I guess this is it tradutor Turco
315 parallel translation
Well, I... I guess this is it.
Sanırım bu.
Well... I guess this is it, huh?
Sanırım buraya kadar, değil mi?
I guess this is it.
sanırım gitme vakti.
Well, John, I guess this is it.
John, galiba bu tahliye haberin.
Well, Buddy, I guess this is it.
Buddy, sanırım vakti geldi.
I guess this is it.
Galiba mecburum.
Yeah, yeah, I guess this is it, isn't it?
Evet, evet, hepsi bu sanırım, değil mi?
I guess this is it.
Galiba buraya kadar. İyi geceler Danny.
I guess this is it.
Galiba burası.
- Well, I guess this is it.
- Evet... sanırım vakit geldi.
I guess this is it.
Sanırım bu kadar.
I guess this is it.
Bunun o olduğunu sanıyorum.
Well, Mother, I guess this is it.
Pekâlâ, anne, sanırım buraya kadar.
- Well, I guess this is it.
- Şey, sanırım başlıyoruz.
- Hey, Charley. Look, I don't know what to say, but I guess this is it.
Bak.Ne söyleyeceğimi bilmiyorum.Ama sanırım bu budur.
So I guess this is it?
Sanırım bu kadar, ha?
- I guess this is it.
- Sanırım burası.
Well, I guess this is it.
Sanırım buraya kadar.
- I guess this is it.
- Sanırım zamanı geldi.
I guess this is it.
Sanırım buraya kadar.
I guess this is it, huh?
Hepsi bu ha?
- Well, I guess this is it.
- Pekala, buraya kadarmış.
- So, I guess this is it. If you don't mind, I'll run alongside the train as it speeds you from my life.
- sanırım zaman geldi eğer sorun olmazsa, trenin arkasından hayatımdan geçtiğiniz gibi koşmak istiyorum
Well, I guess this is it, huh?
Galiba hepsi bu kadar.
I guess this is it.
Yolun sonuna geldik.
So I guess this is it for you and rollerblading?
Herhalde bu senin için son olur değil mi?
Well, I guess this is it, captain.
Şey, sanırım bu kadar kaptan.
I guess this is it, no?
Sanırım buraya kadar, değil mi?
Well, I guess this is it. Party's over.
sanırım parti bitti.
So I guess this is it.
Yani hepsi bu kadar.
Well, I guess this is it.
- Sanırım buraya kadar.
Well, I guess this is it.
Sanırım bu kadar.
- Well, I guess this is it.
- Sanırım geldik.
Well, I guess this is it, man.
Sanırım buraya kadar dostum.
So I guess this is it... the last big goodbye.
Bu yüzden... galiba buraya kadar. Son, büyük hoşçakal.
Actually, I guess this is it.
Sanırım sadece biz gidiyoruz.
I can't even begin to guess how it was made, but this thing serves as some sort of antenna for receiving thought-waves from The Blessed and apparently can control machines.
Nasıl yapıldığını anlamaya başlayamasam da bu şey Kutsallardan düşünce dalgaları almak için bir çeşit anten gibi iş görüyor ve görünüşe göre makineleri kontrol edebiliyor.
Oh, I guess this is what you mean, sir. It came a little late.
Konunun buraya geleceğini tahmin ediyordum.
I guess it was the wrong thing to do, but I just can't seem to get this thing out of my head.
Sanırım yanlış bir iş yaptım ama tüm bu şeyleri aklımdan bir türlü çıkartamıyorum.
- It's just a matter of measurements... and if these rooms are identical, I guess this is just as good as the other.
- Hepsi hepsi Ölçüm meselesi. eğer odalar birbirinin ayni ise, sanırım bu da diğeri kadar güzeldir.
I guess this is as good a way as any to prove it.
İspat etmek için bundan daha iyi bir fırsat olamaz.
It takes years, I guess, but this is the beginning of it.
Öğrenmesi bazen yıllar sürer, bu sadece başlangıç bugün.
I guess this is why it gave me asthma, huh?
- Astim atagi gecirdim.
Well, I guess this is as far as it goes.
Galiba buraya kadarmış.
I guess the point of all this is that after a while, something tells you, some voice speaks to you, and that's it.
"... burada anlatmak istediğim husus, bir süre sonra bir şeyin... " ... sanki bir sesin sizi uyarması ve size" ayrılma vakti geldi " demesidir.
I GUESS THIS AIN'''T THE KIND OF WORK THEY GIVE YOU A GOLD WATCH FOR, IS IT?
Sanırım çalışma şekli böyle olmamalı, sana altın bir saat verdiler, değil mi?
I guess this is it.
Sanırım öyle.
This is it, I guess.
Sanırım burası.
I'm sorry too, but I guess this is the wrong time to worry about it, huh?
Ben de üzgünüm, ama sanırım hiç de... endişelenecek zaman değil, ha?
I guess I sort of missed it. Well, I think the only thing for us to do now... is to get you up onstage with this Powerline feller.
Şimdi yapacağımız tek şey seni şu Powerline ile sahneye çıkarmak.
- Could it be- - and this is just a wild guess- - that Harry is way better at something than you? Give me some credit. I'm the high commander.
Yapma ben tecrübeli bir kumandanım, Böyle şeylerle uğraşmam.