If we're gonna work together tradutor Turco
60 parallel translation
If we're gonna work together, I have to know what kind of a man you are.
Eğer beraber çalışırsak, nasıl bir adam olduğunu anlarım.
We're gonna have to work together if we want to survive.
Yaşamak istiyorsak birlikte çalışmak zorundayız.
Now, Frankie, if we're gonna work together, I got a little problem.
Şimdi Frankie, eğer beraber çalışacaksak benim bu konuda bazı sorunlarım var.
If we're gonna work together, we should get to know each other.
Birlikte çalışacaksak, birbirimizi daha iyi tanımamız gerek.
If you want to go on... from here on out, we're all gonna work together as a team.
Ama eğer bundan sonra devam etmek istiyorsan... hepimiz bir takım gibi hareket edeceğiz.
So if we're gonna get out, we're gonna have to work together.
yani eğer buradan çıkmak istiyorsak, birlikte çalışmamız gerek.
- No, look, look... the only way we're gonna get past this spot and finish the game is if we work together.
- Hayır, hayır, bak eğer beraber oynarsak ancak bu bölümü geçip, oyunu bitirebiliriz.
I know things are not easy for you right now... between you and Felicity... but we're living together... and if things are gonna work out... we've gotta trust each other.
Durumun şu an senin için kolay olmadığını biliyorum sen ve Felicity ama beraber oturuyoruz ve bunun devam edebilmesi için birbirimize güvenmemiz gerekiyor.
If we're going to get Litvack, then we're gonna have to work together.
Eğer Litvack'ı yok edeceksek birlikte çalışmamız gerekiyor.
And if we're gonna work together, I gotta get that out there.
Eğer birlikte çalışacaksak bunu içimden atmam gerekiyordu.
And if the Charlotte Banshees are gonna have any chance of winning this season... I have to get my two strongest players here to try and work together. Otherwise, we're screwed.
Charlotte Banshees olarak şampiyon olacaksak... en iyi iki oyuncumun da bir arada çalışmayı denemesi gerekiyor.
If we work together, you're gonna have to get over things like that.
Birlikte çalışacaksak böyle şeylere aldırmamayı öğren.
We have to get over this physical - attraction thing if we're gonna work together.
Eğer birlikte çalışacaksak aramızdaki bu fiziksel çekimden kurtulmalıyız.
Now, if we're gonna make it through this thing alive, we have got to work together.
Şimdi, bu şeyden canlı olarak çıkmak istiyorsak, birlikte çalışmak zorundayız.
If we're to work together, we're gonna have to move quickly.
Birlikte çalışmaya olan ise, hızlı bir şekilde hareket etmek zorunda olacak.
If we're gonna do this, we all gotta work together.
Bunu yapacaksak, hepimiz birlikte çalışmalıyız.
If we're gonna work together, you gotta get off my dick, dumb as it might be.
Eğer birlikte çalışacaksak, benim aletimle uğraşmayı bırak.
We need to work together if we're gonna do what's best for him.
Onun için en faydalı olanları yapacaksak, işbirliği içinde olmamız lazım.
If we're gonna raise this baby together, I think it's important that we at least try to make it work, so, when you're done with the bath, why don't you go out and get some beer?
Bu bebeği beraber büyüteceksek bence en azından bu işin yürümesini denemek önemli, o yüzden bebeği yıkaman bittiğinde neden gidip bira almıyorsun?
If we're gonna survive, we have to work together.
Eğer hayatta kalmak istiyorsak beraber hareket etmek zorundayız.
I mean, look. If we're gonna work together, then I think that we should be able to talk to each other like we used to.
Bak, birlikte çalışacaksak bence eskisi gibi birbirimizle konuşabilmeliyiz.
We're all frightened. Totally understandable, but we're gonna have to work together on this if we're gonna get through this.
Tamamen anlaşılabileceği gibi hepimiz korktuk ama, bundan kurtulmak istiyorsak bu konuda birlikte çalışacağız.
if we're gonna work together, i have some ground rules.
Eğer birlikte çalışacaksak, bazı kuralları belirlemeliyiz.
If we're gonna work together, we gotta work together.
Eğer birlikte çalışacaksak birlik içinde çalışmalıyız.
