I feel terrible about it tradutor Turco
59 parallel translation
Anyway, I feel terrible about it.
Neyse, bunun için çok üzgünüm.
Besides, I feel terrible about it, all right?
Ayrıca kendimi çok kötü hissediyorum, anladın mı?
I feel terrible about it.
Kendimi çok kötü hissediyorum!
I did say no, but I feel terrible about it.
Ben de hayır dedim ama bu yüzden kendimi berbat hissediyorum.
I feel terrible about it.
Berbat hissediyorum.
[stammers] Ben, I know you're in an incredibly difficult position and I feel terrible about it.
Ben, çok zor bir durumda olduğunu biliyorum ve bunun için çok üzülüyorum.
Um, so... It's really my fault that you got that nickname and I feel terrible about it.
Yani sana o lakabın takılması aslında benim suçum ve kendimi bu konuda berbat hissediyorum.
Obviously, I feel terrible about it.
Tabii sonra kendimi çok kötü hissettim.
Yeah, I feel terrible about it.
Evet, kaçırdığım için çok kötü hissediyorum.
I just... I feel terrible about it.
Kendimi çok kötü hissediyorum.
Yes, sir, and I feel terrible about it.
Evet efendim kendimi çok kötü hissediyorum.
I feel terrible about it and...
Kendimi berbat hissediyorum ve...
Ok, that was a lie and I feel terrible about it!
Tamam, bu bir yalandı ve bu nedenle kendimi çok kötü hissediyorum!
I feel terrible about it, but what was I supposed to do?
Benim de vicdanım sızlıyor. Ama ne yapabilirdim ki?
Actually, she kissed me, but it still happened, and I feel terrible about it, man.
Aslında o beni öptü, ama yine de oldu ve kendimi kötü hissediyorum.
And I feel terrible about it.
Ve korkunç hissediyorum.
I feel terrible about it.
Bu konuda çok üzülüyorum.
I feel terrible about it, but I'm gonna tell the judges right now... that we don't deserve to win.
Kendimi çok kötü hissediyorum, ama kazanmayı hak etmediğimizi hakemlere söyleyeceğim şimdi.
Yes, I feel terrible about it.
Evet, bu konuda kendimi çok kötü hissediyorum.
I took both of them, but I feel terrible about it.
İkisini de ben aldım ama kendimi çok kötü hissediyorum.
I feel terrible about it, and I'm really sorry.
Kendimi korkunç hissediyorum ve tekrardan özür diliyorum.
I feel terrible about it.
Bununla ilgili kendimi çok kötü hissediyorum.
I feel terrible about it.
Kendimi berbat hissediyorum.
I met this girl and I kissed her, and I feel terrible about it.
Bir kızla tanıştım, onunla öpüştüm ve kendimi çok kötü hissediyorum.
And I feel terrible about it.
ve bunun için kötü hissediyorum.
Yes, and I feel terrible about it.
- Evet ve kendimi kötü hissediyorum.
I did... use you, and I feel terrible about it.
Seni kullandım ve kendimi çok kötü hissediyorum.
I'm dating both of them, and neither one of them knows it, and I feel terrible about it.
İkisiyle de birlikteyim, ikisi de bilmiyor ve bu konuda çok kötü hissediyorum.
I feel terrible about it, okay?
Kendimi çok kötü hissediyorum, tamam mı?
Master, when I think about this terrible revenge I feel I want to leave it undone and run away
Üstadım, bu korkunç intikamı düşündüğümde her şeyi bırakıp buradan kaçıp gitmek istiyorum.
I feel that with you sometimes. But sometimes I feel terrible about the thought of being happy with you, because if it weren't...
Seninle birlikteyken bunu hissettim ama bazen bazen seninle birlikteyken çok kötü şeyler olabileceğini de hissettim.
- I feel so terrible about it.
- Kendimi korkunç hissediyorum.
You know, I feel terrible about Joey, but it's a great business opportunity.
Joey için kendimi kötü hissediyorum, ama bu çok önemli bir iş fırsatı.
Anyway... when I hit you... I feel so terrible all I can think of... is to get drunk again and forget about it.
Sana vurduğum zaman o kadar kötü oldum ki..... tek düşündüğüm sarhoş olup unutmaktı.
I feel just terrible about it. Well, maybe you shouldn't feel so bad, be...
Hayır, hayır, bence öyle hissetmemelisin.
I just feel so terrible about it, so guilty.
Bu konuda kendimi berbat hissediyorum... ve çok suçlu.
And I feel really terrible about it.
Çok kötü hissediyorum.
I think it's terrible what Herkabe's been putting you through in class. I really feel bad about the way he's treating you.
Hayır, hayır, hissediyorum, şu anda karıncalanmaya başladım.
I feel terrible about the inconvenience, but I'm afraid that I have to ask you to sign it again.
Bu verdiğim sıkıntıdan dolayı kötü hissediyorum ama onu tekrar imzalamanızı istemek zorundayım.
Yeah, I know it's really wrong to use a person this way, and I feel really terrible about it.
Bir insanı bu şekilde kullanmak çok yanlış ve bu konuda kendimi çok kötü hissediyorum.
Yeah, but I wouldn't have thought about it if it wasn't for you, and then you knowingly make me feel terrible and blackmail me?
Evet ama bunu sen yapmış yapmasaydın, Bu aklıma gelmeyecekti. Sonra kasıtlı olarak kendimi kötü hissetmemi sağladın ve bana şantaj yaptın.
And I feel really terrible about it.
Ve bu sebepten kendimi kötü hissediyorum.
Look, I know I screwed up telling all you guys about Quinn and Puck. And I feel really terrible about it... but we cannot let Rachel figure this out.
Bakın, Quinn ve Puck olayını sizlere söyleyerek hata ettiğimi biliyorum ve bunun yüzünden kendimi çok kötü hissediyorum ama Rachel'ın durumu anlamasına izin veremeyiz.
I know it will be over quickly, but I worry about those who might linger. I feel terrible about that.
Ölen insanları düşünüyorum.
I just feel terrible about it.
Çok kötü hissediyorum.
Is it terrible I feel so great about that?
Bunun için harika hissetmem kötü bir şey mi?
Ever since I came here, all I wanted to do was stick my dick in different pussies, and I did, and then the moment I did, I get fuckin'guilt-ridden, and I feel fuckin'terrible about it.
Daha sonra içim suçluluk duygusuyla doldu ve kendimi çok kötü hissediyorum.
No, I just feel terrible about it.
Kendimi kötü hissettim şimdi.
I really feel terrible about it.
Gerçekten çok kötü hissediyorum.
I feel terrible about all of it.
Hepsinden dolayı çok kötü hissediyorum.
Then why do I feel so terrible about it?
O zaman neden kendimi bu kadar berbat hissediyorum?