English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Inglês → Turco / [ I ] / I don't understand

I don't understand tradutor Turco

25,971 parallel translation
I don't understand.
Anlayamıyorum.
I don't understand when people say that.
İnsanlar böyle söylediklerinde anlamıyorum.
What I don't understand is how you could agree to help a stranger drive another person insane.
Benim anlamadığım şey ise bir insanı delirtmesi için bir yabancıya nasıl yardım edebildiğin.
I just don't understand why you won't tell me what happened.
Bana neler olduğunu neden... anlatmadığını, anlamıyorum.
I just don't understand why you're her emergency contact.
Neden onun acil listesinde olduğunu anlamıyorum.
And I just don't understand why you don't understand how an alarm clock works!
Ben de alarmı kurmayı nasıl bilmediğini anlamıyorum!
I don't understand. Don't you want to at least look at the numbers?
En azından rakamlarımıza bakamaz mısınız?
I just don't understand how the wind gets into Candlestick.
Ben sadece Candlestick Stadyumuna hala nasıl rüzgar giriyor anlamıyorum.
I don't understand.
Anlamıyorum.
I don't understand why you're doing this.
- Bunu neden yaptığını anlamıyorum.
I don't understand.
- Anlamıyorum.
And I just don't understand.
Anlamıyorum.
I don't understand any of this.
Bunların hiçbirini anlamıyorum.
Guess I don't understand what you're getting out of this.
Hala tüm bunları neden yaptığını anlayamıyorum.
So I don't accept your forgiveness, you understand?
Şu anki affını kabul etmiyorum anladın mı beni?
I don't understand, Bonnie.
Seni anlamıyorum, Bonnie.
You don't understand how she marked me any more than I do.
Bana ne yaptığını benden daha mı iyi biliyorsun?
Mom, I don't understand.
Anne, anlamıyorum.
You know what I don't understand...
Anladığımı biliyorsun...
I don't understand.
Anlamadım.
Yeah, but I still don't understand how - - how dying is a - - a blueprint for success.
Evet ama ben ölmenin nasıl bir başarı olduğunu anlayamadım.
Fred, I don't understand.
Fred anlamıyorum.
I just don't understand what's wrong with what we have.
Bu halimizin nesi var, anlamıyorum.
I don't understand, finian!
Anlamıyorum, Fanian!
I don't understand.
Anlamıyorum
I don't understand why finian didn't tell me.
Finian'ın bana neden söylemediğini anlamıyorum.
I guess I don't really understand the question.
Sanırım soruyu tam olarak anlamadım.
I don't understand. Or care, to be honest.
Doğrusu anlamıyor ve umursamıyorum.
I don't understand you.
Anlamıyorum.
- I don't understand.
- Anlamıyorum.
- I don't understand!
- Anlayamıyorum.
I understand... But you don't get it, do you?
Git bunları başkasına anlat.
I just don't understand.
Anlayamıyorum.
I just don't understand why it's important.
Anlamadığım kısım nedeni.
There's something I still don't understand.
Hala anlamadığım bir şey var.
I'm sure there's lots of things you don't understand.
Anlamadığın tonlarca şey olduğuna eminim.
I still don't understand how a wall could have gotten breached.
Bir duvar nasıl hasar almış olabilir, anlayamıyorum.
- Okay, I don't understand.
- Tamam, anlamadım.
What I don't understand is why you didn't say anything.
Anlamadığım, neden bir şey söylemedin?
I don't understand why we've been running around with salt and fertilizer, when you could have just waved your NSA magic wand.
NSA sihirli değneğini kullanmak yerine neden bizimle beraber tuz veya gübre ile uğraştığını anlamıyorum.
Then if your love is stronger than your distrust, please understand that I'm in a situation with another guy who I don't love, who I have never loved, but that's all I can tell you.
- O zaman sevgin güvensizliğinden güçlüyse lütfen sevmediğim hiç âşık olmadığım bir adamla bir işin içinde olduğumu anla... -... ama sana tüm söyleyebileceğim bu.
ICU don't understand that I'm not having this baby until I get back in my suite.
Sanırım sen, özel odama geri dönene dek bu çocuğu doğurmayacağımı anlayamadın.
I don't understand why they were tracking us in the first place.
- Neden peşimize düştüklerini anlamıyorum.
Well, I don't pretend to understand any of this time travel bunk, but these fellas do have a timeship. Might come in handy.
Şu zaman yolculuğu saçmalığından hiç anlamam ama bu adamların zaman gemisi var.
I don't understand any of this.
- Hiçbir şey anlamadım.
I still don't understand.
Hala anlamıyorum.
I'm sorry, I... I guess I don't fully understand why you're so upset at him.
Sadece neden ona bu kadar kızgın olduğunu anlamadım.
Maybe the reason she's shutting you out is because you're not trying to understand - what she's going through. - I don't need to unders...
Belki de sana karşı koymasının sebebi, yaşadıklarını anlamamandır.
Your body's chemistry is changing in ways that I don't fully understand, but one thing is clear. These powers you have, the more you use them, the more difficult they're going to be to reverse.
Vücut kimyan tam olarak anlayamadığım bir şekilde değişiyor ama kesin bir şey var ki, sen bu güçlerini kullandıkça tersine çevirmek zorlaşacak.
- I don't understand.
- Anlayamıyorum.
- I don't understand, Dad.
- Anlamıyorum baba.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]