I just wanted to ask tradutor Turco
363 parallel translation
I just wanted to ask you something frightfully important.
Sana müthiş önemli bir şey sormak istiyorum.
We saw smoke coming from your chimney, I just wanted to ask if...
Bacadan gelen dumanı gördük, ben sadece sormak istiyorum, eğer...
Thank you, but I just wanted to ask you which way I ought to go.
Teşekkür ederim sadece hangi yoldan gitmem gerektiğini sormak istiyordum.
- I just wanted to ask...
- Ben sadece bir şey sormak istedim...
I just wanted to ask.
Sadece sormak istedim.
- I just wanted to ask you...
- Şeyi soracaktım...
I just wanted to ask you about the flowers I brought over for your sister.
Kızkardeşiniz için topladığım çiçeklerle ilgili bir şey sormak istiyordum.
I just wanted to ask if you think it's right for me to work in that profession.
Size sormak istediğim bu mesleği kabul etmemin doğru bir şey olup olmadığı.
I just wanted to ask you, do you really believe that Mr Winters could have been killed by someone he was investigating?
Oh, bir sürü parmak izi mi arıyorsunuz? Oh, merhaba, efendim. Parmak izleri mi?
I just wanted to ask if my husband's there.
Kocam orada mı acaba?
I'm investigating the death of Eric Wagner, and I just wanted to ask you a couple of questions.
Eric Wagner'in ölümünü soruşturuyorum ve size sormak istediğim birkaç soru var.
I just wanted to ask you about the union.
Sadece, size sendika hakkında soru sormak istiyordum.
I just wanted to ask some questions.
Bazı sorular soracaktım.
Okay? See, I just wanted to ask, concerning the doctor...
Anladim, ama ben doktorla ilgili diyecektim ki...
I just wanted to ask... but...
sormak istedim ki... ama..
But I just wanted to ask... if Mom and I could come and stay with you for a while.
ama ben sadece şeyi sormak için... annem ve ben biraz sende kalabilir miyiz diye
Uh, I just wanted to ask you some questions about your, uh, bike.
Sana motosikletinle ilgili sorular sormak istiyorum.
I just wanted to ask you some questions.
Sadece soru sormak istiyorum.
Oh, I just wanted to ask you some questions about your bike.
Sadece motorun hakkında soru sormak istemiştim.
I just wanted to ask you a few questions.
Size bir kaç soru sormak istiyordum.
I just wanted to ask you about some of these lovely robes that you and the ladies...
Sadece, siz hanımlara giydiğiniz bu güzel elbiselerle ilgili bir kaç şey sormak istiyorum.
Uh... what we were talking about yesterday... I just wanted to ask you some questions about it.
Dün konuştuğumuz şey hakkında sana birkaç soru sormak istiyordum.
I just wanted to ask you a question.
Sadece sana bir soru sormak istiyorum.
I just wanted to ask how much is a ticket to Melbourne
Sadece Melbourne için bilet fiyatı sormaya geldim.
I just wanted to ask if you still had those pies to sell.
Acaba hiç satılık ekmeğiniz ya da çöreğiniz var mı diye soracaktım.
I know you're very busy. I just wanted to ask you a favor.
Çok meşgul olduğunu biliyorum ama küçük bir iyilik isteyecektim.
I just wanted to ask you what can a white person like me, who isn't prejudiced what can I do to help you and further your cause?
Şunu sormak istedim benim gibi ön yargısız beyaz bir insan size, davanıza yardım etmek için ne yapabilir?
I guess I just wanted to ask.
Sanırım sormak istedim.
I just wanted to ask... about the old woman... that was killed over there, in flat number 40
40 numaralı dairede öldürülen yaşlı kadını sormak istemiştim.
Um, I just wanted to ask.
Bir şey soracaktım.
Annette, I just wanted to ask...
Bir soru daha, Annette.
Uh, I can't stay, I just wanted to ask a favor.
Fazla kalamam sadece bir iyilik isteyecektim.
I just wanted to ask about the postcards.
Bir de sana kartpostalları sormak istemiştim.
I just wanted to ask about your egg.
Ben sadece yumurtanı sormak istemiştim.
" I just wanted to avoid Hans being torn
" Yalnızca Hans'ın sana olan aşkıyla profesyonel...
I just wanted to see her, ask a few questions.
Kendisiyle görüşüp birkaç soru soracaktım.
Just when I wanted to ask him a favor, too.
Tam da ondan bir iyilik isteyeceğim zamanda.
I was just in the neighborhood and I wanted to ask you...
Bu civardaydım ve sana... sormak istedim.
With that and your love I'd be the King I've always wanted to be, wise, generous, just, merciful.
Oğlumuz ve aşkımızla, her zaman olmak istediğim bir Kral olacağım : Bilge, cömert, adil, merhametli.
Well, look. It's just a little thing I wanted to ask you about.
Şey, bakın. size sormak istediğim küçük bir şey.
There was just one question I wanted to ask.
Size bir sorum olacaktı.
Hi. I just wanted to say that... I'm very embarrassed by the way I behaved tonight and I... well, I don't know quite what to say now, except... the thing about love is that you can really make an ass of yourself.
Merhaba, söylemek istediğim... bu geceki davranışım için özür dilerim... ve aslında ne söyleyeceğimi tam olarak bilemiyorum... aşkın insana salakça şeyler yaptırdığını söylemek dışında.
I just wanted to see what you can do to a man who has a broken arm, a bandaged head with his mouth sewn up and looking at you with one eye.
- Hiç! Sadece, bir kolu ve bir bacağı askıda, kafası bandajlar içinde, ağzı dikiş dolu ve size tek gözüyle bakan bir adama ne yapılabilir diye görmek istiyordum da!
And you know I've always wanted to work in a delicatessen just so that a woman would come in one day and ask me to give her some tongue.
Her zaman bir kadın gelir de dil ister diye şarküteride çalışmak istemişimdir.
I didn't really know till just now but I think it's to ask you, if you could do anything you wanted if you could have a wish...
Şu ana kadar gerçekten bilmiyordum ama... sanırım amacım size şunu sormak : İstediğiniz bir şeyi yapabilecek olsaydınız... bir dileğiniz yerine gelecek olsaydı...
I could tell you that you wanted to ask me for my number, so I just asked for yours.
Bana numaramı sormak istediğini düşündüm ve ben seninkini istedim.
I mean, if he wanted to ask me out, why didn't he just ask me?
Demek istediğim, eğer bana çıkma teklif etmek istediyse, sadece niye sormadı?
But before I do, I wanted to ask you... just how marginal the undiscovered voice of American poetry should be?
Amerikan şiiri'nin kıyıda köşede kalmış, keşfedilmemiş sesi nasıl olmalı?
I just have a few additional questions i wanted to ask you.
- Size sormak istediğim birkaç ek sorum vardı. - Tamam.
Anyway, I've just got a few questions I wanted to ask.
Um, herneyse, size sadece birkaç sorum olacaktı.
First of all I wanted to ask, you look just like us.
Sormak istemiştim. Tam olarak öyle görünüyor.