sonucunda, İranlı rakip mermer ithalatçılar tarafından
In order that I saying, you put me comm, architecture, housing...
Bunları sana anlatmamın nedeni, iletişimden, mimariden,.. ... evlerden sorumlu olduğunu söylemek.
Go to Saint-Bonnet, to the housing development site.
Saint-Bonnet konut sitesine bir gidin.
Jacob Hale's putting together investors for a housing development.
Jacob Hale, iskan büyütme konusunda yatırımcıları topluyor.
That's enough rough-housing, boys.
Bu kadar yastık savaşı yeter, çocuklar.
Inflation shoots up, and the housing market is dead.
Enflasyon tavan yaptı ve konut piyasası da öldü.
One of these devices that was very important to Louis and I is the hydrophone - high tech sound devices put in underwater housing.
Ben ve Louie için en önemli cihazlardan birisi hidrofondu. Suyun içine yüksek teknoloji ürünü....... ses cihazları koyacaktık.
Where can we drop a big housing skull like this with arms sticking out?
Radyo dalgaları olan bu büyüklükte bir kayayı nasıl bir yere saklamalıyız?
And I'm guessing from this man's radiation burns That the housing has been compromised.
Ve bu adamın radyasyon yanıklarından anladığım kadarıyla dış koruma cephesine müdahale edilmiş.
Ma.. do you have a good housing broker's number?
Anne. Sende iyi bir emlakçının numarası var mı?
Okay, and with the development of the third world we're just creating a ticking time bomb, and even though we know that forests are essential to reducing carbon emissions, we continue to cut them down, whether it's for housing, farming, alternative energy,
Tamam ama olay, üçüncü dünya ülkelerinin gelişmesiyle biz sadece zaman ayarlı bomba üretiyoruz. Ve ormanların karbon yayılmasının azaltılmasında gerekli olduğunu bilmemize rağmen içtenlikle birlik olup küresel ısınmaya politik ve toplumsal rahatsızlığa karşı savaşmak yerine onları toplu konutlar, tarım..
With this housing market, if that chopper doesn't see him, he could have been up here for months.
Bu inşaat piyasası yüzünden o helikopter de görmese, aylarca burda kalabilirmiş.
The minute that I try it, the whole housing market just dries up like that, poof! And Roy McCullough?
Hayır, ben bunu denediğim an bütün ev piyasası puf diye kurur.
We have programs, providing housing for vets who are homeless...
Evsiz gazilere ev sağlamayı amaçlayan programlarımız var.
AND TO HAVE HELPED DESTROY REGULATION AROUND HOUSING, BANKING, ENERGY
Emlak, bankacılık ve enerji piyasalarını denetimden kurtardıklarını iddia ediyorlar.