I know it's hard to understand tradutor Turco
85 parallel translation
Dear, I know it's hard to understand, but you must trust me.
Sevgilim, anlamak zor biliyorum ama bana güvenmek zorundasın.
I know it's hard for you to understand.
Bunu anlamayacağını biliyordum.
I will, I know it's hard to understand.
Olacağım, biliyorum anlaması güç.
I know it's hard to understand.
Anlamak zor, biliyorum.
I know it's hard to understand.
Bunu anlamak zor biliyorum.
I know it's hard to understand but it really was a vision.
Anlaması zor biliyorum ama gerçekten bu bir öngörüydü.
Now, I know it's hard to understand, Cinque.
Bunu anlamanın zor olduğunu biliyorum Cinque.
I know it's hard to understand this now but we aren't always meant to know why things happen the way they do.
Biliyorum şimdi bunu anlamak zor ama bizler, her zaman olayların neden öyle olduklarını bilemeyiz.
I know it's hard to understand.
Biliyorum, anlaması zor.
I know it's hard to understand.
Anlaması zor, biliyorum.
It's just that I understand where you're comin'from and I want you to know that there's no hard feelings.
Sadece... Nereden geldiğini anlıyorum ve bilmeni istiyorum ki sana karşı kötü hislerim yok.
I know it's hard for you to understand but don't you want Mommy to be good at her job?
Bunu bizim için yapıyorum. Anlaman zor, biliyorum. Ama annenin işinde başarılı olmasını istemiyor musun?
I know it's hard to understand, and that's why it was hard to tell you, because I knew you'd be real upset.
Biliyorum anlaması çok zor ve bu nedenle sana anlatması zor, çünkü gerçekten altüst olacağını biliyordum.
I know it's hard to understand, but you have to try.
Kabullenmek çok zor biliyorum, ama çaba göstermelisin.
How do you know what I'll understand unless you tell me? It's been hard enough trying to get you to stop thinking of me as an innocent little kid.
- Beni masum küçük bir çocuk gibi..... görmemeni sağlamak yeterince zordu.
I know. It's hard not being able to understand each other.
Biliyorum, bu şekilde birbirini anlamamak çok zor.
Anyway, I know it's hard to understand.
Her neyse, anlaşılması zor, biliyorum.
Fez, I know it's hard for a foreigner... to understand our complicated capitalist system.
Fez, biliyorum bir yabancı için... bizim karmaşık kapitalist sistemini anlamak zor.
- I know it's hard to understand.
- Anlaması zor biliyorum.
I know it's hard to understand, even for grown-ups.
Bunu anlamak güç, biliyorum, büyükler için bile.
I know that it's hard for you to understand because you have boys but I don't want Quinn turning into some little slut.
Seninkiler oğlan olduğu için anlaman güç, biliyorum ama Quinn'in orospu olmasını istemiyorum.
- It's a sex position. - I know it's hard for you to understand but not every man is a sex maniac, you know.
- Anlamakta zorlandığını biliyorum ama bütün erkekler seks manyağı değildir, tamam mı?
And I know it's hard to understand.
Ve biliyorum anlamak zordur.
I know it's hard for you to understand, but could you stop doing that?
Senin için bunu anlamak çok güç biliyorum. Şunu kesebilir misin?
I know this is a hard lesson for you to take... and I'm sorry to have to be the one to teach you... but it's best you understand now.
Bunun aldığın en zor derslerden biri olduğunu biliyorum, ve bunu sana ben öğretmek zorunda kaldığım için de üzgünüm. Ama şu an bunu anlaman en iyisi olur.
I know it's hard to understand...
Anlaması güç, biliyorum.
Walt, I know, I understand that it's hard for you to accept help.
Walt, biliyorum. Yardım kabul etmenin zor olmasını anlıyorum.
I know it's hard to understand. But I promise, everything's going to be okay.
Anlamak zor biliyorum ama her şey yoluna girecek, söz.
I know it's hard to understand.
Anlamanızın zor olduğunu biliyorum.
