English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / I've seen them before

I've seen them before tradutor Turco

178 parallel translation
I've seen them get in a rut like you before, but they come back.
Daha önce senin gibi gidenleri gördüm ama döndüler.
It's two men, and I've never seen them before.
Kapıda iki adam var, onları daha önce görmedim.
- I've never seen them before.
- Bunları daha önce hiç görmedim.
I've never seen them before.
Daha önce hiç görmemiştim.
- I've never seen them act like that before.
Hiç böyle davrandıklarını görmemiştim.
Well, I've seen hills before, millions of them.
Daha evvel milyonlarca tepe gördüm.
I'VE SEEN THEM BEFORE.
- Bilmediğim bir şey değil.
Your friends. I've never seen them before.
Hepsi de senin arkadaşındı.
There are 206 bones in the human body, and I've never seen them that well-arranged before.
Ve ben asla, daha önce hepsinin bu kadar iyi düzenlendiğini görmemiştim.
I've never seen them before.
Onları daha önce hiç görmedim.
He must've picked them up on his travels'cause I've never seen Aspirin before.
O zaman bunları seyahatlerinde almış olmalı. Çünkü daha önce Aspirin diye bir şey duymadım.
I've never seen them act this way before.
Daha önce hiç böyle davranılmamıştı.
I honestly have no idea I've never seen them before
Gerçekten bilmiyorum onları daha önce görmedim!
I've seen them go before.
Daha önce dönüşen çok gördüm.
Don't worry, I've seen them before
Merak etme, baş edebilirim!
I've never seen them before.
Onları daha önce görmedim.
I've never seen anything like them before.
Daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim.
I've never seen them before
Bunları daha önce hiç görmedim.
I don't know, H, I've never seen them before.
Tam olarak bilmiyorum. Onları daha önce hiç görmedim.
- I've seen all of them before.
Hepsini daha önce görmüştüm.
I've seen them all before.
Hepsini görmüştüm önceden.
I've never seen them before.
Onları daha önce hiç görmemiştim.
I've never seen them before.
Daha önce hiç görmedim.
I've seen them before when visiting the north of England.
İngiltere'nin kuzeyine gittiğimde görmüştüm onlardan.
Yes, I believe I've seen them before.
Evet, sanırım daha önce de görmüştüm.
I've seen them before.
Onları daha önce de gördüm.
I've seen them use this strategy before.
Onların bu stratejiyi kullandıklarını daha önce de görmüştüm.
- I've never seen them before!
- Onları daha önce hiç görmedim!
- I've seen them before.
- Bunu daha önce gördüm.
l-l'm sorry, I've never seen them before.
Üzgünüm, onları daha önce görmedim.
And he said most of them were college guys I never even seen or met before.
Ve ayrıca bir çoğunun liseden çocuklar olduğunu ve hiç görmediğimi söyledi.
Wish I could've seen them before they broke up.
Keşke dağılmadan önce ben de izleyebilseydim.
I've never seen them act like that before.
Hiç böyle davrandıklarını görmemiştim.
I've seen them before, in the poor sections of Athens.
Bunu daha önce Athens'in fakir kesimlerinde görmüştüm.
I've heard about them, never seen them before.
Duymuştum ama daha önce görmemiştim.
I've never seen a fish before, not a real one, but I've read about them on our database.
Bu güne kadar hiç gerçek bir balık görmedim, ama veritabanımızda, onlar ile ilgili şeyler okudum.
Well, no, but I've seen them before.
Hayır ama, daha önce onlardan gördüm.
I hate them, before I've even seen one!
Hep nefret ettim onlardan. Daha bir tanesini bile görmeden!
I've seen one of them before.
- Ben birini görmüştüm bir kez.
That river, that rail road, I've seen them all before.
Bu nehir, şu demiryolu, hepsini daha önce görmüştüm.
I've never seen before! Alright, you had them out and were going through them, why?
bunları çıkarmış bekıyordun.
I don't know, dude. I've never seen them before.
Daha önce hiç görmedim.
I will give them something they've never seen before
Onlara daha önce hiç görmedikleri bir şey vereceğim.
Next time. I've seen them before.
Bir dahaki sefere artık.
No, I've never seen them before in my life.
Hayır, onları daha önce hiç görmedim.
I like the way you told them you've never seen a baptism before.
Onlara daha önce hiç Vaftiz görmediğini söylemen çok iyiydi.
Because I've never seen them before.
Çünkü bunları yukarıdaki kar gibi daha önce hiç görmedim.
I've seen them before.
Onları daha önce görmüştüm.
- I've seen them before.
- Onları biliyordum.
I've seen them before somewhere, but where?
Bunları daha önce bir yerde gördüm ama nerede?
I've never seen anything like them before.
Bunlar gibi şeyleri daha önce hiç görmemiştim.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]