I will never forgive you tradutor Turco
247 parallel translation
I will never forgive you for trying to pawn a forest fire on me when you had that musical. - Yes, but we gave our word to Dietz.
Elinizde böyle bir müzikal varken bana bir orman yangınını yutturmaya çalışmanı asla affetmeyeceğim.
If you make me leave you to his quiet whims, I will never forgive you.
Sizi onun eline bırakmaya beni mecbur ederseniz, sizi affetmem.
I will never forgive you for this!
Bunun için seni hiç affetmeyeceğim!
But I will never forgive you.
Fakat seni asla affetmeyeceğim.
I will never forgive you.
Seni asla affetmeyeceğim.
I will never forgive you for this.
Seni asla affetmeyeceğim.
If you have ruined my chances with Lisa, I will never forgive you.
Eğer Lisa ile olan şansımı mahvedersen, seni asla affetmem.
I will never forgive you for locking'me in that closet.
Beni o odaya kilitlediğin için seni asla affetmeyeceğim.
If I live 1,000 years, I will never forgive you.
Bin yıl bile yaşasam, seni asla affetmeyeceğim.
You better dance with me before you leave, or I will never forgive you.
Gitmeden önce benimle dans etmelisin, yoksa seni asla affetmem.
Father... If you do this..., I will never forgive you.
Baba, bunu yaparsan seni asla bağışlamam.
I will never forgive you for that.
Bunun için seni asla affetmeyeceğim.
I don't care if you drop dead somewhere in battle! But, I will never forgive you if you ruin the Hawks, Griffith's dream!
Öldürülmen umurumda değil ama bunun Griffith'in Şahin Takımı için olan hayallerini etkilemesine tahammül edemem!
I will never forgive you!
Seni asla affetmeyeceğim!
I don't care if you drop dead somewhere in battle! But, I will never forgive you if you ruin the Hawks, Griffith's dream!
Öldürülmen umurumda değil aman bunun Griffith'in Şahin Takımı için olan hayallerini etkilemesine dayanamam!
I will never forgive you for this.
Bunun için seni asla affetmeyeceğim!
but I know that I will never forgive you.
Ama seni asla affetmeyeceğimi biliyorum.
I will never forgive you if you don't.
Gelmezsen çok gücenirim.
I will never forgive you, so just be nice, all right?
.. seni asla affetmeyeceğim,. .. bu yüzden biraz nazik ol.
- I will never forgive you!
- Seni asla affetmeyeceğim!
I will never forgive you for this...
Seni asla affetmeyeceğim...
If you! If you present yourself again and make a scene... I will never forgive you.
Bir daha yüzünü gösterip olay yaratırsan seni asla affetmem.
I will never forgive you if something bad happens to my son.
Oğluma kötü bir şey olursa seni asla affetmem.
I will never forgive you for what you did to me that day, Jim.
Aniden o öfke geri dönüyor.
I will never forgive you for this.
Bunun için seni hiç affetmeyeceğim.
But if you do, I will never forgive you.
Ama içersen seni asla affetmem.
I will never forgive you two if you make me cry tonight.
Bu gece beni ağlatırsanız sizi asla affetmem.
Our baby died, if you get Niklas killed I will never forgive you. Never!
Bebeğimiz öldü, Niklas'ı da öldürtürsen Seni asla affetmem!
I will never forgive you.
Seni hiç affetmeyeceğim.
It doesn't matter how great of an actress you are, I will never forgive you!
Ne kadar büyük bir aktris olduğun umurumda değil seni asla affetmeyeceğim!
Well, I was just thinking about it. But he will never forgive you this.
O zaman sizi hiç affetmeyecektir.
If you knew how I've suffered, what I've endured if you knew what evil I've seen, you would forgive me but I will never forgive myself.
Eğer ne kadar acı çektim, nasıl dayandım bilseydin, eğer gördüğüm şeytanı sen de görseydin, beni affederdin ama ben kendimi hiçbir zaman affetmeyeceğim.
Do you realize... I have had to buy 150 dozen bottles... of an absolutely detestable wine for a shipper who will never forgive me?
Farkında mısın berbat bir şaraptan 150 şişe almak zorunda kaldım.
I wish they all could be California girls I will never, ever forgive you!
Seni asla affetmeyeceğim!
I will never forgive what they did to you.
Sana yaptıkları yüzünden onları asla affetmeyeceğim.
I will never forgive you. I hate you
Seni affetmiyorum, senden nefret ediyorum.
I will never forgive you...
Seni asla bağışlamayacağım.
I will never forgive myself if I do not return your son to you.
Oğlunuzu size geri getiremezsem kendimi asla affetmem.
I will never forgive her for what she's done to you.
Sana yaptıkları için onu asla affetmeyeceğim.
"Even if you decide not to forgive me, know I will never forget you."
"Beni affetmeyecek olsan da bil ki. ben seni asla unutmayacağım."
If not for which I might never have been so strong now..... as I cross to face you and look at you incomplete,..... hoping that you will forgive me..... for not making the rest of the journey with you.
Şu anda seninle yüzyüze gelemediğim ve yüzüne bakacak cesareti kendimde bulamayacak kadar güçsüz olduğum, ve yolculuğumuzun kalanında seninle birlikte olamayacağım için beni affedeceğini umuyorum.
And I cannot even ask you to forgive me because I know I will never forgive myself.
Senden beni affetmeni bile isteyemem çünkü ben kendimi affedemem.
If you forgive me now and marry me, I promise I will never leave you again.
Eğer beni bağışlayıp şimdi evlenirsen sana söz veriyorum bir daha asla terk etmeyeceğim.
I can always forgive you but I will never forget.
Seni her zaman affedebilirim. Ama asla unutmayacağım.
I will never... forgive you!
Seni asla... affetmeyeceğim!
If you forgive me now and marry me, I promise I will never leave you again.
Eğer beni affedip benimle evlenirsen, seni bir daha asla terk etmeyeceğim
And I will never forgive myself for letting that man come near you.
O adamın sana yaklaşmasına izin verdiğim için kendimi asla bağışlamayacağım.
Stop, if you it keys, never I will not forgive yourself it!
Kes şunu! Ona bir şey olursa, seni affetmeyeceğim!
Isaac, I hope you will never forgive me.
Isak, umarım beni asla bağışlamazsın.
I will never be able to forgive you!
Seni asla affedemem!
- I wiLL never forgive you for that.
Kumarbazlara dair şeyi bilir misin?