How you gonna do that tradutor Turco
594 parallel translation
How you gonna do that?
Bunu nasıl yapacaksın?
How you gonna do that, man?
Nasıl yapacaksın?
- To find Chucky. How you gonna do that?
Peki bunu nasıl yapacaksınız?
- How you gonna do that?
- Bunu nasıl yapacaksınız?
How you gonna do that?
Nasıl gideceksin?
- How you gonna do that?
- Bunu nasıl yapacaksın?
How you gonna do that?
Bunu nasıl yapacaksınız?
How you gonna do that?
Nasıl yapcaksın bunu?
How you gonna do that?
Bunu nasıl becereceksin?
- How you gonna do that?
- Nasıl yapacaksın?
- Come on. How you gonna do that?
Nasıl yapacaksın?
- How you gonna do that?
Bunu nasıl yapacaksın?
But how you gonna do that?
Nasıl yapacaksın ki bunu?
- How you gonna do that?
- Nasıl olacaksın peki?
And how you gonna do that?
Öyle mi? Bunu nasıl yapacaksın?
Well, can you beat that? How do you think that we're gonna...
- Stanley, bir şeyler hissediyorum.
Do you realize how much dough there's gonna be in that truck tomorrow morning?
Yarın sabah o kamyonda ne kadar mangır bulunacağının farkında mısın?
That's what I'm gonna do and that means I'm gonna tell you what to do every day, how to button your buttons and when to blow your noses.
Ben de böyle yapacağım. Size hergün ne yapacağınızı söyleyeceğim, nasıl düğmenizi ilikleyeceğinizi ve nasıl burnunuzu sileceğinizi.
- How long do you think that's gonna be?
- Ne kadar sürer sizce?
Now, how do you think your Joey's gonna feel about that?
Oğlunuz Joey bu konuda nasıl hisseder dersiniz?
Do you really think that all this nerve-calming treatment's... gonna help me forget how much I want her in my arms?
Bu tedavinin gerçekten ona karşı olan hislerimi unutturacağını mı düşünüyorsunuz?
And how do you think you're gonna mail that letter?
Peki mektubu nasıl postalamayı düşünüyorsun?
Just how are you gonna do that, Lewis?
Bunu nasıl yapacaksın Lewis? Nerede?
How do you suppose you're gonna do that, wishy-washy, at J.C.?
Sence bunu nasıl başaracaksın, uyuşuk, kasabadaki yüksek okula giderek mi?
- How are you gonna do that?
- Bunu nasl becereceksiniz?
Ah. That's how you're gonna do it?
Oh, demek bunu yapacaksın?
How are we gonna do that and you can't leave this compartment?
Bunu nasıl yapacağız ve ayrıca sen de bu kompartmandan çıkamazsın?
How're you gonna do that?
- Nasıl yapacaksın bunu?
How are you gonna do that with her in Tucson?
Kadın Tucson'daysa bunu nasıl başaracaksın?
How are you gonna do that?
Bunu nasıl yapacaksın?
How are you gonna do that?
Peki bunu nasıl yapacaksınız?
How are you gonna do that?
Nasıl yapacaksın?
[Scoffs] How are you gonna do that?
( Tico Arriola ) Bunu nasıl yapacaksın ki?
- How are you gonna do that?
- Nasıl yapacaksın onu?
How would you propose we're gonna do that, exactly?
Tam olarak nasıl yapacağımız konusunda bir planın var mı?
How are you gonna do that, invite them over for a hamburger?
Bunu nasıl yapacaksın? Onları burger yemeye mi çağıracasın?
How do we know that you're gonna call off that sale?
- Elaine! Elaine de kimmiş?
- And how are you gonna do that?
- Peki, tüm bunları nasıl yapacaksın?
And pretty soon you're gonna be too weak to do it for yourself. How's that?
Ve çok kısa bir zaman sonra, bunu kendin yapamayacak kadar zayıf düşeceksin.
And you know how we're gonna do that?
Ve bunu nasıl yapacağız biliyor musunuz?
How long are you gonna do that?
Buna daha ne kadar devam edeceksin?
You gonna jump? That's how the Vollmers would do it.
Vollmer'lar aynen öyle yapardı.
How do you know that something even more rotten ain't gonna happen to the rest of us?
Geri kalanımızın nasıl bir şeyle karşılaşacağını biliyor musun? Bilmiyorum.
- How are you gonna do that?
- Bunu nasıl yapacaksınız efendim?
How do I know if I tell you what you need to know that you're gonna do what the fuck i need to get done.
Sana istediğin şeyi söyledikten sonra... benim istediklerimi yapacağını nereden bileyim?
That may well be, Peg, but at $ 1200 for a 70-pound-dog do you realize how expensive your mom's gonna be?
Olabilir, Peg, ama 35 kiloluk bir köpek için 1200 $ annenin ne kadar pahalıya mal olacağını görüyor musun?
I can see that's how it's gonna be, you give the orders and I do the work.
NasıI olacağını görebiliyorum, emirleri sen vereceksin işi ben yapacağım.
Well, how do you suppose it's gonna do that?
Bunu nasıl yapacağını düşünüyorsun?
How do you tell a complete stranger that you know they're gonna die?
Bir yabancıya öleceğini nasıl söyleyebilirsin?
Now you're probably saying "How's he gonna do that?", right?
Tamam, şimdi... muhtemelen bu nasıl olacak diyorsun... Sanki şey gibi... doğru?
That's where you're gonna do it. That's where you're gonna set your trap. I know how your mind works.
Orada yapacaksın tuzağını kuracaksın, kafanın işleyişini bilirim.