I'd like to meet her tradutor Turco
97 parallel translation
I'd like to have you meet her.
Ben sizi tanıştırayım.
- Say, O'Connor, I'd like to meet her.
- O'Connor, onunla tanışmak isterim.
I'd like to meet her.
Onunla tanışmak isterim.
Oh, I'd like to meet her.
Onunla tanışmak isterim.
I'd like to meet her.
Tanışmak istiyorum.
- I'd like to meet her.
- Onunla tanışmak isterdim.
- I'd like to meet her. - Oh, of course.
- Onunla tanışabilir miyim?
Yes, I'd like to meet her.
- Evet, tanışmak isterim.
- I'd like to meet her.
- Tanışmak isterim.
I'd like to meet her.
Tanışmak isterdim kendisiyle.
You know, I'd like to meet her.
Onunla tanışmak isterim.
I thought you'd like to meet her.
Tanışmaktan hoşlanacağını düşündüm.
I'm sure Yale'd like to meet her.
Eminim Yale de onunla tanışmak ister.
Of course. I'd like to meet her.
Onunla tanışmayı isterim.
Yeah. I'd like to meet her.
Biz de tanışmak için can atıyoruz.
- I'd like you to meet her.
- Onunla tanışmanı istiyorum.
- I'd like to meet her.
- Onunla tanışmak isterim.
Just tell her Joshua's here with someone I think she'd like to meet.
- Var tabiki! Joshua gelmiş, yanında da biri varmış dersin.
Speaking of which, bring her by the hotel. I'd like to meet this lady.
Onu otele getir.Bu bayanla tanışmak isterim
I'd like to meet her.
Onunla tanışmak isterdim.
I'd like you to meet her.
Seni onunla tanıştırmak istiyorum.
- I'd like you to meet her.
- Tanışmanı istiyorum.
I'd like to meet her.
Kapıyı açsana.
I'd like to meet her again.
Ben, o kızla yine görüşmek istiyorum.
And I have a social worker through the clinic, so I was talking to her a lot, and told her all about Bob, and how I'd really like to meet him.
Ve ben klinikte bir sosyal hizmet uzmanıydım ve onunla çok fazla konuşuyordum. Bob hakkında her şeyi ona anlattım, ve onunla tanışmayı gerçekten ne kadar istediğimi.
Anyway, I'd like you to meet two students who have completed our self-esteem course faster than anyone ever before!
Her neyse şimdi sizi özgüven dersini şimdiye kadarki herkesten... daha çabuk bitirmiş iki kişiyle tanıştırmak istiyorum.
- Well, I'd like to meet her sometime.
— Onunla bir ara tanışmak isterim.
I'd like to meet her.
Onunla tanışmak isterim, Craig.
She doesn't talk very much but if you'd like to meet her, I can arrange a more personal milieu.
Pek konuşmuyor ama Onunla tanışmak istersen, bir şeyler ayarlarım.
Francisco and Gisela Higgens, I'd like you to meet my right arm here Sarah Williams and her friend, Fielding Pierce.
Francisco ve Gisela Higgens, sizi buradaki sağ kolum Sarah Williams ve arkadaşı Fielding Pearce'la tanıştırmak istiyorum.
Thought I'd like to meet her, you see.
Onu görmek istemiştim.
I'd really like to meet her.
Onunla gerçekten tanışmak isterim.
I'd like to meet her
Onunla tanışmak istiyorum.
I'd like you to meet with her.
Onunla görüşmeni istiyorum.
I'd so like to meet her.
- Onunla tanışmaya can atıyorum.
- Sure, I'd like to meet her.
- Onunla tanışmak isterim.
- Oh, how lovely. - I'd like to meet her at some point.
- Karınızla tanışmak isterim.
And was thinking how much I'd like to meet her.
Onunla ne kadar tanışmak istediğimi içimden geçiriyordum.
I'd like to meet her.
Onu görmek isterim.
I'd, um, very much like to meet her.
Onunla karşılaştığım için çok mutluyum.
- Fine. I'd like to meet the man that made Liz Lemon shirk her responsibilities.
Liz Lemon'a sorumluluklarını unutturan adamla tanışmak isterim.
I'd... I'd like to meet her.
Ben... onunla tanışmak isterdim.
So I tell her, "I'd like to meet them." She goes, "Okay."
Ben de ona "onlarla tanışmak istiyorum" dedim. O da olur dedi.
I'd like to meet her someday.
Birgün onunla tanışmayı isterim.
I could have the Taxi Commission come down here and talk to you guys'cause I know they'd like to meet each and every one of you and...
Taksiciler Odası'nı arayıp buraya çağırırım, her birinizle tanışmak isteyeceklerine eminim.
I'd like to meet her... and discuss the details.
Biran önce onunla buluşup detayları konuşmak istiyorum.
Your mother, the one you say... you never knew, I'd like to meet her.
Annenle, hiç tanımadığını söylediğin annenle tanışmak isterdim.
I'd like to meet her.
Onunla konuşmak isterim.
I'd like to meet her sometime.
Bir gün onunla tanışmak isterim.
Lissy has her own psychologist i'd like you to meet.
Lissy'nin, şu an ki psikoloğu ile sizi tanıştırmak istiyorum.
and I'd like her to meet you.
Güzel, normal bir kız ve sizinle tanıştırmak istiyorum.