If we are to work against the Guatrau, we're gonna have to do it together.
Guatrau'ya karşı çalışacaksak, Bu işi birlikte yapmalıyız.
But if you're gonna train my brother, we got to find a way to work together.
Eğer kardeşimi çalıştıracaksan birlikte çalışmanın bir yolunu bulmamız gerek.
I know this must be very hard on you, but we really need you to work together if we're gonna help get Chloe back to you, okay?
Ama Chloe'yi bulmak için birlikte çalışmamız lazım.
If we all work together, we're gonna be relaxing in a clean house by lunch.
Hep bir elden çalışırsak öğle yemeğinde tertemiz evimizde dinleniyor oluruz.
Yeah, but if we're gonna work together... Let's see if we can at least be honest with each other.
Ama işbirliği yapacaksak birbirimize karşı dürüst olmamız lazım.
If we're gonna work together
Birlikte çalışacaksak..... birkaç temel kuralımız olmalı. - Tamam.
If we're gonna find the guys that killed Louis and Greely, then we gotta work together on this!
Louis ile Greely'i öldürenleri bulacaksak bu işte birlikte çalışmak zorundayız!
If we're gonna work together, detective, a little bit of trust is in order.
Beraber çalışacaksak dedektif bize biraz güven duymaya başlamanız lazım.
Guys, if we're gonna work together, you can't be so afraid to tell me the truth.
Çocuklar, eğer beraber çalışacaksak bana gerçeği söylemekten çekinmemelisiniz.
In the next few hours, we're gonna have to work together... if we wanna survive.
Bir kaç saat içinde, birlikte çalışmak zorunda kalacağız eğer yaşamak istiyorsak.
The way I see it, if we're gonna survive, we should work together.
Bana göre, hayatta kalmak istiyorsak, birlikte çalışmalıyız.
If we're gonna work together, I need you to be a little less
Eğer birlikte çalışacaksak, senden biraz daha nazik olmanı istiyorum.
If we're gonna make the promised land, we have to work together, all right?
Vaat edilmiş topraklara ulaşacaksak birlikte çalışmamız lazım, tamam mı?
If we're gonna work together,
Beraber çalışacaksak, benim tarafımda olduğunu bilmem gerekiyor.
If we're gonna work together, you might try trusting me a little bit.
Birlikte çalışacaksak bana biraz güvenmelisin.
And if we don't work together... we're gonna lose it.
Eğer beraber çalışmazsak onu kaybedeceğiz
The only way that we're gonna survive this, obviously, is if we all work together, regardless of how we may feel about each other personally.
Hayatta kalmamızın tek yolu kişisel olarak diğerleri hakkında ne düşündüğümüzü umursamayıp beraber çalışmamızdır.
If we're gonna work together, I need to be able to trust you with my life.
Eğer birlikte çalışacaksan sana hayatım pahasına güvenebilmeliyim.
Hurry up! If this is gonna work, we're gonna need to do it together - - in tandem.
- İşe yaramasını istiyorsak bunu beraber yapmamız gerekecek.
You know, if we're gonna work together,
Yani, eğer beraber çalışacaksak...
Look, if we're gonna work together, you need to tell us everything you know.
Bakın, birlikte çalışacaksak bildiğiniz her şeyi bize anlatmanız lazım.
All right, look, if we're gonna work together,
Bak, eğer birlikte çalışacaksak...
Only if we all work together, do we have any chance to stop this, or we're all gonna die.
Sadece beraber çalışırsak bunu durdurmak için bir şansımız olur aksi takdirde ölüp gideriz.
Look, if we're gonna work together on this, you're gonna have to trust me, all right?
Bak, eğer beraber çalışacaksak bana güvenmen gerek, tamam mı?
Look, if we're gonna work together on this, you're gonna have to trust me, all right?
Bu işte birlikte çalışacaksak bana güvenmen gerekecek, tamam mı?
So if you wanna do this right, you wanna go up there and find Breece's murderer, we're gonna have to work together.
Yani doğru bir şekilde yapmak istiyorsan oraya gidip Breece'in katilini bulmalısın. Birlikte çalışmak zorundayız.
If we're gonna work together, you have to stop living in your past.
Eğer beraber çalışacaksak, geçmişte yaşamayı bırakmalısın.