I'll tell you what i'll do tradutor Turco
1,203 parallel translation
Oh, my God, I'll tell you what I'm gonna do. CHUCO :
Ne yaptığımı biliyor musun?
I'll tell you what I'll do.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim.
What'll I do? You better cut English. I'll tell McGuirk you went to the nurse with a headache.
Ama ben müşterilerimizin ve yatırımcıların gösteriden daha çok keyif alacaklarını düşünüyorum, eğer bu dubadan izlerlerse.
I've seen enough to know I'll keelhaul you or any other man who don't do what I tell him...
Seni, veya beni dinlemeyen herkesi, geminin kaburgasına oturtacak kadar çok şey gördüm ben...
I'll tell you what I do like about you.
Ama seninle ilgili hoşuma giden tek bir şey var.
- I'll tell you what I do.
- Yine de söyleyeceğim.
Well, I'll tell you what we gonna do.
Peki, sana ne yapacağımızı söyleyeceğim.
I'll tell you the whole story... where she is, why, and what you got to do.
Sana bütün hikayeyi anlatacağım kızın nerede olduğunu, neden orada olduğu ve ne yapman gerektiği.
'OK, Lyle, I'll tell you what to do!
Pekala, Lyle, bak ne diyeceğim.
I'll tell you what I want you to do.
Sana ne yapmanı istediğimi söyleyeyim.
I'll tell you what we're gonna do. We're gonna go home. We're gonna paint the scratches on this tank.
Ne yapacağımızı söyleyeyim : Eve gideceğiz, bu tanka tırmık izleri çizeceğiz, çavuşu yatağa koyacağız ve bu akşam olanları unutacağız.
Look, son, I'm really busy... but I'll tell you what I do need.
Bak, evlat, gerçekten meşgulüm ama bana ne lazım söyleyeyim.
Well, I'll tell you what I'm gonna do...
Ben ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what I'll do.
Ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what you need to do
Yapman gerekenleri sana söyleyeceğim.
I'll tell you what you can do with your eye teeth and your job.
Sana bu aptal işi ne yapacağını söyleyeyim.
Now, I'll tell you what you do.
Şimdi sana ne yapacağımı söyleyeyim.
Tell you what I'll do.
Bak ne yapalım.
But I'll tell you what I will do.
Ama sana ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you what we're gonna do.
Şimdi size ne yapacağımızı söyleyeyim.
Now, I'll tell you what we're going to do next.
Şimdi sana, sonra ne yapacağını söyleyeceğim.
I'll tell you what I'm in a position to do, throw you out the window!
Sana şu anki pozisyonumu söyleyim. Seni camdan atma pozisyonu!
We'll walk around together and I'll tell you what to do.
Birlikte yürüyeceğiz ve size ne yapılacağını anlatacağım.
I'll tell you what you're going to do, what you can do :
Ne yapacağını ben sana söyleyeyim, ne yapabileceğini :
I'll tell you what I'll do, Red.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim Red.
I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yapacağımı sana söyleyeyim.
I'll tell you what you're gonna do.
Sana ne yapacağını söyleyeyim.
I'll tell you what you do. Why don't you...
Sana ne yapman gerektiğini söyleyeyim.Neden...
Well, I'll show you the house, I'll tell you what I'd like you to do.
Pekâlâ. Size evi gösterip yapacağınız işleri söyleyeyim.
I'll tell you what I'm gonna try to do.
Size ne yapacağımı söyleyeyim.
You'll do what I tell you to do.
Sana ne söylersem yapacaksın.
Do what I tell you to do or I'll plug ya! "
Filmi finanse edenlerle ortak.
Tell you what I'll do.
Bakın ne diyeceğim.
Tell you what I'll do.
Ne yapacağımı sana söyleyeceğim.
I'll tell you what I'm gonna do, Burnett.
Sana ne yapacağımı söyleyeyim, Burnett.
I'll tell you what we'll do. We'll drive out to the lake.
Göle gideceğiz.
- I'll tell you what we're gonna do.
- Sana ne yapacağımızı söyleyeyim.
I'll tell you what we're going to do.
Ne yapacağımızı söyleyeyim.
I'll tell you what I'll do.
Bakın size ne yapacağımı söyleyeyim.
Tell you what I'll do.
Ne yapacağımı sana söyleyeyim Patricia.
I'll tell you what to do.
Sana ne yapacağını söyleyeceğim.
I'll tell you what to do and when.
Sana ne zaman ve ne yapılması gerektiğini ben söyleyeceğim, anladın mı?
I'll tell you what I'm gonna do.
Ne yapacağımı söyleyeyim.
I'll tell you guys what I'm gonna do at the meeting.
Toplantıda size neler yapacağımı anlatacağım.
Tell you what I'll do, kid.
Ne yapacağımı anlatayım sana ufaklık.
- No problem. I tell you what we'll do.
- Sorun değil dostum, sana ne yapacağımızı söylerim
I'll tell you what you're gonna do!
Ben sana ne yapman gerektiğini söyliyim
Now, listen, I'll tell you what you do.
Şimdi dinle, sana ne yapacağını söyleyeyim.
I'll tell you what I can do of Stalker.
Stalker ile neler yapabildiğimi söyleyeyim sana.
I'll tell you what we'll do.
Gelişmelerden haberdar ederiz.
Don't tell me what to do or I'll kill you.
Bana ne yapacağımı söyleme, yoksa seni öldürürüm.