I just want to apologize tradutor Turco
148 parallel translation
I guess I was in a weird mood, and I just want to apologize because I don't want to make you feel uncomfortable or anything, because I'm really glad you're- -
Havamda değildim galiba ve senden özür dilemek istedim çünkü seni rahatsız etmek filan istemiyorum, senin şey olduğuna...
I just want to apologize for my behavior last night.
Dün geceki davranışım için özür dilemek istiyordum.
- Look, I just want to apologize.
- Bakın, özür dilemek istiyorum.
Uh... I just want to apologize for that uh... unpleasant scene a little earlier.
Az önceki hoş olmayan olay için özür dilemek istiyorum.
Dr. Benton, I just want to apologize again for the slides.
Dr. Benton, dialar için tekrar özür dilemek istemiştim.
I just want to apologize for putting your name on the list.
Bekle, adını rapora koyduğum için özür dilerim.
You were right, so, I just want to apologize.
Haklıydın. Özür dilerim.
I just want to apologize to Mike's mom and Josh's mom and my mom...
Yalnızca özür dilemek istiyorum Mike'ın annesinden ve Josh'ın annesinden ve kendi annemden.
So, Russ, I just want to apologize about the last time we spoke.
Russ, son konuşmamız için özür dilemek istiyorum.
I just want to apologize.
Özür dilemek istiyorum.
I just want to apologize for the other day when I proposed to you.
Sana evlenme teklif ettiğim için özür dilemek istiyorum.
Listen, I just want to apologize again for what happened last night.
Bak, dün akşam olanlar için tekrar özür dilemek istedim.
I just want to apologize about what happened at the amphitheater.
Anfi tiyatroda olanlar için özür dilemek istedim.
Stephanie, I just want to apologize for...
Stephanie, senden özür dilemek istedim...
and I just want to apologize.
S... Seni seviyorum ve sadece özür dilemek istiyorum. #
I just want to apologize for the unfortunate incident... that brings us to this unpleasant juncture.
Bizi bu nahoş noktaya getiren... talihsiz olay için özür dilemek isterim.
Look, I just want to apologize to Penny.
Sadece Penny'den özür dilemek istiyorum.
That makes sense, though. Look... I just want to apologize.
Nevada Şehri Senato Üyesi Allison Greenberg, eski striptizci.
Mom, I just want to apologize about the... you know, the whole "sponge" thing.
Anne, ben senden tüm şu "sünger"... olayı için özür dilemek istiyorum.
- I just want to apologize.
Üzgünüm.
I just want to apologize for last night.
Ben sadece dün gece için özür dilemek istemiştim.
I mean, so I just want to apologize again for the other day.
- Önemli değil, Mac. Aldırma.
I just want to apologize for the...
Sadece özür dilemek istemiştim...
I just want to apologize to the both of you for my son's behavior.
Oğlumun davranışı yüzünden ikinizden de özür dilemek istiyorum.
- I just want to apologize.
Özür dilemek istiyorum.
I just want to apologize, all right?
Özür dilemek istedim, tamam mı?
I just want to apologize.
Ben sadece özür...
Mr. Bolger, look, before you throw me out of here... I just want to apologize about earlier.
Bay Bolger, beni buradan atmadan önce sizden özür dilemek istiyorum.
Listen. I just want to apologize.
Sadece özür dilemek istiyorum.
I just, I just want to apologize for what happened in the girls'bathroom today.
Bugün kızlar tuvaletinde olanlar için özür dilemek istemiştim.
I just want to apologize for what I did and what I said.
Yaptığım ve söylediğim şeyler için özür dilemek istedim.
I just want to apologize.
Sadece özür dilemek istedim.
I just want to apologize, you know, for imagining cindy with her little dress off and - oh, that's okay.
Ben sadece özür dilemek istiyorum, Cindy'i o küçük elbisesini çıkarmış hayal ettiğim için. Sorun değil.
I-I just want to apologize. Oh, that's what this is about.
Özür dilemek istiyorum sadece.
I just want to apologize to Asad.
Sadece Asad'tan özür dilemek istiyorum.
Look, I just want to apologize for what my brother did.
Bak, kardeşimin yaptıkları için özür dilemek istiyorum.
I was just gonna try and make things better, and, like, apologize, and just wanted to let her know that I didn't, you know, I didn't want to screw anything up or make anything awkward for her.
Aramızı iyileştirmeye çalışacaktım sadece, özür dilemek gibi ve yalnızca ona hiçbir şeyi batırmak veya hiçbir şey için zorluk çıkartmak istemediğimi söyleyecektim.
Look, I want to apologize for everything I just said.
Bütün sözlerim için özür dilerim.
I just want to apologize to you again.
- Ben bir kez daha özür dilemek ve hata için çok üzgün olduğumu söylemek istiyorum.
It's just I want, uh - I - I want to apologize for yesterday.
özür dilemek istiyorum dün için.
I just want to go on record... and apologize for my attitude towards you since your arrival.
Buraya geldiğin ilk günden beri sana karşı tavır aldığım için özür dilemek istiyorum Sydney.
Look, I know you've had some time to think about the mistake you've made... and I just want to let you know you don't have to apologize.
Bak, yaptığın hatayı düşünmek için yeterli zaman geçirdin, biliyorum... ve sadece özür dilemek zorunda olmadığı bilmeni istiyorum...
I just want you to know I apologize and I hope somehow I can make it up to you.
Senden özür dilemek istiyorum ve bunun için her şeyi yapmaya hazırım.
I just want to apologize for last night.
Peki ya mantıklıysa renkli insanlardan daha fazla tehlike geldiğine inanması?
Um, listen, I just... I want to apologize for yesterday and last night. It just shouldn't have happened.
Dinle, ben dün icin ozür dilemek istiyorum, ve gecen aksam icin bu olmamaliydi.
Yeah, but I just... I want to apologize to him.
Evet, ama ben... ondan özür dilemek istiyorum.
I just want him to apologize face to face.
Yüzüme karşı özür dilemesini istiyorum.
I just want to sit to apologize for what happened earlier.
Bugün olanlar için, Özür dilemek istiyorum.
So I just want you to know that I personally apologize.
Şahsen çok üzgün olduğumu bilmeni istiyorum.
I just want you to know, I - I apologize for, and thoroughly renounce, the harshness of my language.
Bilmeni istiyorum ki, söylediklerimin kabalığı için özür dilerim... ve söylediklerimi geri alıyorum.
I don't need you to apologize. I just want you to be here when he goes down.
Senin özür dilemene ihtiyacım yok.Onu yere serdiğimde burda olmanı istedim sadece.