I don't remember his name tradutor Turco
76 parallel translation
I don't remember his name, I don't remember his face, he is dead!
O adı hatırlamıyorum, yüzünü hatırlamıyorum. O öldü!
There's a cat, and I really don't even know his name but I remember that Chip said that his old lady just had a baby and that made me think.
Gerçekten ismini bilmediğim birisi gelip dedi ki, sanırım Chip demişti onu da yaşı geçkin karısı doğurmuştu da bu beni düşündürmüştü.
A boy lived there but I don't remember his name
Orada genç bir çocuk da yaşıyordu, ama adını hatırlamıyorum.
For instance, his decree for suppressing honors, which he... issued after December fifth when a seemingly drunk officer... whose name I don't remember.
Mesela Onur Nişanlarının verilmesini önlemek için hüküm verilmesi gerektiği 5 Aralık'ta yayınlandı şu an ismini hatırlayamadığım sarhoş bir subay tarafından.
I don't remember his name.
Jack'in dostu. Adını hatırlamıyorum.
I don't remember seeing his name.
Adını gördüğümü hiç hatırlamıyorum.
I don't remember his name.
İsmini hatırlayamıyorum.
Uh, I don't remember his name.
Adamın adını hatırlamıyorum.
I don't remember his name, but I killed him.
İsmini hatırlayamıyorum, ama onu öldürdüm.
I don't remember his name, but after the first pregnancy scare I went on the pill, and I used condoms most of the time.
Adını hatırlamıyorum, ama ilk hamilelik korkusunu yasadıktan sonra hap kullanmaya basladım, ve prezervatif kullandım cogu zaman.
I don't remember his last name.
Soyadını hatırlamıyorum.
I don't remember his name, really.
İsmini hiç hatırlamıyorum.
- I don't remember his name.
- Adını hatırlamıyorum.
I don't remember his name, but he had eyes like yours Kind Sexy
- Adını hatırlamıyorum. Ama senin gibi güzel gözleri vardı. Seksiydi.
- I don't even remember his name.
- Adını bile hatırlamıyorum.
And the answer better be : "I don't remember his name."
Ve cevabın "ismini hatırlamıyorum" olsa iyi olur.
I, I don't even remember his name.
Ismini bile hatirlamiyorum.
I don't remember his name.
Adını hatırlamıyorum.
The first guy I fell for since we split up... and you don't remember his name.
Ayrıldığımızdan bu yana birlikte olduğum ilk adam ve sen onun ismini hatırlamıyorsun.
Or, if I don't remember his name, location and approximate date.
İsmini hatırlamıyorsam ya da yeri ve yaklaşık tarihi.
I... don't remember his name.
Onun adını hatırlayamıyorum.
- I don't remember his name. - But find him and give me his reel.
- Adını hatırlamıyorum ama onu bul ve bana denemeleri ver.
I don't remember his last name.
Soyadını bilmiyorum.
I don't even remember his name.
Adını bile hatırlamıyorum.
And no, I don't remember his name
Ve hayır, onun adını da hatırlamıyorum.
There's this one fellow, I don't remember his name. Little guy, he's got dark hair, he's...
İsmini hatırlamıyorum ama içlerinden biri, ufak bir adam, siyah saçlı ve o...
I don't remember his name. He just had a big scar on his face. Just like yours.
Adını hatırlamıyorum, ama tıpkı sizin gibi yüzünde koca bir yara izi vardı.
I don't remember his name, but I got him to eat.
Adını hatırlamıyorum ama onunla yemek yiyeceğiz.
I don't remember anything from the actual dossier other than his name.
Asıl dosyadan adamın ismi dışında hiçbir şey hatırlamıyorum.
You're like... I want to thank my anesthesiologist,'cause I don't fucking remember his name.
böyle bişey... anestezist'ime burdan teşekkür etmek istiyorum,'çünkü ismini bilehatırlamıyorum.
But, I don't remember his name
Ama ismini hatırlamıyorum. Ağabeyim...
We are gathered in the presence of the Lord and all things holy to celebrate the passing of one Mr.- - I don't remember his fucking name.
Burada Tanrı'nın ve tüm kutsal şeylerin huzurunda merhumu anmak üzere toplandık. Adını bile hatırlamıyorum amına koyayım!
I don't remember his name.
- Adını hatırlamıyorum ki.
I probably breast-fed this guy, but I don't remember his name.
O oğlanı emzirdim herhalde ama adını hatırlamıyorum.
I don't remember his name.
Kim o?
I don't remember his name anymore,
- Adını hatırlamıyorum artık.
I don't remember his name.
İsmini de hatırlamıyorum.
I don't remember his name.
İsmini hatırlamıyorum.
I don't suppose you remember his name?
Sanırım adını hatırlamıyorsun?
I don't remember his name.
- Adını hatırlamıyorum.
I don't remember his name, but he lives in that public housing on grandview.
İsmini hatırlamıyorum. Ama Grandview'deki toplu konutlarda oturuyor.
I don't remember his real name.
Gerçek adını hatırlamıyorum.
Listen to me, Sky, and remember - I don't want to hear his name again, and I don't want you to have anything to do with him.
Beni dinle Sky ve şunu aklına sok. Onun adını bir daha duymak istemiyorum onun olan hiçbir eşyayı istemiyorum. Anlaşıldı mı?
I don't- - I don't remember his name.
Ben ismini hatırlamıyorum.
- I don't remember his name.
- İsmini hatırlamıyorum.
Um... amazing. I don't remember his name.
Çocuğun ismini bile hatırlamıyorum.
I don't remember his right name, but we call him Tek-Life. They went up to England to pursue Bob to come down, back to Jamaica.
İngilitere'yE Bob'u Jamaika'ya geri dönmeye ikna etmek için geldiler.
I don't recall ever meeting him, - nor do I remember his name.
Görüştüğümü hatırlamıyorum fakat, ismini hatırlıyorum.
Oh, my apologies, sir. I don't remember his name, but he said you had the Esmeralda all gassed up for a long trip.
Özür dilerim efendim, ismini hatırlamıyorum ama biri Esmeralda'yı uzun bir yolculuk için hazır ettiğinizi söyledi.
Who? I don't remember his name.
İsmini hatırlamıyorum.
I don't remember his name...
İsmini hatırlayamıyorum...