I know it's hard to understand.
Anlamanın güç olduğunu biliyorum.
I know it's hard to understand, but...
Anlamanın zor olduğunu biliyorum.
Richar I know that's it's hard for you to understand, but ancient ways must be honored, and the longer we allow this child to live, the harder it's going to be to do what must be done.
Richard, bunu anlamanın senin için zor olduğunu biliyorum fakat eski yöntemler uygulanmalı. Ayrıca çocuğun ne kadar uzun süre yaşamasına izin verirsek yapılması gereken şey o kadar zorlaşır.
You know, I think it's kind of hard for you to understand because, like, of your generation or whatever.
Bak senin için anlamak zor olabilir.
I know that it's hard for you guys to understand. But I like being me.
Bunu anlamanın size zor gelebileceğini biliyorum ama ne kadar çılgın görünse de kendim olmayı seviyorum.
I'm sorry. i know it's hard to understand, believe me, But there is nothing i can do.
Anlamak zor ama inanın bana elimden gelen bir şey yok.
I know it's hard to understand, but the state of New York doesn't want anyone to get divorced. That's why people go to Reno.
- Anlamak zor, biliyorum ama New York eyaleti kimsenin boşanmasını istemiyor.
I know it's hard for you to understand, but when a child grows inside you,
Anlaşmamızın çöpe gittiğini biliyorsun.
I know it's hard for you to understand right now... but sometimes us adults, we have to do certain things that we don't like.
Biliyorum, şu an bunu anlaman zor ama bazen, biz yetişkinler, hoşumuza gitmeyen bazı şeyleri yapmak zorunda kalırız.
I know that it's hard to understand but I'm doing this for you.
Biliyorum bunu anlamak zor ama bunu senin için yapıyorum.
I know it's hard for you to understand how I feel, but...
Neler hissettiğimi anlamak senin için zor farkındayım ama- -
I know it's hard for you people to understand wanting to go to work every day.
Birisinin her gün çalışmak istemesini senin için anlamanın zor olduğunu biliyorum.
I know it's hard to understand.
Anlaması güç biliyorum.
I know it's hard to understand, but Stefan's different.
Biliyorum bunu anlamak zor ; ama Stefan farklı.
Look, I don't like coming down on you so hard, but I just wanted you to know, I understand why it's so easy to fall for a bad d boy like Justin, because as it turns out, wouldn't you know, I've been doing the very same thing.
Bak, senin üzerine bu kadar gelmeyi sevmiyorum ama sadece bilmeni istemiştim, Justin gibi kötü çocuğa aşık olmanın neden bu kadar kolay olduğunu anlıyorum çünkü durum gösteriyor ki ben de aynı şeyi yapıyormuşum.
I know it's hard for you to understand why we live the way we do.
Sizin için, bizim neden bu şekilde yaşadığımızı anlamak zor, biliyorum.
Seriously, I understand. I know what it's like to have a hard week.
Zor bir hafta geçirmenin ne demek olduğunu iyi bilirim.
I know it's hard for you to understand this right now but when you find people like that you gotta hold on with everything you got.
Bunu anlamanın şu anda zor olduğunu biliyorum ama böyle insanlar bulduğunda, bütün gücünle onlara tutunman gerekir.
I know it's hard to understand what I'm doing, but... it's important that Thayer understands how cold it can be out there- - away from home, no college degree.
Ne yaptığımı anlamak zor biliyorum, ama... Thayer'ın dışarısının ne kadar zor olabileceğini anlaması önemli evde uzak, üniversite derecesi olmadan.
Look, Doc, I know it's hard to understand it's there, but once Jonas explains it to you, you'll see it.
Bak, Doktor, bu şeyin içinde olduğunu anlamanın zor olduğunu biliyorum ama bir defa Jonas bunu açıkladığı zaman her şeyi anlayacaksın.
I know it's hard to understand.
Anlamasının zor olduğunu biliyorum.
I mean, I know it's kind of hard to understand after....
Bunların ardından bunu anlamak zor ama...