How did you find this place tradutor Turco
105 parallel translation
How did you find this place?
Burayı nasıl buldun?
How did you find this place?
Bu yeri nasıl buldun?
- How did you find this place?
- Bu yeri nasıl buldun?
- How did you find this place?
- Burayı nasıl buldun?
How did you find this place anyway?
Burayı nasıl buldun?
So how did you find this place?
- Uzun bir gece olacak.
How did you find this place?
Burayı nasıl buldunuz?
How did you find this place?
Burada olduğumu nasıl öğrendin?
How did you find this place?
Burayı beğendin mi?
How did you find this place?
- Burayı nasıl buldun?
How did you find this place?
Beni nasıl buldun?
How did you find this place?
Bu yeri nasıl buldunuz?
How did you find this place?
Bu yeri nereden öğrendin?
How did you find this place?
Burayı nereden buldun?
How did you find this place then, Terry?
Burayı nereden buldun, Terry?
- So, how did you find this place?
- Peki sen burayı nasıl buldun?
How did you find this place, before I kill you?
Kahretsin, lanet olsun?
I... how did you find this place?
Burayı nasıl buldun?
How did you find this place?
Burayı nasıl keşfettin?
Ma, Ma, how did you find this place?
Anne, burayı nasıl buldun?
How did you find this place?
Nasıl buldun burayı?
I mean, you still won't be able to catch up to me, but- - how did you find this place, Leo?
Yine de bana yetişemeyeceksiniz, ancak - Burayı nasıl buldun, Leo?
Who are you? And how did you find this place?
Kimsin sen ve bu yeri nasıI buldun?
How did you find this place?
- Bu yeri nasıl buldun?
How did you find this place of great riches when all before you had failed?
Önceki deneyenler başarısız olduğu hâlde bu zenginlikleri bulmayı sen nasıl başardın?
Jesus, how did you find this place?
Tanrı aşkına, burayı nasıl buldun?
How did you find this place, bro?
Ee nasıl buldun bu yeri, kardeşim?
How did you find this place?
- Burayı nasıl buldunuz?
How did you find this place?
Nasil bu yeri buldun?
Um... how did you find this place?
Burayı nasıl buldun?
How did you find this place?
Burayi nasil buldun?
- How did you find this place?
- Burayı nasıl buldunuz?
How did you find this place?
Burayı nereden buldunuz?
How did you find this place, anyway?
Bu arada, burayı nasıl buldunuz?
And how did you find this place?
Burayı nasıl buldun peki?
What are you doing here? How did you find a place like this?
Burada ne işin var?
How the hell did you two find this place?
Burayı nasıl buldunuz?
How did you find out about this place?
Bu mekanı nasıl buldun?
How the hell did you find this place?
Bu canina yandigimin yerini nereden buldun?
Wow, how did you ever find this place?
Burayı nasıl buldun?
Hey, Dee, how did you find out about this place?
- Dee, buradan nasıl haberdar oldun?
How did you find out about this place?
Burayı nasıl buldun?
How did you even find this place?
Burayı nasıl buldun ya?
How'd you find this place before we did?
Burayı bizden önce nasıl bulabildin?
But, how did you find a place like this?
Burayı nasıl buldun?
How the hell did you find this place, heidi, huh?
Bu cehennemi nasıl buldun, Heidi, ha?
How did you find out about this place?
Burasını nasıl öğrendin?
How did you find out about this place? About the murals?
Burayı, freskleri nereden buldun?
This place is kind of huge, how did you guys find it.
Burası bildiğin büyük bir ev, burayı nasıl buldunuz ki?
How ever did you find this place?
- Burayı nasıl buldunuz?
Aliens couldn't find this place. How did you, Mr. O'Malley?
Burayı uzaylılar bulamaz, siz nasıl buldunuz Bay O'Malley?