English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / I'll go

I'll go tradutor Turco

38,064 parallel translation
Go over this, okay? I'll...
Bunun üstünden geç, tamam mı?
- I'll go get the little ones.
- Küçük olanları alıp geleceğim.
I'll go get them.
Ben getireceğim.
- Uh, I'll go first.
- İlk ben başlayacağım.
Go back to your cabin... and I'll speak with you in the morning.
Kulübenize dönün, sizinle sabahleyin görüşeceğiz.
So create a diversion, and I'll go.
Öyleyse sen dikkatlerini dağıt ki, ben girebileyim.
I'll go check it out.
Gidip bir bakacağım.
I'll go over here.
Buraya gideceğim.
If you're going, I'll go.
Sen gidersen ben de giderim.
One drink, then we'll, I don't know, go grab food somewhere else.
Bir içki, sonra bilmem gidip başka yerde yemek yeriz.
Right. I'll go alone.
Tamam, ben yalniz gideyim.
I'll go pack. - Okay.
Gidip hazırlanayım.
All right, look, you cover rent-a-cop. I'll go get the money.
Sen güvenlikçiyi oyala ben parayı alayım.
So I'll go. And I will not go.
- O zaman ben gidiyorum.
I'll just go to another room.
Başka bir odaya gideceğim. Gitmene gerek yok.
I'll go tell her.
Gidip söyleyeceğim.
I'll go watch the game in my room.
Odama maç izlemeye gidiyorum.
I want to go home, but I know you'll just be there now, so it's like- -
- Eve gitmek istiyorum, ama orada olacağını da biliyorum, yani...
I'll go with Farah, you stay and talk to Amanda.
Ben Farah'yla gideceğim, sen de kalıp Amanda'yla konuş.
I'll go with Farah and take the machine back to the Spring Mansion, and figure out what the hell it does. Oh!
Farah'yla makineyi alıp ne işe yaradığını öğreneceğim.
I'll go to the highway and collect the money
Ben yola çıkıp parayı alacağım.
I'll go see
Bakacağım.
I'll go tell the chef.
Gidip şefe söyleyeyim.
I'll take a shower and go to work, will you take me?
Duş alıp işe gideceğim, beni bırakır mısın?
I'll go shower, then we'll play.
Ben bir duş alayım, sonra oyun oynarız.
Go play, I'll be right there.
Sen şimdi git oyna ben de şimdi geliyorum.
In which case, we'll go with the former, because, of course, if there's anything I can do to help you guys...
Bu durumda, geçmişe gitmemiz gerek, çünki, tabii ki, size yardımcı olmak için yapabileceğim bir şey varsa...
I'll go.
Ben giderim.
I'll go first.
İlk ben gideceğim.
I'll just go have a dog-style celebration by myself.
Ben de kendim köpek stiliyle kutlama yapmaya giderim.
I'll go get us another badly-scratched plastic pitcher of soda.
Çizilmiş plastik sürahi içinde soda alacağım.
I'll go.
Olur.
I'll go.
Gelirim.
- I'll go, too.
- Beni de say.
How about you three go into the jungle and check for any missed bodies, and I'll clear this beach.
Siz üçünüz ormana gidin ve başka ceset var mı bakın ben de kumsalı temizleyeyim.
- I'll go look again.
- Gidip tekrar bakacağım.
I'll go with you this time, okay?
Bu sefer, ben seninle geleceğim. Tamam mı?
You go find help and I'll go in.
Sen yardım istemeye git, ben içeri girerim.
- Guess I'll go first.
- Sanırım önden ben gideceğim.
Then you go I'll bring up the rear.
Sonra sen git, ben en son geleceğim.
Go on. I'll be here when you get out.
Çıktığında burada olurum.
I'll go grab you something.
Sana bir şey getireyim.
I don't care what he says. We'll go together.
Ne dediği umrumda değil.
Well, then you'll get what you want, and I will go to the doctor with you.
O zaman istediğin olur seninle doktora giderim.
You get that, I'll go pour us a glass of wine.
Sen kapıya bak ben bize şarap koyacağım.
I'll text you the location and the broad strokes, but we should go over the details in person.
Sana kabaca yeri mesaj atıyorum ama yüz yüze daha detaylıca konuşmalıyız.
I'll go get it.
- Ben getiririm.
David will be home soon, so I'll just go make some tea while we wait.
David yakında evde olur biz beklerken bir çay koyacağım.
Because I'll tell everyone where you go every Wednesday afternoon.
Aksi takdirde herkese çarşamba öğlenleri nereye gittiğini söylerim.
The mission didn't go as planned, I'll have to explain.
Görev planlandığı gibi gitmedi, açıklamak zorundayım.
I've got to go, guys, but I'll see you later.
Gitmeliyim beyler, ama sonra görüşürüz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]