I want to see him now tradutor Turco
77 parallel translation
- I want to see him now!
- Şimdi görmek istiyorum!
I want to see him now.
Onu şimdi görmek istiyorum.
Follow him, I want to see him now
Peşinden gidelim, onu görmek istiyorum
- No, I want to see him now.
- Hayır, şimdi görmek istiyorum.
I want to see him now!
Onu şimdi görmek istiyorum!
- I want to see him now.
- Onu hemen görmek istiyorum.
But I want to see him now!
Ama ben onu şimdi görmek istiyorum.
I don't buy that, I want to see him now.
Bunu kabul etmiyorum. Onu hemen görmek istiyorum.
- No! I want to see him now.
Onu şimdi görmek istiyorum.
I want to see him now.
Onu derhal görmek istiyorum.
- I want to see him now!
- Doktor beyle görüşebilir miyim?
I want to see Harry Pearce and I want to see him now.
Harry Pearce'i görmek istiyorum, onu hemen görmek istiyorum.
I'm not stupid. I want to see him now.
Aptal değilim, şimdi görmek istiyorum.
I want to see him now!
Şimdi görmek istiyorum!
Karen, I want to see Freddie and I want to see him now.
Karen, Freddie görmek istiyorum ve hemen şimdi görmek istiyorum.
I want to see him now!
Onu hemen görmek istiyorum!
No, I want to see him now.
Onu şimdi görmek istiyorum.
Pity is, I really like him, and now he'll probably never want to see me again.
Yazık, ondan cidden hoşlanıyorum, ama şimdi muhtemelen beni asla görmek istemez.
I don't want to see him just now.
Şu an onu görmek istemiyorum.
Say I want to see him in my office now.
Onu hemen büromda görmek istediğimi söyleyin.
Now go and tell the commandant I want to see him!
Gerisini koyuver gitsin. Komutanı çağır bana!
Now I want him to see yours.
Şimdi de seni görmesini istiyorum.
I want to see him come out as much as you do but if we don't leave now, we'll never get back.
Onun geldiğini görmeyi senin kadar çok istiyorum ama şimdi gitmezsek asla geri dönemeyiz.
Now listen, son, if you ever get the money... and you do want him to have a nice headstone... you just let me know, and I'll see to it personally... that a real nice one is placed on the grave.
Dinle evlat, eğer para bulur da... güzel bir mezar taşı yaptırmak istersen... bana haber ver. Bununla özel olarak ilgilenirim.
Now you see why I want him to die.
Şimdi neden onun öldürmek istediğimi anlamışsındır.
I can't admit to having found this... but now I don't know if I want to see him again.
Bunları bulduğumu ona söyleyemem ama onu tekrar görmek istediğimden emin değilim.
You see why I want to kill him now?
Onu neden öldürmek istediğimi şimdi anlıyor musun?
I want to see him, I want to see my son now!
Onu görmek istiyorum. Oğlumu görmek istiyorum!
I want to see him tonight, now!
- Onu bu akşam görmek istiyorum.
I want to see him right now.
Onunla derhal görüşmek istiyorum.
As uh, as I see my hand now you know I saw him do it and I just didn't want to, I didn't want him to get big again so I turned around and went right out the front door.
Bukowski tüm zamanını işine yoğunlaşarak geçirmeliydi. Oysa Bukowski bu duruma karşı çıkıyordu. "Memur haklarımdan feragat edip işimden istifa ettim diyelim" burada da düzen tutturamazsak ben ne yaparım? " diyordu.
I want to see him now.
Onu hemen görmek istiyorum.
It's not bad enough that I have to watch you throw yourself at him every day, and now you want to make sure that I see it up close and personal?
Her gün kendini onun önüne attığını izlemek yeterince kötü değil galiba. Şimdi de çok yakın olduğunuzu gördüğümden emin olmak istiyorsun, öyle mi?
I guess I was inspired by our talk last night, so I called him up, told him I didn't want to see him anymore, and now here I am- - down a boyfriend, up a stalker.
Sanırım dün geceki konuşmamızdan esinlendim, böylece onu aradım, onu tekrar görmek istemediğimi söyledim, ve şimdi böyleyim - Bir sevgili gitti, takipçi sapık dadandı.
I want to see him right now.
Onu hemen görmek istiyorum.
Now, I've had this table put here, in the middle... because dice is the count's favourite game... and this is the first thing I want him to see when he arrives.
Bu masayı ortaya koydurdum. Çünkü zar oyunu kontun favorisidir. Geldiğinde ilk bunu görmesini istiyorum.
Jesus, Catherine... that I want to take him to the park tomorrow, but I'm just too tired to come see him right now.
Tanrım, Catherine... onu yarın parka götürmek istiyorum. ama şu anda onu görmek için çok yorgunum.
I want to see Him here and now while I'm alive.
O'nu burada ve canlı halimle görmek istiyorum.
I didn't want him to see me now, I would've made a fool of myself.
Beni görmesini istemedim, rezil olacaktım.
Now if you see him, I want you to call me.
Şayet onu görürseniz beni aramanızı istiyorum.
I want to take it to him, but I just don't think I can see him right now.
Bu kutuyu ona götürmek istiyorum, ama şu anda onu görebileceğimden de emin değilim açıkçası.
- But do me a favor, let me know when E's not in the office because I don't want to see him right now.
- Ama rica ediyorum E'nin olmadığı zaman haber ver çünkü onu görmek istemiyorum.
I want to see him now!
Teşekkürler.
I want to see him right now.
Kapıya o bakıyordu. Onu hemen görmek istiyorum.
I really want to see him now.
Şu an gerçekten tanışmak istiyorum.
I want to see your governor! And I want to fucking see him now!
Hemen müdürünüzü görmek istiyorum
- I want to see him now.
- Onu şimdi görmek istiyorum.
Well, I can't say I want to hear it right now, but... tell Louis I'll see him upstairs.
Şu anda duymak istediğimi söyleyemem ama söyle Louis'e yukarıda görüşeceğim onunla.
If you can really talk to Karan, tell him to appear now... I want to see him...
Eğer gerçekten Karan'la konuşabiliyorsan, söyle kendini göstersin. Görmek istiyorum onu...
I want to see him right now.
Müdür'ü hemen görmek istiyorum.
I so don't want to see him right now.
Onu şuan görmek istemiyorum.