I'm just being honest tradutor Turco
128 parallel translation
I'm just being honest again.
Ben sadece dürüst oluyorum yine.
- I'm just being honest with you.
- Açık konuşuyorum, o kadar.
No, I'm just being honest.
Hayır, sadece dürüst oluyorum.
I'm just being honest.
Dürüst oluyorum, o kadar.
I'm just being honest.
Sadece dürüst davranıyorum.
I'm just being honest.
Sadece dürüst olmaya çalışıyorum.
I'm just being honest.
Açık sözlü davranıyorum.
I'm just being honest.
Dürüst davranıyorum.
Look, I'm just being honest.
Dürüst davranmaya çalışıyorum.
I'm just being honest!
Doğruyu söylüyorum!
Look, I'm just being honest.
Bak, dürüst olmaya çalışıyorum.
You see, I pride myself in being able to communicate with just about anybody, and I couldn't even be honest with you.
Görüyorsun, herkesle iletişime geçebilecek kapasitede.. .. birisi olarak kendimi görmeme rağmen sana karşı dürüst olamadım.
- I'm just being honest.
- Çok güzel. - Sadece dürüst davranıyorum.
I'm just being honest with you.
Ben sadece gerçeği söylüyorum.
I'm just being honest. I fucking well loved it.
Orasını buradan daha çok seviyordum.
I'm just being honest with you.
Dürüst davranıyordum.
I'm just being honest.
Ben sadece dürüst olmaya çalışıyordum.
I'm just being honest.
- Sadece dürüst konuşuyorum.
So while we're being honest with each other you know this incredible job I was just offered? I almost didn't take it.
Madem birbirimize dürüst davranıyoruz, aldığım müthiş iş teklifi var ya, neredeyse kabul etmiyordum.
No, I'm not being harsh, I swear to god... just being honest.
Yok yemin ederim değil, dürüst olmak gerekirse.
I was just being honest.
Dürüst olayım dedim.
I was young, I didn't know who I was. And to be completely honest, I was just afraid of being alone.
Gençtim, kendimi tanımıyordum ve dürüst olmak gerekirse yalnız olmaktan korkuyordum.
It's just, uh... I'm just being honest.
Ben... sadece... dürüst olmaya çalışıyorum.
If i'm being honest, i just- - I don't get the allure.
Açıkçası çekici bir yanını göremiyorum.
B.J., if I'm just being honest, I would probably...
Saksafon, doğru söylemek gerekirse, muhtemelen...
I just think we could start our marriage with being honest about shit.
Sanırım evliliğimize bu konuda dürüst olarak başlayabiliriz.
Hey, sorry, I'm just being honest'cause, you know, we're friends.
Hey, üzgünüm, ben sadece dürüstçe davranıyorum çünkü biz arkadaşız.
- I'm just being honest.
- Ne? - Sadece dürüst davranıyorum.
Listen, I was just being brutally honest with you, OK?
Dinle, ben sadece sana karşı dürüst oldum, tamam mı?
I'm just saying that some things are private, and I think that you can be honest without being inappropriate.
Demek istediğim, bazı şeyler özeldir. Ve bence, münasebetsizlik etmeden de dürüst olunabilir.
and now i have to be honest, and i have to tell you that it made me so mad at you for not being honest, because secrets- - they just make me feel so sick... and wobbly.
ve şimdi benim dürüst olmam lazım, ve sana, bana yalan söylediğin için... kızgın olduğumu söylemem lazım. Çünkü sırlar beni o kadar hasta ediyorlar ki...
I'm just being honest.
Sadece dürüst oluyorum.
I'm just being honest here.
Sana karşı dürüst olacağım.
I'm just being honest.
Ben.. dürüst olmaya çalışıyorum.
I was just being honest.
Dürüst davranmıştım.
I'm just being honest.
Sadece doğruları söylüyorum.
I'm just being honest.
Dürüstçe söylüyorum.
I mean, I'm just being honest.
Yani, sadece dürüst davranıyorum.
I'm not being mean, it's just the honest truth.
Ben sadece sana dürüstçe düşündüklerimi söyledim.
Hey, I'm just being honest.
Açık açık konuşuyorum.
I'm not.I'm just being honest with you.
Öyle davranmıyorum. Sadece sana karşı dürüst oluyorum.
Just like you being honest when I laid out my entire paycheck to get us tickets to see "Hair", and you told me you'd rather spend the whole show talking to a homeless man?
"Hair" ı seyretmemiz için bütün maaşımı biletlere yatırdığımda bunu evsiz bir adamla konuşmaya tercih edeceğini söylediğinde dürüst olduğun gibi mi?
Riley, I'm just being honest with you. Riley!
Riley, sadece dürüstçe söylüyorum.
Hey, I'm just being honest.
Sadece dürüst davranıyorum.
I'm just being honest, you begin to like it.
Gerçekten söylemek gerekirse, fast food hoşuna gidiyor.
I'm just being honest!
Ben gerçeği söylüyorum.
I was just being honest with her.
Sadece ona karşı dürüst davrandım.
You think I'm not being honest with you, but... I just don't think couples need to tell each other everything.
Sana karşı dürüst davranmadığımı düşünüyorsun ama çiftlerin birbirlerine her şeyi anlatmaları gerektiğini düşünmüyorum.
I was just trying to help Sydney out of this whole play date thing by being honest with the woman, and she goes and writes me this angry email.
Ben sadece tüm bu oyun günü konusunda Sydney'ye yardımcı olmaya çalışıyordum kadına dürüst davrandım, o kalkmış bana öfke dolu bir mail atmış.
I'm just being honest, okay?
- Sadece dürüst oluyorum, tamam mı?
I'm just being honest!
Sadece dürüst oluyorum!
i'm just fucking with you 43
i'm just wondering 93
i'm just saying 2329
i'm just kidding 550
i'm just getting started 85
i'm just asking 203
i'm just messing with you 85
i'm just 2693
i'm just fine 70
i'm just playing 44
i'm just wondering 93
i'm just saying 2329
i'm just kidding 550
i'm just getting started 85
i'm just asking 203
i'm just messing with you 85
i'm just 2693
i'm just fine 70
i'm just playing 44